Mahkemeye yeni bir
savunma veren
Topal, patlamayı
Albay Cemal Temizöz'ün üstüne yıkmak için kendisine
baskı yapıldığını ileri sürdü.
Polis ve sacılıktaki ifadelerinde, bombalı saldırıyı bütün detaylarıyla anlatan Hikmet Topal, bugüne kadar bir çok kez ifade değiştirdi. Ancak,
dava dosyasında olay bütün ayrıntılarıyla yer alıyor.
Polisin titiz çalışması sonucu, patlamadan 2 yıl sonra yakalanan Hikmet Topal, ilk sorgularında olayı kabul etti. Topal, bir süre sonra inkar yoluna başvurarak, "Ben yapmadım." dedi.
Ardından, olayın gerçekleştiği tarihte Topal'ın İzmir'de askerlik görevini yaptığı gündeme geldi. Topal, katliamı gerçekleştirirken asteğmen olduğunu, İzmir'de vatani görevini yaptığı sırada geldiği dağıtım izninde bombalı
eylemi düzenlediğini, askerliği süresince 3 eylem daha yaptığını söyledi. Bir süre sonra saldırı talimatının bir
subay tarafından verildiği ileri sürüldü.
Terör örgütüyle bağlantısını reddeden Topal,
terörle mücadele ve 7'nci
Kolordu Komutanlığı'nda görevli subay arkadaşları olduğu için
PKK tarafından kendisi hakkında
ölüm kararı aldığını iddia etti.
Bombalı saldırıyla ilgili olarak Hikmet Topal ve Burhan
Güneş hakkında, TCK'nın 'devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma' suçundan 1'er kez, 'kasten adam öldürme' suçundan da 10'ar kez olmak üzere 11'er kez ağırlaştırılmış müebbet ile 'kasten adam öldürmeye teşebbüs', 'tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması' ve 'mala zarar verme' suçlarından da 625'er yıla kadar
hapis cezasıyla cezalandırılmaları isteniyor.
Diğer
sanık M. E.'nin de olayda kullanılan bombanın hazırlanması eylemine katıldığı gerekçesiyle, aynı suçlardan 845 yıla kadar hapsi isteniyor.
CİHAN