Boykotun ardına gizlenen tehdit

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), 12 Eylül'de yapılması planlanan referandumu boykot edecek.

Boykotun ardına gizlenen tehdit

Parti kendi tabanına sandığa gitmemeyi telkin edecek. BDP "hayır" değil de "boykot"u tercih etmesini "yeni anayasa istiyoruz" argümanı ile açıklamaya çalışıyor. Ancak, bu tercihin arkasında çok daha ciddi bir komplo olduğu belirtiliyor. Ciddiyet taşıyan iddialara göre boykot kararı, İmralı Cezaevi'ndeki Abdullah Öcalan'ın telkinleri doğrultusunda KCK tarafından alındı. Örgüt bununla, tıpkı kepenk indirme eylemlerinde olduğu gibi Doğu ve Güneydoğu'da baskı mekanizmasını kurmayı hedefliyor. Doğuda pek çok esnaf, örgütün dikte etmesi sonucu kepenk indirmek zorunda kalıyor. Aynı şeyi sandıklarda da yapmayı planlıyorlar. KCK, DTP ve PKK aracılığıyla halkı sandığa gitmeme noktasında tehdit edecek. Doğuda halkın sandığa gitmeleri durumunda "evet" oyunun çıkacağından eminler. Bunun için sandık başına gitmemeleri için her yola başvurmayı planlıyorlar. Örneğin kepenk indirmek istemeyen esnaf BDP'li belediyeler aracılığı ile "ruhsat iptali" ya da benzer cezalarla tehdit ediliyor. KCK'ya bağlı zabıtalar her kepenk indirme eyleminden önce devriye görevi görüyor. Ya da örgütün talepleri doğrultusunda hareket etmeyenler mali ve ayni yardım gibi konularda liste dışı tutuluyor. PKK'nın bu çerçevede seçim sürecinde her türlü tehdit mekanizmasını devreye sokacağı tahmin ediliyor. Tıpkı kepenk indirme eylemlerinde olduğu gibi halkın bu korkuya boyun eğmesi hedefleniyor. BDP'nin "hayır" değil de "boykot" yöntemini seçmesinin arkasında aslında bu komplo yatıyor. Bu açıdan halkın özgür iradesinin referanduma tam yansıması için sandık güvenliğinin sağlanması hayati önem taşıyor.
<< Önceki Haber Boykotun ardına gizlenen tehdit Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER