Olaylar sırasında, bekledikleri desteği görmeyince ambulansı bile taşlayan provokatörler, şehri güzelleştirmek için cadde boylarına dikilmiş ağaçları da baltalarla kesip yollara attı.
1
Mayıs 1996'da Kadıköy'ü birbirine katan göstericilerin gözü dönmüşlüğü hala hafızalardan silinmiş değil. Göstericilerden birinin, dahası
genç bir kızın, İstanbul'u güzelleştirmek için dikilen çiçeklere saldırırken çekilen bu fotoğrafı da
terörü özetlemeye yetiyordu.
Aradan geçen 12 yılın ardından, benzer bir gözü dönmüşlük ve güzelliğe duyulan tahammülsüzlüğün resmi
Diyarbakır'da çekildi. Başbakan'ın Diyarbakır ziyareti sırasında ortalığı birbirine katma emri alan terör
örgütü yandaşları, şehri işte bu hale soktu.
Şehrin
sokakları çöplüğe çevrilirken, provokatörler, Diyarbakır'ı güzelleştirmek için sokak, cadde ve yol kenarlarına dikilen tazecik ağaçları, baltalarla kesip yollara attı.
Bu görüntüler, esnafı tehdit eden, insanlara sokağa çıkmayı yasaklayan ve çocukları para ve hediyelerle kandırarak polis taşlatan
terör örgütünün, bekledikleri desteği göremeyince, şehirden ve Diyarbakırlılardan intikam alma çabasını açıkça gösteriyor.
Halkı tabanı gibi göstermeye çalışan terör örgütünün köşe başlarına
nöbetçiler dikip,
kepenk açan esnaf, sokağa çıkan insan var mı diye
kontrol ettiği de bu görüntülerle ortaya çıkıyor. İşte bir örgüt yandaşı nöbetçi.
Bu şahıs her gün ki gibi işine, alışverişe ya da gezmeye gitmek için sokağa çıkan insanları evlerine dönmeleri için uyarıyor.
Ağaçları kesip, elektrik direklerini deviren, sağlık ocaklarını taşlayan gözü dönmüş saldırganlar, hamile bir kadını taşıyan ambulansı da taş yağmuruna tutmuştu.
Güç kaybeden terör örgütü artık neye, kime saldıracağını şaşırmış bir halde bölgede can çekişiyor ve ambulanslar, sağlık ocaklarını taşlıyor, elektrik direkleri, hatta ağaçlara dahi zarar verebiliyor.
SAMANYOLU HABER