Cezaevine düştükleri anlarda bile
dolandırıcılık yöntemleri üzerinde çalıştıkları öğrenilen dolandırıcılara karşı 'dikkatli olun' uyarısında bulunan polis, vatandaşlara 'tanımadığınız kişilerle para alışverişine girmeyin' tavsiyesinde bulunuyor.
Dolandırıcıların akıllara durgunluk veren son dolandırma yöntemlerinden biri gömü yöntemi: "Seçilen alana bir küp
altın benzeri heykelcik gömülüyor. Civarda
arazi almak istiyormuş gibi yapıp zengin bir
köylüyle samimiyet kuruluyor. Ekip, İsveç'teki zengin biri tarafından, dedesinin gömdüğü defineyi bulmak için gönderilmiş. Zengin adam, bulana 12 milyon
Euro verecek. İhtiyatlı köylü çetenin haritada gösterdiği yerden küp dolusu altın heykelcik çıkınca oltaya yakalanıyor. Üstelik çete, altınları da köylüye bırakıp, İsveç'e alıcıları getirmeye gidiyor. Ardından çete köylüyü telefonla arıyor. Masraflar için acil para istemeye başlıyor.
Vize masrafları için 13 bin Euro, rüşvet için acil şu kadar Euro... Altınlara bakıp, istenen parayı ödeyen köylüler dolandırıldıklarını çok sonra anlıyor.
Çetenin sadece bir ilde 500 bin TL vurgun yaptığı tahmin ediliyor."
Bir diğer yöntem ise doktor numarası: "Kendini Doktor Egemen olarak tanıtan, bir kişi
hasta yakınlarını
indirim vaadiyle dolandırıyor. Sözde doktor, hastanelerde yakını yatan birini bulup 'Orada ameliyatlara giriyorum, size yüzde 30 indirim yaptırayım. Fazlasını yaptırabilirsem üstü benim' diyor. Kayınpederi
Alman Hastanesi'nde
tedavi gören bir vatandaş, indirim lafını duyunca eşini arıyor, para alarak gelmesini istiyor. Doktor Egemen'le hastaneye giden çift evrakları verip kafeteryada beklemeye başlıyor. Sahte doktor işlemlerle uğraşırken, gerekirse diye otomobilinin anahtarını vatandaşa veriyor. Doktor Egemen bir süre sonra gelip, 12 bin liralık faturaya yüzde 60 akraba indirimi yaptırdığını söylüyor. Payına düşen 3 bin 250 TL'yi alıp gidiyor. Sonra da ortadan kayboluyor.
Anahtar ise çalıntı bir otoya ait çıkıyor."
Başka bir dolandırıcılık yöntemi de
Nijerya yöntemi: "Nigerian Money Scam (
elektronik ortama Nijerya'dan yayıldığı için bu adla biliniyor)
tipi dolandırıcılığın geçmişi aslında Batıda 200 yıla yakın. Zengin işadamlarını
hedef alan tuzak şöyle başlıyor: Darbelerin birbirini izlediği bir üçüncü dünya ülkesinden
mektup (artık e-
mail) alıyorsunuz. Genellikle de Nijerya'dan geliyor. Güya ortada bir para var ve bunun Nijerya dışına çıkarılması lazım. Mesela devlet başkanı mektubu size gönderen kişiye örtülü ödenekten para vermiş (
Selçuk Parsadan'ı hatırlayın) ama devlet başkanı öldürüldüğü için bu para açıkta kalmış. Şahıs, parayı Nijerya'dan çıkarmak için
yurt dışından ortak arıyor ve iyi bir pay öneriyor. Sadece evrak istiyor. Kurban inanınca masraf talepleri başlıyor. Tehditlerle para sızdırılıyor." (CİHAN)