Akreditasyon uygulaması yabancı temsilciliklerin programlarına da uzadı. Bugün Gazetesi Ankara Temsilcisi Alparslan Akkuş Finlandiya Büyükelçiliği’nin davetlisi olarak gittiği konferansa alınmadı. Akkuş, başından geçenleri Finlandiya eski cumhurbaşkanına hitaben anlattı.
Sayın Martti Ahtisaari.
Siz ki dünyanın en özgür ülkesi Finlandiya’nın eski cumhurbaşkanısınız. Siz ki Nobel Barış Ödülü sahibisiniz. Siz ki, akil adam olarak dünyanın her yerindeki haksızlıklara dikkat çeken “Elders” grubu üyesisiniz.
Bugün'ün haberine göre, üç yıl önce bana verdiğiniz bir röportajda, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) reformlarını kararlı adımlarla yürüttüğünü söylemiştiniz. Türkiye bugün AB kriterlerinden maalesef hızla uzaklaşıyor. Basın özgürlüğü, AB ülkelerinde ve bütün demokrasilerde en temel özgürlüklerden bir tanesidir. Dün Ankara Palas Otel’de katıldığınız konferansa, üç yıl önce röportaj verdiğiniz o gazeteci alınmadı.
Bu konferansa, ülkenizin Ankara Büyükelçisi Sayın Nina Vaskunlahti tarafından bir ay önce davet edildim. Davete katılacağımı aynı gün yazılı olarak bildirdim. Sayın Büyükelçi, katılımın bildirildiğini ve adımın davetli listesinde olduğunu söyleyen bir mesaj gönderdi. Büyükelçinizin “Konferansta görüşmek üzere” diyerek bitirdiği mesaja hürmeten dün Ankara Palas Otel’e gittim.
Otel kapısında bekleyen Türk Dışişleri Bakanlığı’ndan Daire Başkan Vekili mertebesinde bir yetkili, listede adım olmadığı için beni salona alamayacaklarını bildirdi. Sürekli gülümseyen ve aksaklıktan dolayı sürekli özür dileyen Dışişleri yetkilisi, beni otel dışına çıkarmaya çalıştı. Beni davet eden büyükelçinizle görüşmeden gitmek istemedim.
'SİZİ DIŞARI ÇIKARMAK ZORUNDAYIM'
Hatanın nereden kaynaklandığını sorduğumda adaşım olan ve sürekli özür dileyen Dışişleri yetkilisi “katılım bildirmediğimi” söyledi. Katılım bildirdiğim mesajı gösterdiğimde ise ülkenizin büyükelçiliğinin bir hata yaptığını ve benim adımı bildirmediğini söyledi. Bu durum için özür dilemeyi de ihmal etmedi. Ben de “Anlaşılan sizin bir suçunuz yok, Fin Büyükelçiliği hata yapmış, özür dilemeyin lütfen” dedim. Cevap olarak, “Beş dakika sonra kapıları kapatıyoruz, sizi dışarı çıkarmak zorundayım” dedi.
“ELİMDEN BİR ŞEY GELMİYOR”
Ülkenizin nazik büyükelçisinin böyle bir hata yapmadığını bildiğim için konferanstaki Fin Büyükelçiliği yetkililerine durumu sordum. Büyükelçinin mesajını gösterdiğim anda beni içeri almak için girişimde bulunan Fin yetkililer, sürekli gülümseyen, sürekli özür dileyen ve artık terlemeye de başlayan Dışişleri yetkilisinin müdahalesi ile karşılaştılar.
Bu arada Sayın Büyükelçi Vaskunlahti otele geldi. Kişisel olarak davet ettiği gazetecinin içeri alınmadığını gördü. Üzüntüyle “Elimden bir şey gelmiyor” derken, gözlerinde büyükelçi olarak görev yaptığı bu güzel ülkenin nereye doğru gittiğini sorgulayan bir bakış vardı.