Ümraniye'de bir gecekonduda el bombaları ve fünyelerin ele geçirilmesinin ardından ortaya çıkartıldığı belirtilen "
Ergenekon terör örgütü" ile ilgili yürütülen
soruşturma çerçevesinde tutuklanan Fuat Ermiş 16 Nisan'da
tahliye edilmişti.
Ancak
Mustafa Mutlu tahliyeden yaklaşık bir ay sonra 18 Mayıs'ta bir yazı kaleme alarak Fuat Ermiş'in çok
hasta olduğunu belirtip savcıyı topa tuttu.
İşte o yazı:
Tutukluların da
tedavi olmaya hakları vardır!
Biliyorum, bazı sözde demokratlar ve din tacirleri bu yazıdan sonra beni “Ergenekoncu”, “
darbeci” olmakla suçlayacak...
Hayatım boyunca bu tür örgütlerden ve “
derin devlet”ten uzak durduğum için gocunacak hiçbir şeyim yok!
Yaşanan haksızlıklara
seyirci kalmaktansa, bu iftiralara aslanlar gibi göğüs gererim...
Birkaç gün önce, halen bu soruşturma kapsamında
Tekirdağ 2 No’lu F Tipi
Cezaevi’nde
tutuklu bulunan Kuvvai Milliye Derneği Genel Başkanı Bekir
Öztürk’ten bir
mektup aldım. Öztürk, Ergenekon diye bir örgüt olmadığını söylüyor ve ilginç bazı iddialarda bulunuyor.
Yargı sürecini etkilememek için bunları atlıyorum. Ama mektupta öyle bir bölüm var ki, görmezden gelinecek gibi değil... İşte o bölüm:
“Bu
davada sırf garnitür niyetine alınmış oda arkadaşım Fuat Ermiş’in tek suçu www.kuvvaimilliye.net sitesine Sesar’a ait yasaklanmamış bir yazıyı eklemek. Kendisi
işçi emeklisi. Cezaevinde iki kez
kalp krizi geçirdi.
Acil by-pass olması gerekiyor. Evinden
delil niyetine alınan her şey ailesine iade edildi. O bile defalarca
itiraz etmesine rağmen halen yanımda.”
***
Sayın
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı:
Bu soruşturma kapsamında tutuklanan insanlar, yasalarda öngörülen süre çoktan aşıldığı halde “
yargılanma hakları”nı kullanamıyorlar...
Çünkü dava, bir türlü açılmıyor!
Tutuklu sanıklardan Fuat Ermiş’in durumunu yukarıda anlattım. Kendisi ciddi derecede hasta ve müdahaleye gereksinimi var!
“Yargılanma hakkı”nı bir türlü kullanamayan bu tutuklunun, hiç değilse “tedavi olma hakkı”nı kullanmasına izin vermeniz gerekmiyor mu?
Mustafa Mutlu/
Vatan