Yapılan tür art niyetli kurmaca haberler, geçtiğimiz günlerde
Sabah Yazar'ı
Emre Aköz'ün köşesinde yer alan ifadeleri hatırlattı. Aköz olacakları görmüş gibi yazmış ve kamuoyunu bu can sıkıcı
yalan haberler yapılamadan önce manüplasyonlara karşı uyarmıştı. Emre Aköz o yazısında ayrıca korkunç bir provokasyonu da deşifre etmiş oluyordu.
İşte Emre Aköz'ün 5 ŞUBAT 2008 tarihli yazısının ilgili bölümü;
Ben de bunu defalarca çeşitli TV programlarında dile getirmeye çalıştım.
Diyelim ki 2008-2009 döneminde türbanlı kızlar üniversiteye girdi...
Özellikle ilk ay içinde yapılacak... TV'lerin ana haber bülteninde " Flaş... Flaş... " diye duyurulacak... Ya da bazı gazetelerin manşetinde yer alacak haberleri görür gibiyim:
Bilmem ne üniversitesinde kantin baskısı... Üniversitenin kantinin de oturan başı açık kız öğrencinin çevresinde toplanan kızlı erkekli İslamcı öğrenciler, "Niye başın açık... Al şu başörtüsünü tak" diye baskı yaptı... Başı açık öğrenci, ağlayarak, rektörlüğe sığındı...
Bu habere inanacaksınız!
İnanacaksınız çünkü görüntüler bir cep telefonu kamerası ile saptanmış olacak.
Şöyle de olabilir: Ne tesadüf ki... Üniversitede bir hocayla söyleşi yapmaya gitmiş gazeteciler, " Kantinde olay var " denmesi üzerine oraya koşup olayı görüntülemişlerdir!
Nereden mi biliyorum?
Çünkü kışkırtma ve kurguhaber böyle yapılır. Bilirler ki "İnsanlar 'gördüklerine' inanır."
Üç üniversiteden böyle görüntüler medyada yer alsın... Gerisi çorap söküğü gibi gelir:
" Biz demiştik... " diye başlayan yaygara, " Ordu göreve " sloganlarına kadar ulaşır.