Bunlar neyin delili?

Danıştay saldırısının gerekçeli kararında Ergenekon çetesi ile ilişkiler yok sayıldı.

Bunlar neyin delili?

1- Danıştay saldırısının gerekçeli kararında Ergenekon çetesi ile ilişkiler yok sayıldı. Ergenekon çetesi ile olan ilişki ve yazışmaların ise bilgi içermediği öne sürüldü. 2- Veli Küçük ile Alparslan Arslan'ın fotoğrafı yargılama sırasında delil olarak kabul edilmedi. Krinimal inceleme bu fotoğrafın montaj değil, gerçek olduğu saptamıştı. 3- Danıştay saldırısının diğer sanığı Osman Yıldırım, verdiği ifadede ve mahkemeye gönderdiği dilekçede, Ergenekon çetesi ile danıştay saldırısı arasında bağlantı olduğunu itiraf etti. 4- Osman Yıldırım, Cumhuriyet gazetesine atılan bombaları Küçük'ten aldıklarını açıkladı. Bu bombalarla, Ümraniye'de ele geçen bombalar aynı seri numarasına sahip. Danıştay saldırısının gerekçeli kararında Ergenekon çetesi ile ilişkiler yok sayıldı. Alparslan Arslan ve diğer sanıkların Ergenekon çetesi ile olan ilişki ve yazışmalarının bilgi içermediği öne sürülen gerekçede, Veli Küçük ve Muzaffer Tekin ile direk kurulan bağlantılar da delil olarak değer görmedi Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Danıştay davası ile ilgili önceki gün açıkladığı gerekçeli kararında, Ergenekon çetesine yer verilmemesi tartışmalara neden oldu. Gerekçenin delillere göre değil, zanlı Alaparslan Arslan'ın anlatımlarına göre hazırlandığı dikkat çekti. Ergenekon çetesi ile Danıştay saldırısı arasında hukuki bir bağın kurulamadığı belirtilen gerekçede, sanıkların "türbanı istedikleri şekilde yorumlayan kurum ve kişileri cezelandırma amacı ile böyle bir eylemi gerçekleştirdikleri" kaydedildi. Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Labaratuvarı'nda yapılan teknik incelemede, montaj değil gerçek olduğu saptandı. Bir gazetede röportajı yayımlanan Küçük, fotoğrafın montaj olduğunu iddia etti. Adı çete eylemlerinde geçen kişilerle aynı fotoğraf karesinde yer alanların gösterdiği tipik tepkiyi yineleyen Küçük, "Ben yurtdışında da, Türkiye'de de bu tip pek çok konferansa katılıyorum. Her gittiğim yerde benimle fotoğraf çektirmek isteyenler çıkar. 2004'te de Köln'de yaptık bu kongreyi, herkes gelip 'Paşam fotoğraf çektireceğim' diye, belki bin tane fotoğraf çekildi" diye savunma yaptı. Danıştay saldırısı ile Ergenekon çetesi arasında bağlantıyı gösteren başka bir kanıt da Alparslan Arslan'ın, Ergenekon'da tutuklanan Doç. Emin Gürses'e, cep telefonundan şifreli bir mesaj attığı ortaya çıktı. Baba Arslan'ın, Osman Yıldırım'ı kastederek "Danıştay saldırısıyla ilgili bir kişi ek ifade verecek. İfadesinde 'Saldırıdan 20 gün önce İstanbul Ataşehir'de Veli Küçük'le toplantı yaptık. Cumhuriyet'e attığımız bombaları Küçük'ten aldık. Danıştay saldırısının talimatını Veli Küçük verdi' diyecek. Emin Hoca'ya haber verin, önlem alsın" dediği öğrenildi. AĞABEY TEKİN'İN DE AVUKATI Danıştay saldırısı ile Ergenekon çetesi arasındaki bağlantı olduğu başka bir ilişki ile de kanıtlandı. Danıştay tetikçisi Arslan, Muzaffer Tekin'in abisinin avukatı çıktı. Danıştay saldırısını organize etmekle suçlanan ve Ümraniye'deki cephanelik evle ilgili olarak tutuklanan Muzaffer Tekin ile Kuvayı Milliye Derneği Başkanı Fikri Karadağ'ın sağ kolu Hüseyin Görüm'ün polisteki ifadeleri, çeteleşme olayına yeni bir boyut kattı. SAVCI ÖZ, SORGULADI Danıştay saldırısının diğer sanığı Osman Yıldırım, hem Ergenekon savcısı Zekeriya Öz'e verdiği ifadede hem de mahkemeye gönderdiği dilekçede, Ergenekon çetesi ile Danıştay saldırısının bağlantılı olduğunu itiraf etti. Osman Yıldırım ifadesinde, Alparslan Arslan ve Veli Küçük'le Ataşehir'de yaptıkları bir toplantıda Cumhuriyet Gazetesi ve Danıştay'a saldırı kararını aldıklarını söyledi. Yıldırım, Cumhuriyet'e atılan bombaları da Veli Küçük'ün verdiğini ileri sürdü. El bombalarının seri numarası aynı Cumhuriyet gazetesine atılan bombalarla, Ümraniye'de ele geçen bombaların aynı seri numaraya sahip olduğu belirlendi. Danıştay davasında yargılanan sanık Süleyman Esen'in avukatı Mehmet Ener, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiği dilekçede, Ümraniye'de ortaya çıkarılan el bombaları ile Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan bombaların aynı olduğunu, mahkemenin bombaların kaynağını araştırması gerektiğini savundu. Ergenekon ilişkisini ortaya koyan 500 sayfalık dosya Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz'ün, Ergenekon'un, Danıştay saldırısıyla bağlantısını ortaya koyduğu ve 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdiği 500 sayfalık özel soruşturma dosyasının da gerekçeli kararda dikkate alınmadığı görülüyor. Özel dosyada, bağlantı 9 başlık altında sunulmuştu. 1- Ergenekon zanlıları Muzaffer Tekin ve 10 zanlının ifadeleri, 2- Eski Uyuşturucu hükümlüsü Engin Bağbars'ın Muzaffer Tekin ve Danıştay saldırısıyla ilgili beyanları, 3- Semih Tufan Gülaltay'ın bilgisayarından çıkan 53 kişilik liste, 4- Doğuş Factoring'in sahibi Ayhan ve İlhan Parlak hakkındaki soruşturmalar, 6- Ayhan Parlak hakkında haraç suçlarıyla alakalı açılan dosya, 7- Banker Yalçın Doğan'ın öldürülmesine ilişkin soruşturma, 8- Cumhuriyet'e atılan bombalara ilişkin raporlar, 9- Fikret Emek'de ele geçirilen el bombalarıyla ilgili olarak alınan ve Cumhuriyet gazetesine atılan bombaların numaralarıyla benzer olduğu düşünülen Bomba Bilgi Merkezi İrtibat Raporu ile diğer raporlar. YENİ ŞAFAK
<< Önceki Haber Bunlar neyin delili? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER