Skandal olay, 10
Aralık 2003'te
Bilecik İl Jandarma Komutanlığı'nda meydana geldi.
Er
Girit Biztiren, birliğine teslim olduğunu gün
intihara teşebbüs etti. Psikolojik rahatsızlığı sebebiyle pencereye çıkıp kendini aşağı atmaya kalktı ama üst devresi olan asker engelledi. Olay hemen
nöbetçi subaya bildirildi. Nöbetçi subay, er Girit Biztiren'i yanına getirtip bir süre
nasihat etti. Ailenin iddiasına göre; Bölük Komutanı
Yüzbaşı Turgay Yorulmaz tarafından yatağa bağlattırıldı.
Sabah da
revire sevk edildi.
İntihar eden er ile görüşen Jandarma Sağlıkçı Asteğmen Mahmut Tunç, kendini öldüreceğini söyleyen askeri
hastaneye göndermedi.
Acil ve hayati bir durum söz konusu olmasına rağmen, tam 6 gün sonrasına sevk tarihi verdi.
Asker her gittiği yerde intihar edeceğini anlattı. Buna rağmen revirde müşahade altında tutulması gerekirken içtimaya yollandı. Yetkili komutanlar, iki asker görevlendirip Biztiren'e göz
kulak olmalarını emretti. Hastaneye gönderilmeyen Er, bir boşluk bulup kendini 5. kattan aşağı attı ve öldü.Askeri
savcılık soruşturmayı kapattı. Ama Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, intiharda kusur olduğu kanaatiyle Jandarma Genel Komutanlığı'nı tazminata mahkum etti. Er Girit Biztiren'in ailesine 7 bin 400 lira tazminat ödendi.
İçişleri Bakanlığı, ödediği tazminatı Er'in komutanlarından almak için
dava açtı. Davaya
bakan Bilecik
Asliye Hukuk Mahkemesi de hemen bilirkişi görevlendirdi. Bilirkişi heyeti, Er'i
hastaneye göndermeyen subayları kusurlu buldu, "Ödenen tazminatın kusurlu subaylar arasında bölüştürülmesine hükmetti" dedi.Ama karar, temyiz için
Yargıtay'a götürülünce işin rengi değişti. Yargıtay 4.
Hukuk Dairesi, ilgili subayları akladı ve "intihar eden eri hastane yerine içtimaya gönderen komutanların, tazminat ödemesine gerek yok" dedi. Dairenin 2 üyesi birlirkişi raporuna dayanarak bu karara
itiraz etti ama sonuç değişmedi. Komutanların hatası bir erin hayatına mal oldu ve tazminatı da devlet
ödemiş oldu.