Ancak Büyükerşen, “Kamu görevlileri, kanun çerçevesinde beni dinlemiş olabilirler, şikâyetçi olmam.” diyerek polise yönelik kumpas talebini kabul etmedi.
İçişleri Bakanlığı müfettişlerince Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nde 3 aydır algı operasyonu için çalışma yürütüldüğü ortaya çıktı. Kente üç kez gelen müfettişler 2010-2013 ve 2008-2009 yılları arasındaki dinlemelere ilişkin usulsüzlük bulamadı. İddiaya göre, bunun üzerine 2 yıl önce Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan ve halen davası devam eden ‘ihaleye fesat karıştırma ve usulsüzlük’ operasyonu ile kentteki suç örgütü üyelerinden haklarında önleyici (istihbarî) teknik takip yapılan kişiler devreye sokuldu. Müfettişler, yaklaşık 50 kişiyi Emniyet’e çağırıp ilgili istihbarat polisleri hakkında ‘özel hayatın gizliliğini ihlal etmek’ ve ‘hukuksuz dinleme yapmak’ gibi gerekçelerle şikayetçi olmaları için zorladı. Emniyete CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen de çağrılarak, ilgili polislerden şikâyetçi olması istendi. Ancak, Büyükerşen, müfettişlerin talebini geri çevirdi.
Eskişehir İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde iki mülkiye başmüfettişi ve bir polis başmüfettişinin polise algı operasyonu oluşturabilmek için 3 aydır çalıştığı öğrenildi. Müfettişlerin herhangi bir hukuksuzluk ve usulsüzlük tespit edemediği, bu sebeple 3. kez İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın ısrarı üzerine Eskişehir’e gönderildiği belirtildi. 2010-2013 arasında İstihbarat Şube’de görevli bütün personelin zan altında bırakılmasının amaçlandığı kaydedildi. İddialara göre müfettişler, 2010-2013 arasındaki evraklarda hukuksuzluk ve usulsüzlük bulamayınca, bu kez incelemelerini 2010’dan önceki evrakları kapsayacak şekilde genişletti. Fakat 2008 ve 2009’a ait incelemelerde de usulsüzlük tespit edilemedi.
Bunun üzerine gözler, daha önce takip edilen suç örgütü üyelerine çevrildi. 2010-2013 yılları arasında organize suç örgütü kurmak, fuhuş ve uyuşturucu çeteleriyle işbirliği ve ihale yolsuzluğu gibi sebeplerle haklarında önleyici teknik takip yapılan yaklaşık 50 kişi Emniyet’e çağrıldı. Bu kişiler, ‘özel hayatın gizliliğini ihlal’ ve ‘hukuksuz dinleme’ gerekçesiyle şikâyetçi olmaya zorlandı.
Şubeye çağrılanlardan en dikkat çekeni ise Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen oldu. 2,5 yıl önce ‘ihaleye fesat karıştırma’ ve ‘ihalede usulsüzlük’ suçlarından Büyükşehir Belediyesi’ne operasyon yapılmış, aralarında daire müdürlerinin de yer aldığı 20’ye yakın kişi gözaltına alınmıştı. Başkan Büyükerşen’e, iddiaya göre, “Yılmaz hocam; bakın sizi de takip ettiler. Gelin siz de şikâyetçi olun. Biz de bununla ilgili gereğini yapalım.” teklifinde bulunuldu. Ancak Büyükerşen, polise yönelik algı oyununa ve provokasyona karşı gelerek, “Kamu görevlileri kendilerine kanunla verilen yetki dahilinde beni dinlemiş olabilirler. Sonuçta kanunî olarak görevlerini yapmışlardır. Davacı ve şikâyetçi olmam asla söz konusu olamaz. Beni dinletenlerin ise kim olduğunu iyi biliyorum. Asıl şikâyetçi olacaksam o dönemin en tepedeki isminden şikâyetçi olurum.” deyip şubeden kendisini çağıran şahıslara rest çekip ayrıldı.