Loğoğlu, Türk-Ermeni halklarının İlişkilerini değerlendiren yazılı bir açıklama yaptı. Loğoğlu, CHP adına yaptığı açıklamada, Türklerin ve Ermenilerin tarih boyunca barış içinde yaşadıklarını belirterek şu ifadeye yer verdi:

"Cumhuriyet Halk Partisi olarak, 1915 yılında yaşanan acı olaylarda hayatlarını kaybeden bütün insanlarımızı rahmetle anmakta, onların anıları önünde saygıyla eğilmekte; sonraki nesillerce bugüne taşınan üzüntü ve acılarını içtenlikle paylaşmaktayız. Türkler ve Ermeniler için ayrı anlamı olan bu önemli günde, halkların birbirlerini tekrar kucaklamalarının gerekli ve mümkün olduğuna inanmakta ve herkesin bu yönde samimi bir gayret içinde olmasını dilemekteyiz. Unutmayalım ki Türkler ve Ermeniler tarih boyunca barış, sevgi ve dayanışma halinde iç içe, kardeşçe yaşamışlardır.

Bugün de iki komşu devlet olarak yine birliktedirler. Toplumumuzu zenginleştiren Ermeni yurttaşlarımız, ülkemizde çalışan çok sayıda Ermeni vatandaşı bulunmaktadır. Ancak ortak tarihlerinin belirli bir dönemine ilişkin tarafların farklı algı, değerlendirme ve öyküleri vardır. Yaşanan olaylar gerçek, karşılıklı acılar samimi, fakat bu olaylara ilişkin tarafların öykü ve değerlendirmeleri farklı ve çelişkilidir. Bu çelişkinin giderilmesi taraflardan birinin görüşlerinin diğerine üstün kılınmasıyla mümkün değildir. Böyle bir yaklaşım, iki halkın tekrar kucaklaşmasını da engeller."

İki halkın öykülerindeki uyumsuzluğun, taraflardan birinin atacağı tek yanlı adımlar veya yapacağı jestlerle ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığını dile getiren Loğoğlu, açıklamasına şöyle devam etti:

"Çünkü her iki taraf da kendini haklı, diğer tarafı haksız görmektedir. Bu nedenle adımları atacak siyasi şahsiyetlerin niyetleri değil, atılan adımların Türk ve Ermeni halklarınca benimsenmesi önemlidir. Öte yandan, kendi vatandaşlarının acılarını paylaşırken dahi ayrımcılık yapan bir zihniyetin bu duyarlı ve tartışmalı insani konuyu manidar bir zamanlama ve yine hayatlarını kaybedenler arasında ayrımcılık yaparak gündeme getirmesi ahlaken ve vicdanen sorgulanması gereken bir davranıştır.

Siyasi ahlaka sahip olanlar, tarihi acıları siyaset malzemesi haline getirmemelidirler. CHP, Türk ve Ermeni halklarının sürekli yapıcı bir diyalog içinde, araştırarak, konuşarak, uzlaşarak ortak bir öyküde buluşabilecek akıl, fazilet, tarihi birikim, ortak hukuk ve dostluğa sahip olduklarına inanmaktadır. 2005 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin konuya ilişkin olarak CHP'nin önerisi üzerine kabul ettiği ortak deklarasyonda belirtilen doğrultuda CHP, ortak bir tarih komisyonu kurulması ve tarafların belgeli gerçeklere dayalı bir diyalog içine girmeleri çağrısını yinelemektedir."

 

CHP'nin, konuya ilişkin önerilerini sıralayan Loğoğlu, TBMM'de siyasi parti temsilcilerinden oluşan bir 'Diyalog Grubu' oluşturulmasını önerdiklerini vurguladı. 2015 yılının 2 halk için ayrıştırıcı değil birleştirici bir yıl olması gerektiğini dile getiren Loğoğlu, açıklamasını şöyle sonlandırdı:

 

"CHP, konuya ilişkin olarak ilgili ülkelerdeki tüm arşivlerin açılmasının, Türk ve Ermeni bilim insanlarınca gerekirse üçüncü ülke uzmanlarının da katılacağı hem ayrı, hem ortak çalışmalar yapılmasının ve araştırmalar sonucunda ortaya çıkarılacak bilgi ve belgelere dayanarak bir uzlaşıda buluşulmaya çalışılmasının en doğru ve sağlıklı yol olduğunu değerlendirmektedir.

CHP, 2015 yılının Türk ve Ermeni halkları arasında ve Türkiye ile Ermenistan arasında bir kırılma, ayrışma yılı değil, bir birleşme, uzlaşma, barışma ve dayanışma yılı olmasını dilemektedir. Bu vesileyle CHP, TBMM bünyesinde siyasi partilerin temsil edileceği bir 'Diyalog Grubu' oluşturulmasını önermekte ve TBMM'nin bu yöndeki çalışmalarına katkı vermeye hazır olduğunu vurgulamak istemektedir. 1915'in ortak acıları 2015 yılında Türk ve Ermeni halklarının birleşmeleri, birbirlerini tekrar kucaklamalarıyla dindirilmelidir."

DHA