Duff, kritik
davaları
hedef alan HSYK'yı ise
Türkiye'nin demokratikleşmesini önlemekle suçladı.
Kurul üyelerine, "Bu sürece
destek verin." çağrısında bulundu.
Andrew Duff,
Avrupa Parlamentosu'nda liberal-demokrat kanadı temsil eden aktif bir milletvekili. Türkiye'yi yakından takip ediyor. Ancak son dönemdeki gelişmeler sebebiyle oldukça endişeli.
Ergenekon,
faili meçhul cinayetler ve
terör örgütü KCK'yı soruşturan savcıların yerini değiştirmeye çalışan HSYK'yı ağır bir dille eleştiriyor. Duff, "HSYK'yı anlamak için Şemdinli'ye bakmak yeterli. Ferhat Sarıkaya'yı meslekten
ihraç ettiler. Bu, Kurul'un bağımsızlığı hakkında bize önemli ipuçları veriyor. Yapmaları gereken tek şey var; o da, Türkiye'nin istikrarlı gidişatının önüne geçmek değil, destek vermektir." ifadelerini kullanıyor. AP milletvekili,
CHP'nin
darbecilere yargı yolunu açan iki maddelik
reformu Anayasa Mahkemesi'ne götürmesine ise bir anlam veremiyor: "CHP
Avrupa Birliği ile entegrasyon sürecini anlamıyor. Bu zihniyet artık bizi şaşırtmıyor."
Misafir olarak geldiği Bilgi Üniversitesi'nde Zaman'a konuşan Andrew Duff, çarpıcı tespitlerde bulundu. Duff, Avrupa Birliği'ne üye
ülke parlamenterlerinin
Ergenekon davasını yakından takip ettiğini açıkladı. Duff, "Bu dava, Türkiye'nin çok uzun bir sürecini kapsıyor. Bu kadar organize suçun işlendiği bir tarihin sayfalarını tek tek çevirmek hiç de kolay değil. İşin içine askerlerin karışması, savcıların işini biraz daha zorlaştırıyor." diyor. Yabancı basının 'Ergenekon davası, Türkiye'de darbeleri bitirecek' saptaması için emin değil. Ancak Ergenekon'un yapısı çözüldükçe iyimserliğin artacağına inanıyor. Darbe niyetlisi askerlere
sivil yargı yolunu açan yasal değişikliğe bu nedenle büyük önem veriyor: "Savunma bakanı,
Başbakan, Cumhurbaşkanı ve
Meclis, orduya
demokrasi konusunda daha duyarlı olması gerektiğini sıkça hatırlatmalı. Türk ordusunun, sivil yaşamda neden bu kadar hâkim bir rolü olduğunu anlamakta güçlük çekiyoruz. Bu sadece Türkiye'ye özgü durum. Sivil güç, demokrasilerde her zaman en tepede olmalı. Türkiye'de askerî ve sivil yargının artık ayrılması gerekiyor. Meclis'in aldığı karar demokrasi için çok önemli."
Türkiye'de gündemden düşmeyen 'yeni anayasa' tartışmalarına da temas eden Duff, bu konuda askerin devreye girmesini istiyor: "
Asker, hükümete yeni anayasa için destek vermeli. Bu sürece, sivil
toplum ve
siyasi partiler de katılmalı. Türkiye'nin daha
modern bir hale gelmesi için demokratik tartışmalar içine girmeliler. Bu tür yakınlaşmalar, Türkiye'yi çok daha güçlü ve güvenilir bir ülke yapar."
Andrew Duff, Türkiye'de çok ciddi bir muhalefet sorunu olduğu görüşünde. CHP'nin AB sürecini anlamadığını öne sürüyor. CHP'nin savunduğu Kemalist ideolojiyi 'tepkisel ulusalcılık' şeklinde tanımlıyor. Duff, şöyle devam ediyor: "Türkiye artık Kemalizm'i ciddi biçimde tartışmak zorunda. Kemalizm'in tepki veren bir ulusalcılığa kaydığını hepimiz biliyoruz. Bu, büyük bir yanlış." CHP liderinin 'Ergenekon'un avukatıyım' şeklindeki sözünü hatırlatırken, "Bu sözler gelecekte onu bağlayacak. Umarım bu sözler onu zor duruma düşürmez." diyor. Duff'a göre CHP'nin sivil yargı reformunu Anayasa Mahkemesi'ne taşıması 'bir alışkanlığın devamı'.
Duff, Avrupa Birliği Komisyonu'nun eylül ayında Türkiye hakkında açıklayacağı ilerleme raporunda, sivil yargının kapsamını genişleten yasal değişikliğe mutlaka yer vereceğini söylüyor.
Kürt sorununun da raporda işleneceğini kaydeden
İngiliz parlamenter şöyle devam ediyor: "Raporda, Başbakan Erdoğan'ın Kürt sorununun çözümüne yönelik attığı adımlar dikkate alınacaktır. Özellikle
Kürtçe dilde yayına geçilmesi... Kürtçe yayın yapan özel televizyonların yaygınlaşması bir o kadar önemli. Kürtlerin birbirleriyle kendi anadillerinde konuşma özgürlüğü de dikkate alınmalı. Erdoğan'ın Kürt sorunundan duyduğu rahatsızlığı dile getirmesi Avrupa'da çok olumlu karşılanmıştı. ABD Başkanı Obama'nın da söylemleri PKK'nın bitirilmesi üzerine kurulu. PKK'nın, şiddetten vazgeçmekten başka seçeneği kalmadı."