İstanbul gibi
büyükşehirlerde yerinde dönüşümü desteklediklerini ifade eden Tekin, "İnsanların kazanılmış haklarını elinden almak vicdani bir anlayış değildir." dedi.
CHP İstanbul İl Başkanlığı Kongresi'nde güven tazeleyen
Gürsel Tekin,
başkanlık seçiminin ardından ilk ziyaretini
Anadolu Yakası Pazarcılar Odası'nın Maltepe'deki şubesine gerçekleştirdi. Pazarcılar Odası Başkanı Mehmet
Emin Yarar ile görüşen Tekin, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Seçimden önce İstanbul
halkına yerinde dönüşüm konusunda söz verdiklerini hatırlatan Tekin, "Biz değişim ve dönüşümlere karşı değiliz. Yerinde dönüşümü destekliyoruz. Romen vatandaşlarımızın Gaziosmanpaşa'da yaşadığı sorunları biliyorsunuz. Onlar 100 yıldır orada yaşıyorlar. Okuma-yazma bilmedikleri için geçmişte resmi bir tapu edinememişler. Vatandaşların kazanılmış haklarını alarak, 'seni buradan Kurtköy'e gönderiyorum' gibi
sürgün etmek vicdani anlayışa sığmaz." diye konuştu.
Kentsel dönüşüm ile ilgili Ankara'da görüşülen
yasa tasarısından bahseden Tekin, tasarının büyükşehir belediyelerini bypass edeceğine dikkat çekti. Tasarıda,
TOKİ ve KİPTAŞ gibi inşaat firmalarının
yetki tanınacağını belirten Tekin, "TOKİ ve KİPTAŞ gibi kuruluşlar, inşaat firmasıdır. Çeşitli kurumlar, İstanbul Belediyesi ile ilgili taleplerini aktarıyor.
Plan yapmaz. O zaman bir plan bütünlüğünden bahsedilemez. Topbaş, TOKİ'nin birçok planına
dava açtı. Sadece biz açmadık. Topbaş da rahatsız. İstanbul'da, kar ve yağmur yağdığında neden
sıkıyönetim ilan ediliyor? Taşımıyor. TOKİ, 'ben satıp kar edeceğim' diyor. Olabilir, o kar amaçlı kuruluş; ama bütün planları siz yaparsanız, İstanbul'u perişan edersiniz. İstanbul şuan perişan vaziyette. TOKİ'nin yapmış olduğu Batı Ataşehir'de,
akşam saat 05:00'dan itibaren
trafik kilitlenir. Evinize gidemiyorsunuz. Alt yapısını yapabilmiş misiniz? Dünyada önce alt yapı, sonra üst yapı yapılır. Bizde tam tersi, önce bir üst yapıyı yapalım sonra alt yapıyı yaparız diye düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
BENİM AİLEMDEKİ İNSANLAR DA KAPALI NE YAPAYIM?
Toplumun ortak değerlerinin
siyaset malzemesi yapılmasına karşı olduğunu vurgulayan Tekin, insanların dinine, diline ve
yaşam biçimine saygı duyulması gerektiğinin altını çizdi. Ablasının da başörtülü olduğunu hatırlatan Tekin, " Toplumda 3 ana unsur önemli. Din, hepimizin ortak değeridir. Dil, insanların özel tercihi değildir, doğarken kimi
Kürt, kimi Laz, kimi Çerkez doğmuştur. Bunlar birbirlerini tamamlayacak, birbirlerini yargılamayacak. Bunlar, siyaset malzemesi yapılmayacak, siyasetin tamamen dışında tutulacak. Sonuncusu yaşam biçimi. Her yörenin kendine göre yaşam tarzı var. İnsanların yaşam tarzını siyasetçilerin belirlememesi lazım. Bu üç ana unsuru, siyasetin dışında tutmak lazım. CHP, uzun yıllardır bu hassasiyeti gösteriyor. Şuna üzülüyorum, CHP'de türbanlı, çarşaflı olacak mı? Ne kadar ayıp bir şeydir. Benim ailemdeki insanlar kapalı ne yapayım şimdi. Ne olmuş yani?, Ne zararı, Ne ziyanı var? Ablamla bir gazeteci
röportaj yaparken, 'keşke Suadiye'de doğsaydım' dedi. Çok mu isterdi Ardahan'ın dağında doğmak. O bölgenin yaşam tarzı o. Ona da herkes saygı duyacak." şeklinde konuştu.
CHP'de yaşanan bu dönüşümün kendilerini iktidara götüreceğini iddia eden Tekin, "İstanbul'da CHP dışında sokakta, caddede, mahallede olan bir parti var mı? Bugün değil, iki buçuk yıldır. Sanki diğer partiler çalışıyor da, CHP çalışmıyor gibi haksızlık yapılmasın." diyerek sözlerini tamamladı.
(CİHAN)