- Bozkurt: Akşam gazetesinin 'Paralel devlet banka kurtarıyor' sür manşeti tam bir suçüstü vak'asıdır.
- "Yüksek mevkiden telefonlarla bazı işadamlarını, holdingleri arayıp 'mevduatınızı çekin' diyenlerin hevesleri kursaklarında kaldı."
- "Bank Asya'nın müşteri listesini eline alanlar her kimler ise paralel devlet onlardır."
Gün geçmiyor ki bazı medya yayın organlarının 'Hizmet Hareketi'ni hedef alan yalan dolu haberlerine bir yenisi daha eklenmesin. İşte bugün Akşam gazetesinde yer alan ve Bank Asya'yı hedefe koyan karalama ve yalan haberle ilgili Zaman Gazetesi Ekonomi Editörü Turhan Bozkurt'tan çok çarpıcı bir değerlendirme geldi.
Gazetenin "'Paralel devlet banka kurtarıyor' sür manşeti tam bir suçüstü vak'ası" diyen Turhan Bozkurt, Bank Asya'ya yönelik planlı batırma girişimlerinin akim kalmasından duyduğu derin rahatsızlığın ele verildiğini belirtti.
Turhan, "Haber desem haber değil yorum desem acınacak bir üslup. Bugünleri de görecekmişiz. Yüksek mevkiden telefonlarla bazı işadamlarını, holdingleri arayıp 'mevduatınızı çekin' diyenlerin hevesleri kursaklarında kaldı. Zira fedakar insanımız ziynet eşyası, emekli aylığı demeden kumpası bozmak için Bank Asya şubelerine koştu. Bankacılık Kanunu ve BDDK'nın kuruluş kanunu göz göre göre çiğnenip yalan haberler hükümete yakın gazetelerde peşi sıra gelirken sessiz kalanlar, şimdi "nasıl olur da bankayı kurtarırlar" diye haber kılıklı hezeyanlarla suçlarını adeta itiraf ediyorlar." ifadelerini kullandı...
Akşam'ın yayınladığı metinde rakamlar ve diğer bilgiler baştan sona yalan olduğunu söyleyen Bozkurt, "Kerrat cetveli seviyesinde finans bilgileri olsaydı 20 milyon TL ile değil bankayı, köşedeki nalbur dükkanını kurtaramazsınız." diye konuştu..
Bugün kavgada yumruk sayılmaz cinneti ile herhangi bir bankayı hedefe koyanlar bu vebalin altından kalkamayacaklarını belirten yazar, "Bank Asya'nın müşteri listesini eline alanlar her kimler ise paralel devlet onlardır." dedi.
Akşam gazetesinin 'Paralel devlet banka kurtarıyor' sür manşeti tam bir suçüstü vak'asıdır. İsim vermese de Bank Asya'ya yönelik planlı batırma girişimlerinin akim kalmasından duyduğu derin rahatsızlığı ele veriyor yazar.
Haber desem haber değil yorum desem acınacak bir üslup. Bugünleri de görecekmişiz. Yüksek mevkiden telefonlarla bazı işadamlarını, holdingleri arayıp 'mevduatınızı çekin' diyenlerin hevesleri kursaklarında kaldı. Zira fedakar insanımız ziynet eşyası, emekli aylığı demeden kumpası bozmak için Bank Asya şubelerine koştu. Bankacılık Kanunu ve BDDK'nın kuruluş kanunu göz göre göre çiğnenip yalan haberler hükümete yakın gazetelerde peşi sıra gelirken sessiz kalanlar, şimdi "nasıl olur da bankayı kurtarırlar" diye haber kılıklı hezeyanlarla suçlarını adeta itiraf ediyorlar.
Akşam'ın yayınladığı metinde rakamlar ve diğer bilgiler baştan sona yalan. Kerrat cetveli seviyesinde finans bilgileri olsaydı 20 milyon TL ile değil bankayı, köşedeki nalbur dükkanını kurtaramazsınız. Bankanın aktif büyüklüğü 20 milyar TL'ye yakın diyeceğim, "bakın aktif hale gelmiş paralel devlet" diyerek genel yayın yönetmenine koşacak bu zat. Evet Bank Asya, yazdığınız gibi planlı şekilde batırılmak isteniyor. Vadesi dolmadığı halde paralarını çeken insanlar da baskı altında kaldıklarını banka yöneticilerine üzülerek ifade ediyor. Evvela 2 milyar dolar döviz vurgunu yalanına sarıldınız. İkindiye varmadan Merkez Bankası söndürdü mumunuzu. İçişleri Bakanı Efkan Ala hala belgesini açıklayacak. Artık kendi yalanı belgelense de bu durumdan hicap etmeyenler şimdi de ülkesine itimat edip yastık altında neyi var neyi yok Bank Asya'ya yatıranları paralel devlet olmakla suçluyor. Hiçbir bankanın başına böyle bir sıkıntı gelmesin. Zira mevduat çıkışının nasıl bir türbülans olduğunu Türkiye Cumhuriyeti devleti 2001 bankacılık krizinde iliklerine kadar hissetti. Devlet hissetti, bedelini 75 milyon vatandaş acı acı ödedi.
Bugün kavgada yumruk sayılmaz cinneti ile herhangi bir bankayı hedefe koyanlar bu vebalin altından kalkamaz. Bank Asya'nın müşteri listesini eline alanlar her kimler ise paralel devlet onlardır. Gizlilik bankacılığın en temel kuralıdır. Mahkemeler dışında kimse bankalardaki bilgileri bu şekilde alamaz, kullanamaz. Bu suçtur. Sektörü gözetmekle mükellef olan BDDK yalan haberlere seyirci kalmasaydı "asıl paraleller" bu kadar pervasızlık içinde hareket edemezdi. "Bankacılık Kanunu madde 74 ölmüştür" dememek için biraz daha bekleyeceğim. Ama bu böyle gitmez. BDDK'ya soruyorum: Bu haberleri arka arkaya kimler yaptırıyor? Bir bankanın batmak üzere olduğunu nasıl iddia edebiliyor Akşam'ın son transferi? İnsanların bankalara para yatırması ne vakitten beri paralel devlet sayılıyor? Bankalara son dönemde hesap açtıranlar da fişlendi mi? Bu maksatlı, haber kılıklı yayınlar hakkında yetkinizi kullanacak mısınız? Cevaplamazsanız Bank Asya'nın Borsa'daki yatırımcılarına savcılıklara suç duyurusunda bulunmaları çağrısı yapacağım. Halka açık bir bankayı SPK ve sizler koruyamayacaksanız kamu adına cumhuriyet savcılarına söyleyecek sözleriniz olmalı.