Askeri casusluk davası ve liman işletme müdürlüğündeki rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla ilgili dinlemelerde görev yaptığı iddia edilen polisler gözaltına alındı. Limanla ilgili yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın bacanağı C.H.'nin de adı karışmıştı. İzmir'de Emniyet'e yapılan operasyonu dün internetten duyuran Twitter fenomeni fuatavni '"İzmir'de iki önemli olayın intikamı alınıyor: Bacanak operasyonu ve casusluk operasyonu' diye yazmıştı.
"OPERASYONUN İKİNCİ NEDENİ DAHA VAHİM"
Operasyonun içeriğiyle ilgili çok çarpıcı bilgilere yer veren fuatavni Twitter'da şöyle yazmıştı: "İzmir Valisi Mustafa Toprak, 'Kaç Cemalettin Kaç' diye haber uçurmuş bacanak zemin hazır hale gelinceye kadar ortadan kaybolmuştu. Binali'yi ihale havuzunda aracı olarak kullanan Tiran, Binali'nin bacanağına yapılanı hazmedemediğinden şimdi bacanağın intikamını alıyor. İzmir Emniyeti'ne yapılacak intikam operasyonunun ikinci nedeni daha vahim. Askeri Casusluk Davası'nda ortaya saçılan 'sivil çamaşırlar'. İzmir'deki askeri davayı yürüten emniyet mensupları birçok kişiye ait yüzlerce yatak odası görüntüsü ele geçirdi. Dosyadaki askerlerin yatak odası görüntüleri Tiran'ın çok hoşuna gitti. Her fırsatta askere belden aşağı vurmanın imkanını bulmuştu. Tiran, avenesi ve medyası bu görüntüler nedeniyle askeri köşeye sıkıştırmıştı. Görüntülerin savunulur yanı yoktu ve asker sinmişti. Hükümet, bu kozun keyfini bayağı sürdü."
"ATALAY- DAVUTOĞLU-EFKAN KLİĞİ BİNALİ'Yİ SIFIRLIYOR"
Operasyonla ilgili olarak parti içindeki çekişmelere dikkat çeken fuatavni, çok konuşulacak tweetler atmıştı: "Atalay-Davutoğlu-Efkan ekibi parti içi mücadelede Binali'yi bertaraf etmek için İzmir'de yapılacak operasyonu fırsata dönüştürüyor. AKP Genel Başkanı ve başbakanın belirleneceği hafta İzmir operasyonu çerçevesinde Binali'nin bacanağı üzerinden yolsuzluklar konuşulacak. Binali, 'Bacanak' olayını unutturmak için her şeyi yaparken Atalay-Davutoğlu-Efkan kliği bunu gündeme taşıyarak Binali'yi sıfırlıyor."
İŞTE FUAT AVNİ'NİN DÜN YAZDIĞI TWEETLER
Twitter fenomeni fuatavni, İzmir'deki emniyet mensupları için gözaltı ve arama kararı alındığını bildirmişti.
fuatavni, şu iddialarda bulunmuştu: "İzmir'de iki önemli olayın intikamı alınıyor: Bacanak operasyonu ve casusluk operasyonu. İkisinin de ucu AKP'nin zirvesindekilere uzanıyor. İzmir Limanı'ndaki rüşvet çarkına yönelik operasyon yapılmış ve çarkın başında Binali'nin bacanağı Cemalettin'in olduğu anlaşılmıştı. Hükümet liman yolsuzluğunu 17-25 Aralık operasyonu gibi darbe diye lanse etti. Efkan 'Bu üçüncü darbe girişimidir' demişti. Tiran'ın talimatı ve Efkan'ın gayretiyle İzmir Limanı rüşvet operasyonu emniyet istihbarat raporuna hükümete darbe girişimi diye yazıldı. İzmir Valisi Mustafa Toprak, 'Kaç Cemalettin Kaç' diye haber uçurmuş bacanak zemin hazır hale gelinceye kadar ortadan kaybolmuştu. Binali'yi ihale havuzunda aracı olarak kullanan Tiran, Binali'nin bacanağına yapılanı hazmedemediğinden şimdi bacanağın intikamını alıyor. İzmir Emniyeti'ne yapılacak intikam operasyonunun ikinci nedeni daha vahim. Askeri Casusluk Davası'nda ortaya saçılan 'sivil çamaşırlar'. İzmir'deki askeri davayı yürüten emniyet mensupları birçok kişiye ait yüzlerce yatak odası görüntüsü ele geçirdi. Dosyadaki askerlerin yatak odası görüntüleri Tiran'ın çok hoşuna gitti. Her fırsatta askere belden aşağı vurmanın imkanını bulmuştu. Tiran, avenesi ve medyası bu görüntüler nedeniyle askeri köşeye sıkıştırmıştı. Görüntülerin savunulur yanı yoktu ve asker sinmişti. Hükümet, bu kozun keyfini bayağı sürdü. Ele geçirilen görüntülerde bazı bürokratların da olduğu tespit edilince keyifler alt üst oldu. Bürokratların bel altı ilişkileri deşifre edildikçe hükümetin ve havuz medyasının davaya bakışı doğal olarak değişti. Bürokratları yönlendiren tepe isimler kendilerinin de bel altı ilişkilerinin kayda alınıp alınmadığının tedirginliğini yaşadı. AKP üst yönetimi kendi görüntülerini dosyadan sildirtmek için her yolu denese de başarılı olamadı. Davayı durdurmaya çalıştı o da olmadı. Dava ilerledi, iddianame kabul edildi ve yargılama başladı. Deliller ve görüntüler artık devletin kasasında yani adli emanetteydi. Selam-Tevhid ve 17-25 Aralık delilleri takipsizlikle karartılsa da İzmir davası mahkemece kabul edildiğinden delillere kimse dokunamıyor. Ulaşılamayan ve içlerinde kendi görüntülerinin olduğunu düşündükleri deliller bir şekilde itibarsızlaştırılmalı ve yok sayılmalıydı. Önlem almazlarsa devletin kasasında olan o görüntülerin bir gün mutlaka ortaya çıkacağını biliyorlar. Operasyonun temel nedeni bu."
SAMANYOLUHABER.COM