"YILAN YAŞADIĞI SÜRECE BİR GÜN ONLARI ISIRIR"
Yaşanan olumsuzlukların başında
terör belası bulunduğunu ifade eden Çiçek, "Evlatlarımızı şehit verdik yüreğimiz yanıyor. Başlangıçta sadece
Türkiye'yi ilgilendiren bu terör insanlığa karşı bir savaştır. Maalesef terörün dini, mezhebi, etnik kökeni yok. En son Norveç'te yaşanan bu olay söylediklerimizin doğru olduğunu ortaya koydu. Ama halen bunu Avrupa'nın anladığı kanaatinde değilim.
Yılan yaşadığı sürece bir gün onları ısırır, ısıracağından da şüphem yok. Bunun için
işbirliği içinde hareket etmeliyiz." diye konuştu.
Batı dünyasının İslamla terörü özdeşleştiren anlayışını eleştiren Çiçek, "Bir terör olayı olsa en evvel Müslümanlar akla geliyor. Kendi kurtlarına bakmaları lazım. İsmi Ahmet, Mehmet olduğu için pasaport kuyruklarında İlama karşı tavrın sıkıntısını çekmektedir. İslam'la terörü bağdaştırmaya çalışanlara açık tavır göstermemiz lazım. Biz terörün her türlüsüne ne adına olursa olsun karşıyız. Çünkü işin içinde şiddet, dehşet vardır. Orada bizim Müslümanlık anlayışımız yoktur. Bizim kültürümüz insan merkezli bir
medeniyet." dedi.
"SOMALİ'YE YAPILAN YARDIMLAR BOŞA GİTMEYECEK"
Huzur ve barış ayında başta
Suriye olmak üzere
Mısır,
Libya ve Tunus'ta yaşananların da huzursuzluk doğurduğuna dikkat çeken Çiçek, "Bu olayların cereyan ettiği
bölge dünyanın en zengin coğrafyadır. İnsanların mutluluğu için ne lazımsa bu bölgede toprağın altında ve üstündedir. Ama gelin görün ki bir lokma ihtiyacı olan insanların olduğu yer de buradadır." dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Afrika'daki insanlar için başlattığı
yardım kampanyasının her türlü takdirin üstünde olduğuna vurgu yapan Çiçek, yapılan yardımların da boşa gitmeyeceğine işaret etti. Çiçek, "
Milletimiz kendi inancının gereğini yapacak ve buralara yardım gönderecektir. Bunlar bizim sınırlarımız dışındadır deyip bunlara kayıtsız kalamayız. Büyük devlet olmak bunlarla ilgilenmektir." dedi.
(CİHAN)