Saldırının düzenlendiği yer olduğu savunulan merkezi işleten Arap
Kıraç ve Kuru Toprak
Araştırmaları
Merkezi (ACSAD) bölgeyi basın mensuplarına açarak merkeze yönelik saldırı ve
operasyon haberlerinin tamamen "yalan ve uydurma" olduğunu belirtti.
Bazı Arap televizyonlarının dışında bölgeye giren ilk uluslararası ajans olan
Cihan Haber Ajansı bölgede çekimler yaparak bölgede yaşayan
halkla görüştü. Sulu tarım çalışmalarının yanı sıra
toprak analizlerinin de yapıldığı merkez çevresinde yaşayan vatandaşlar 6
Eylül tarihinde herhangi bir
patlama duymadıklarını olay günü herhangi bir anormal durumla karşılaşmadıklarını söyledi.
Haberi basından duyduklarını belirten tesis çevresinde yaşayan
köylüler, "Tesisle aramızda 10 dakikalık mesafe var. Herhangi bir durum olsaydı bunu ilk biz duyardık. Burada her hangi bir patlama ya da saldırı sesi duymadık. İddiaların hepsi yalan. Burada her hangi bir endişe taşımadan yaşıyoruz." şeklinde konuştu.
Tesiste görevli bulunan teknisyen ve mühendisler bölgeyi tanıtarak tesiste yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Sulu tarım çalışmalarını yapıldığı tesiste,
hurma,
pamuk, mısır ve tahıl
ürünlerinde sulu tarım çalışmalarının yapılıyor. Tesisle ilgili bilgi veren yetkililer, bölgenin tamamen tarımsal alan olduğunu ifade ederek, yaptıkları çalışmaların zirai araştırma olduğunu aktardı. ACSAD yetkilileri toprak analizlerinin de yapıldığı merkezin sadece
Suriye'nin değil diğer Arap ülkelerinin ortak bir kuruluşu olduğunu belirtti.
ACSAD'da görevli
Mısırlı Dr. Vedid Aryen, zirai alanda tüm Arap ülkelerine
hizmet veren bir kuruluş olduklarını ifade ederek, 15 yıldır zirai ürünlerin geliştirilmesi ve kuru toprakların kazanılması yönünde çalışmalar yaptıklarını aktardı.
İsrail basınında çıkan iddiaların gerçekle bir ilgisi olmadığını vurgulayan Dr. Aryen, "İsrail halkın hizmetinde olan bu tür tesisle ilgili yaptığı iddiaları anlamakta güçlük çekiyorum. İsrail uzak bir yeri
bombaladığını söylüyor. Ancak burası yerleşim yerleri ile iç içe tarımsal çalışmaların yapıldığı bir tesis. İsrail Suriye'nin değişik silahlar elde etmeye çalıştığını öne sürüyor. İsrailli gazetecinin iddiaları, tamamen yalan ve uydurma haberlerdir." şeklinde konuştu.
Tesisle ilgili bilgi veren Libyalı Tarla ve Su Planlaması sorumlusu Halid İbn
Mahmud, Deir Ezzor'daki ACSAD tesisinin 70 hektar olduğunu ifade ederek, "Bu alanda tamamen tarımsal çalışmalar yapılıyor. Stratejik ürünler ve mısır, hurma, pamuk gibi ürünlerde
ıslah çalışmaları yapıyoruz. Bununla beraber bu ürünlerde toprak analizleri ve sulama ile ilgili yapılan çalışmalarda ürün dekoltesini artırmaya yönelik çalışmalar yapılıyor. Bunun dışındaki iddialar kasıtlı ve yalan haberlerdir." dedi.
Tesis yakınında bulunan El İmraiye köyü sakinleri de bahsi geçen 6 Eylül tarihinde herhangi bir saldırı ya da
bombalama sesi duymadıkları aktardı. Günlük işleriyle meşgul olan halk her hangi bir durumla karşılaşmadıkların söylüyor.
Fatma
Atiye isimli köylü, "Bizim köy tesisle 10 dakikalık bir mesafe var. Tesisin bombalandığı yönündeki iddialar yalan. Çünkü eğer böyle bir şey olsaydı ilk duyan biz olurduk. Herhangi bir bombalama ya da patlama sesi duymadık." diyor.
Günlük işleriyle uğraştıklarını aktaran Casim Mehmet ise haberleri basından duyduklarını ifade ederek şaşkınlığını dile getiriyor. Casim Mehmet, her hangi olağanüstü bir durumla karşılaşmadık. Haberler yalan. Tesis bizim köyün yakınında bulunuyor." diye ekledi.
İsrail savaş uçaklarının 6 Eylül'de Suriye'ye yönelik hava saldırılarıyla ilgili belirsizlikler sürerken, İsrail'in etkili gazetelerinden Yediot Ahronot gazetesi muhabiri Ron Ben Yişai, saldırının
hedefi olduğu söylenen Deir Ezzor bölgesinde gizlice nükleer çalışmalar yaptığı iddiasında bulunmuştu.
Yazar, İsrail'in tesise hedef aldığını öne sürmüştü.
Ron Ben Yişai, seyahatiyle ilgili yazısında, Dir Ez Zur'a yaklaşık 5 km mesafedeki bir
kontrol noktasında Suriye polisi tarafından engellendiklerini belirterek, o mesafeden çiftlikte maden ya da taş ocağına benzer bazı çukurların fark edildiğini öne sürmüştü.
Suriye Devlet Başkanı Beşşar
Esad da İsrail uçaklarının 6 Eylül'de saldırdığı iddia edilen yerin kullanılmayan askeri bir üs olduğunu söylemişti. Önceki gün BBC'ye konuşan
Beşşar Esad, misillemede bulunma haklarını ise ellerinde tuttuklarını kaydederek; ancak İsrail'e bu olaya misilleme olsun diye saldırmayacaklarını dile getirmiş ve "Misilleme
füzeye karşı füze ve bombaya karşı bomba anlamına gelmiyor" diyerek göndermede bulunmuştu.
İsrail de dün saldırı hakkında ilk kez bir açıklama yaparak saldırıyı doğrulamış ve bir askeri birimin hedef alındığını belirtmişti.
ÇEVREDEKİ VATANDAŞLAR İDDİALARA İTİBAR ETMEDEN GÜNLÜK YAŞAMLARINI SÜRDÜRÜYOR
Dünya saldırı haberlerini konuşurken saldırı düzenlendiği iddia edilen tesisin yakınındaki yerleşim yeri olan Deir Ezzor'da halk söylentilere aldırış etmeden günlük yaşamını sürdürüyor.
Fırat Nehri çevresinde vatandaşların yanı sıra turistlerin de
tatil yaptıkları görülüyor. Fırat nehrinde yüzerek hoş
vakit geçiren çocuklar
köprü halatlarına çıkarak nehrin derin sularına kendilerini bırakıyor.