Başta
Diyarbakır, Van ve
Adana olmak üzere birçok şehirdeki eylemlerde ön saflarda yer alan çocuklar, polise
molotof bile atıyor.
Terörle mücadeleyi güçleştiren bu ortamda
Ankara,
tedbir için toplantı üstüne toplantı düzenlerken, Adana
Valisi
İhsan Atış, ilginç bir
uygulamaya
imza atıyor. İl İdare Kanunu'nun kendisine verdiği yetkiyi kullanan Vali Atış'ın kararları çok tartışılacağa benziyor. Buna göre, gösterilere katılan 325 çocuğun
ailesi hakkında yasal işlem başlatıldı. Her birine Kabahatler Kanunu kapsamında 100 ile 170 YTL arasında değişen
para cezası kesildi. Çocuğuyla ilgilenmeyen ailelerin yeşil
kartlarının iptal edilmesi kararlaştırıldı. Ayrıca Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın bu ailelere artık
kömür yardımı yapmaması benimsendi.
Türkiye'de bir ilk olacak uygulama bütün vatandaşlara duyurulacak. Neden böyle bir karara ihtiyaç duyduğunu anlatan Vali Atış, uygulamasını şöyle savunuyor:
"Kanunlar bize çocuklarımızı korumamızı emrediyor. Hem çocuklarımızı korumak, hem de ailelerimizi çocuklarını korumaya davet etmek için bu kararı aldık." Adana Valiliği, Türkiye'de bir ilk olacak uygulamayı bütün vatandaşlara duyuracak. Muhtarlarla toplantı yapılacak, öğretmenlerden öğrencileri bilgilendirmeleri istenecek. Din görevlileri, camilerde
yeşil kart ve kömür yardımı iptalini vatandaşlara anlatacak. Adana Valisi
İlhan Atış, İl İdare Kanunu hükümlerinden hareketle gösteri ve yürüyüşlere katılan çocukların tehlikeye atılmasını önlemek için bu kararları aldıklarını söyledi. Ailelerin çocuklarını korumak zorunda olduğunu hatırlatan Vali Atış, şunları kaydetti: "Kanunlar ailelere olduğu gibi devletimize de görev vermiş. Bize çocuklarımızı korumamızı emrediyor. Hem çocuklarımızı koruma, hem de ailelerimizi çocuklarını korumaya davet etmek için bu kararı aldık.
Mitinglere katılan, polise taş attığını tespit ettiğimiz yaklaşık 325'i çocuk, 780 kişiyi yüce yargıya gönderdik. Gösterilere katılanların hepsi bu kadar. Sürekli aynı görüntüler tekrar edince sayıları çok gibi gözüküyor." Vali, çocuğu sulama kanalında boğulan ailelere de aynı müeyyidelerin uygulanacağını bildirdi.
Vali Atış, devletin imkânlarını kullanarak
tedavi olan, yine devletin verdiği kömürle ısınan vatandaşın polise taş atmasına müsaade etmeyeceklerinin altını çizerken, "Türkiye
Cumhuriyeti'nin tüm imkânlarından yararlanan, yeşil kart ile tedavi olup kömür ve çeşitli kuruluşlarımızın yaptığı yardımları kullanan ailenin çocuğunun
terör yandaşlarının düzenlediği mitinge katılmasına izin vermeyiz.
Çocuklarına karşı yükümlülüklerini yerine getirmeyen ailelerin yeşil kartlarını iptal etmeye karar verdik. Önümüzdeki hafta elimizdeki listeye göre kartları iptal edeceğiz." diye konuştu. Cezaların bir tehdit olmadığını, sadece çocukları korumayı amaçladıklarını vurgulayan
İlhan Atış, ailelerin, çocuklarını tehlikeli ortamlardan uzak tutmak zorunda olduğunu dile getirdi. Çocukların, hamile kadınların öne sürüldüğü gösterilerle 15 gündür uğraştıklarını anlatan Atış, eylemlerin bazı terör yandaşlarınca yönlendirildiğine dikkat çekti. Vatandaşın gösteri yapma hakkına müdahale etmediklerini dile getiren Adana Valisi, ancak polise saldıran, halkı rahatsız eden gösterilerin cezasız kalmasına gönlünün razı olmadığını sözlerine ekledi.
Mahkeme, sokakta çalıştırılan iki kardeşi ailesinden aldı
Diyarbakır Çocuk Mahkemesi, ailesi tarafından sokakta çalıştırılan 2 kardeşin bir aylığına yuvaya yerleştirilmesine karar verdi. Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde bir kavşakta kâğıt mendil satan M.K. (13) ve K.K. (10), Sosyal Hizmetler ekiplerince bir süre önce
Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi'ne teslim edildi. Çocukların ifadelerine başvuran polis, aile hakkında 'aile bireylerine kötü muamelede bulundukları' gerekçesiyle işlem başlattı. İnceleme sonucu, ailenin 1 yılda 6 kez uyarılmasına rağmen çocuklarını sokakta çalıştırmayı ısrarla sürdürdüğü belirlendi.
Yakalanan 2 kardeş ise kendi istekleriyle sokakta çalıştıklarını, ailenin
baskı yapmadığını ileri sürdü. Çocuklarla ilgili dosyayı inceleyen Diyarbakır
Cumhuriyet Başsavcılığı, Çocuk Mahkemesi'ne gönderdiği yazıda, kardeşlerin korunma altına alınmasını talep etti. Talebi değerlendiren
mahkeme, ailenin çocuklara karşı yükümlülüğünü yerine getirmediğinin ve istismar ettiğinin anlaşıldığını belirtti. Mahkeme, 'korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunması ve haklarının güvence altına alınmasını' amaçlayan Çocuk Koruma Kanunu'nun 'acil korunma kararının alınması' hükmünü içeren 9. maddesi kapsamında çocukların 30 gün süreyle acil korunma altına alınmasını kararlaştırdı. Çocuklar, çocuk yuvasına yerleştirildi.
Sosyal Hizmetler İl Müdürü
Oktay Taş, çocuklarını sokakta çalıştıran aileler hakkında birçok kez işlem yapıldığını hatırlatarak, "Diyarbakır'da yıl içerisinde yaklaşık 30 aile çocuklarını sokakta çalıştırdıkları gerekçesiyle uyarıldı. Ancak çocukların bu gerekçeyle aileden alınması kararıyla ilk kez karşılaştık. İlk kez aileden alınma kararı çıktı." dedi. Diyarbakır'da 2006 yılında yapılan bir araştırmaya göre, 3 bin 302 çocuk sokakta çalışıyor.
Ömer Sarı -ZAMAN