2009 yılında
Ramazan Bayramının 2. gününde
şeker toplarken kaybolan Ahmet Tuna Tekin, kardeşi Dilruba Tekin ve aynı mahalleden arkadaşları Türkan Ay'ı öldürdüğü gerekçesiyle yakalanan U.V.G'nin, 5-6 yıl önce
yurt dışından gelerek
Kayseri'ye yerleştiği ve yalnız yaşadığı öğrenildi.
Komşularının ifadelerine göre, eşinden ayrıldıktan sonra Kayseri'de oturmaya başlayan U.V.G'nin, bir atölyede statik
boyacı olarak çalıştığı belirtildi.
Olayı aydınlatmak için çalışma yürüten özel
ekiplerin, yalnız yaşayan U.V.G'nin bır çok kez ifadesini aldığı, son bir haftadır da üzerinde yoğunlaştığı kaydedildi.
Komşuların ifadesine göre, özellikle son 1 hafta U.V.G.'yi takibe alan özel ekip, zanlının evinde kriminal çalışma yaptı.
Kriminal inceleme sonucunda evde özel ışıklı cihazlarla ipucu bulan polisin sorguya aldığı U.V.G'nin suçunu
itiraf ettiği öğrenildi.
-''OLAYI DUYUNCA ŞOKE OLDUK''-
U.V.G'nin kapı komşusu Uğur Korkmazyürek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 5 yıldır zanlıyı tanıdığını ve bugüne dek hiçbir hareketinden şüphelenmediğini söyledi.
Olayı duyunca şoke olduklarını ve böyle bir hareketi U.V.G'den beklemediklerini dile getiren Korkmazyürek, şunları kaydetti:
''Kendisini yaklaşık 5-6 yıldır tanıyorum. Bugüne kadar hiçbir şüphe
çekici hareketini görmedim. Aksine çok terbiyeli ve efendi birisiydi. Beni birkaç kez evine çay içmeye davet etmişti. Burası eniştesinin evidir. Kendisi, bildiğim kadarıyla yurt dışında eşinden boşandıktan sonra buraya gelmiş ve yalnız yaşıyordu. Olaydan sonra birkaç kez polis ekipleri kendisinin ifadesini almıştı. Bizim de ifadelerimiz alındı, ama bunlar rutin çalışmalardı. En son, böyle bir olayı gerçekleştirdiğini duyduk. Tahminime göre çocukları öldürdüğü gün otomobille götürmüş. Benim de çocuklarım var. Çok tedirgin olduk ve adeta şok yaşadık. Böyle bir olayı gerçekleştirebileceğine ihtimal vermiyorduk.''
Aynı binada oturan Mehmet Fakılı da, U.V.G'yi sessiz ve sakin birisi olarak tanıdıklarını ve herhangi bir hareketinden şüphelenmediklerini söyledi.
Polis ekiplerinin
arama çalışmalarını son 1 haftadır, sokaklarında ve binalarında yoğunlaştırdığını hissettiklerini belirten Fakılı, ''Polis, daha önce de ifadesini almıştı. Ama, bu kez çalışmalarını burada yoğunlaştırmışlardı. Son olarak, evde kriminal inceleme yapılmış. Sanırım olay ondan sonra çözülmüş. Çok tedirgin olduk ve sinirlerimiz bozuldu'' dedi.
-''EN AZINDAN ÇOCUĞUMUZUN MEZARINI BİLECEĞİZ''-
Kayıp çocuklardan Ahmet Tuna ve Dilruba Tekin'in babası
Hamza Tekin de
emniyet mensuplarının olayı kendilerine bildirdiklerini, şimdi çaresiz beklediklerini belirtti.
Bundan sonra en azından çocuklarının mezarını bilecek olmanın tesellisini yaşadıklarını bildiren Tekin, şöyle konuştu:
''Polisler, durumu bize bildirdi. Çayıralan'da yapılan kazılarda çıkan
kemik ve
kıyafet parçalarının çocuklarımıza ait olduğunu söylediler. Zaten, daha önce bizden kan örnekleri almışlardı. Sanırım, karşılaştırma yapmışlar. Çok üzgünüz, ama en azından çocuklarımızın bundan sonra mezarını bileceğiz. Gidip çocuklarımızın mezarında dua edeceğiz'' diye konuştu.
-TAZİYE ÇADIRI KURULDU-
Bu arada,
Talas Belediye Başkanı
Rifat Yıldırım, Tekin ailesini ziyaret ederek
başsağlığı dileğinde bulundu. Tekin ailesinin evinin önünde belediye tarafından taziye çadırı kuruldu.
Öte yandan,
Yozgat'ın Çayıralan ilçesindeki Yahyasaray Barajı yakınlarında gömülü olarak bulunan ve
kayıp çocuklara ait olduğu belirtilen kemik ve
elbise parçalarının, inceleme için Ankara'ya gönderildiği bildirildi.
Kayseri'nin Talas ilçesinde, 9 yaşındaki Ahmet Tuna Tekin, 6 yaşındaki kardeşi Dilruba Tekin ile aynı mahalleden arkadaşları 11 yaşındaki Türkan Ay, 21
Eylül 2009'da Ramazan Bayramının 2. gününde şeker toplamak için evlerinden ayrılmış ve geri dönmemişlerdi.