Uzman Klinik Psikolog Canan Devletkuşu, okul uyumu sorunlarına kronikleşmeden müdahale edilmesi gerektiğini söyledi.
Devletkuşu, özelikle öğrenim hayatına yeni başlayan çocukların okul uyumlarının mutlaka takip edilmesi gerektiğini söyledi.
Okul hayatı güzel giden çocuğun ileride hayatın stres faktörleri karşısında daha dirençli olduklarını ifade eden Devletkuşu, okul uyumu sorunlarına kronikleşmeden müdahale edilmesi gerektiğini dile getirdi. Devletkuşu, yeni eğitim-
öğretim yılının açılmasıyla birlikte çocukların için farklı becerilerini kullanmalarını gerektiren bir döneme girdiklerinin altını çizdi. Yaz tatilinde dolaşmaya, gezmeye, televizyon izlemeye, bilgisayar ve oyuncaklarla oynamaya alışmış olan çocukların bu aktivitelere okula giderken yeterli zaman ayıramamaktan şikayetçi olup
oyun oynamak isteyebileceklerini belirten Devletkuşu, şöyle konuştu: "Bu gibi durumlarda velilerin çocuğun hem eğlenmesine, hem de
ödevlerini yapmasına imkan verecek bir zaman programı yapmaları gerekmektedir.
Çocuklar pazarlık yapma konusuna bazen büyüklerden daha ustaca davranabilmektedir. Taviz verilmeden hazırlanacak zaman çizelgesi ile 'önce görev, sonra eğlence' sıralaması mutlaka yapılmalıdır. Ödevlerini bitiren çocuğun otomatik olarak
ödül alması, yani eğlenmesi sağlanacağından, sonraki günler ödev yapma alışkanlığı da pekiştirilecektir."
Devletkuşu, ödevini yapmak istemeyen çocuklarda uygulanması gereken önemli
disiplin ilkelerini ise şöyle sıraladı: "Eğer ödevler eksik veya baştan savma yapılıyorsa, eğlenmeye geçmek için ödevlerini bir-iki hafta boyunca okula götürmeden önce size
kontrol ettirip, ilerleme varsa kontrol sisteminizi yavaşça azaltabilirsiniz. Ödevi kontrol ettiğinizde itinasız yapılmış bir ödev görüyorsanız, ödevini tam yapmadığı için eğlenceye geçmeden önce üzerinden geçmesini sağlamalısınız. Vereceğiniz
küçük tavizler, çocuğunuzun ödev sorumluluğunu kazanamamasına yol açabilir. Birinci sınıfa geçmiş çocuklar için ise ödev tamamlamada anne-
babanın daha fazla rolü vardır. Diğer sınıflardan farklı olarak birinci sınıftaki çocuklara
okuma-yazma pratiğini kazanana kadar, anne-baba daha yakından
destek vermelidir."
Çocuk ödev sorumluluğunu anne-babasına karşı değil, öğretmenine karşı taşıdığını anlaması gerektiğini belirten Devletkuşu, "Bu hususta öğretmenler de ödevini güzelce yapanlar ve yapmayan çocuklara farklı şekilde davranmalılar ve ödevini yapanları ödüllendirmelidirler. Bugün ödevini kendiliğinden yapan çocuklar, yarın hayatın sorumluluklarını da üstlenebilirler."