Adana'da faaliyet gösteren 154
sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek oluşturduğu platformun sözcüsü Bekir Fevzi
Yıldırım, Avukat Yusuf Özer ve Halis
Kasap, Adana Adliyesi'ne gelerek şikayet dilekçesini
Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na gönderilmek üzere
nöbetçi cumhuriyet savcılığına sundu. Daha sonra
basın açıklaması yapan Bekir Fevzi Yıldırım,
referandum öncesinde yaptıkları çalışmalarla açıktan anayasa değişikliğine
destek verdiklerini söyledi. Yıldırım,
Tansel Çölaşan gibi hukuk bilen birinin
halk oylamasında '
evet' diyen yüzde 58'lik kesimi 'hıyanetle' itham ederek, rencide ettiğini kaydetti.
Ülkede 'namuslu insanların namlusuzlar kadar cesur olması' gerektiğini vurgulayan Yıldırım, " Tansel Çölaşan'ın vatandaştan 'özür dilemesi' için çağrıda bulunduk. Ama bırakın özür dilemeyi, daha da ileri giderek
hakaretlerini sürdürdü. Bizde yasal haklarımız için cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunduk."dedi.
Adana Barosu avukatlarından Yusuf Özer ise Tansel Çölaşan'ın açıklamalarıyla "Hakaret, siyasi görüş farkı gözeterek halkı kin, nefret ve düşmanlığa
tahrik ederek, kargaşa ortamı oluşturmaya çalışmak" suçu işlediğini iddia etti. Çölaşan'ın sandıkta 'evet' diyen insanları '
ihanetle' itham etmesini büyük bir 'hezeyan' olarak nitelendiren Özer, bunun hukuki karşılığının cezai
yaptırım olduğunu vurguladı. Her suç duyurusu yapan vatandaşlar için Tansel Çölaşan'ın bir yıldan aşağı olmamak üzere ayrı ayrı
hapis cezasıyla cezalandırılması gerektiğini savunan Özer, "Aynı şekilde hakaret dolayısıyla
manevi tazminat cezası da istiyoruz. Biz Çölaşan'ın özür dilemesi için kendisine bir haftalık süre tanıdık. Ayrıca manevi zararımız için Türk Kızılay'ına 1000'er TL'lik
bağış yapmasını gündeme getirdik. Ne bağış makbuzu ne de özür geldi. Bizde suç duyurusunda bulunduk." diye konuştu.
"DOĞU AKDENİZ BÖLGE TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRGESİ DERNEKLER YASASI'NA AYKIRI"
Hatay'daki konuşmasından sonra Çölaşan'ın yayınladığı Doğu
Akdeniz Bölge Toplantısı Sonuç Bildirgesi'nin Dernekler Yasası'na aykırı olduğunu belirten Özer, bu bildirinin
ADD'yi kapatmaya kadar götürecek içerikte hazırlandığını ileri sürdü. Özer, şunları söyledi: "ADD'nin kuruluş amacı 'hiçbir ayrım gütmeden, anayasal demokratik düzen güvencesinde insan hak ve özgürlüklerini üstün tutarak yurttaşları tam eşitlikle kucaklayıp ulusal dayanışmanın temeli olan toplumsal barışı sürekli kılmak.' diye tanımlanıyor. Ama Çölaşan'ın beyanları bu amaçla bağdaşmamaktadır. Bildirgede, '…Halkın hiç kavramadan ve sorgulamadan onayladığı 26 maddelik
Anayasa değişikliği paketi…'ifadelerine yer verilerek, vatandaşlar hakir görülüp, küçümsenmektedir. Bu beyanlar Dernekler Yasası'na aykırıdır. Yargının en adil şekilde Çölaşan'a
cevap vereceğini düşünüyoruz."
Tansel Çölaşan'ın anayasal bir suç işlediğini ifade eden Yusuf Özer, ADD başkanının kullandığı kavramlarla aynı zamanda
Atatürk ve Gençliğe Hitabe'yi daha istismar ettiğini öne sürdü. Özer, "Evet oyu verilmesi için aleni olarak çalışan birisiyim. Çölaşan sırf demokratik hakkımı kullanarak 'evet' demem nedeniyle 'gaflet, dalalet ve ihanet' cümleleri ile kişiliğime, inancıma, siyasi görüşüme açıkça hakaret etmiştir. Devletimizin kurucusu Atatürk'ün ismiyle başlayan ADD'nin genel başkanı sıfatını kendi emellerine kullanmaktan çekinmeyerek
kaos ortamı oluşturmaya çalışmıştır." dedi.