Tasarıya göre yargı katkı payı, yapılacak
mahkeme işlemine göre belirlenecek
tarife üzerinden alınacak.
Sağlık sektöründen sonra yargıda da
döner sermaye dönemi başlıyor. Ameliyat başına
döner sermaye payı alan doktorlar gibi hakim ve savcılar da baktıkları
dava sayısına göre
ek gelir elde edecek.
Yargıyı hızlandırmak amacıyla 'hakim ve savcılara çıkardıkları iş miktarına göre
prim ödenmesini öngören proje' yargı mensupları arasında
tartışma başlattı.
Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi'nce hazırlanan 'Yargı Katkı Payı Kanunu Tasarısı'na göre, vatandaşlardan mahkemede yaptıkları her işlemden katkı payı adı altında
harç alınarak döner sermaye oluşturulacak. Havuzda toplanan bu paralar, sonuçlandırdıkları dava sayısı ve performans durumlarına göre hakim, savcı ve personele dağıtılacak. Bazı yargı mensupları ek gelir imkanı sağlayacağı için projeye
destek verirken, karşı görüştekiler,
adalet yerine parayı ön plana çıkararak yargının itibarını zedeleyeceği düşüncesiyle tasarıya
itiraz ediyor.
Hakim ve savcılara birer
mektup göndererek tasarı hakkında bilgi veren Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı
Ali Kaya ise
modern devlet anlayışında verilen hizmetin bedelini hizmetten yararlananların ödediğine dikkat çekiyor. Mektubunda, "Hızlı, istikrarlı, isabetli adalet isteniyorsa hizmetin bedeli konulmalıdır." diyen Kaya,
yargıçların çözüme bağladıkları her
dosya için döner sermaye payı alacaklarına dikkat çekiyor: "Bu sayede bir yandan yargı alanında çok işi olan, çok çalışan emeğinin karşılığını almış olacak, diğer yandan yıllardır teraküm eden yargı işleri kolaylıkla ve hızla gönüllülük esasına göre azaltılabilecektir. Ayrıca iş bölümü nedeniyle meydana gelebilecek itirazlar tam aksine
tatlı bir rekabete ve performansa dönüşecektir."
Henüz
taslak aşamasında olan Yargı Katkı Payı Kanun Tasarısı'na göre mahkemeler,
savcılıklar ve icra dairelerinde görülen her türlü dava ve işlemden katkı payı bedeli alınması ve toplanan paranın hakim, savcı ve personele performans kriterleri dikkate alınarak dağıtılması planlanıyor. Getirilmek istenen yeni düzenlemenin amacı, tasarının ilk maddesinde "Davaların adil
yargılanma hakkı ilkesine uygun olarak en az giderle ve makul sürede sonuçlandırılarak yargı hizmetlerinin daha kaliteli ve verimli olarak sunulmasını sağlamak." şeklinde açıklanıyor.
Parayı veren davayı açabilecek
Tasarıya göre yargı katkı payı, yapılacak mahkeme işlemine göre belirlenecek tarife üzerinden alınacak. En az 10 YTL olması öngörülen katkı payı, yapılacak işlemin önemine ve büyüklüğüne göre değişecek. Her dava için yargılama bedeli adı altında ayrı bir harç alınacak. Buna göre çocuk mahkemelerindeki davalar için 100 YTL, asliye mahkemelerinde 75 YTL, icra mahkemelerinde 50 YTL, savcılık soruşturmalarında 20 YTL,
Yargıtay ve Danıştay'a temyiz başvurusu için 250 YTL katkı payı alınacak. Katkı paylarını davayı açan ya da ilgili yargı işleminin yapılmasını isteyen vatandaş ödeyecek. Yargı katkı payı ödenmemesi halinde söz konusu işlem yapılmayacak.
Cumhuriyet savcılıkları ve ceza mahkemelerindeki işlemlere ilişkin katkı payı ise suçüstü ödeneğinden aktarılacak.
Döner sermaye gelirleri arasında yargı katkı payları dışında, diğer yargı harçları, adli ve idari para cezaları ile noterlerce tahsil edilen harçların yüzde 20'si de yer alacak. Toplanan gelirin yüzde 80'lik kısmının performans kriterleri dikkate alınarak hakim, savcı ve personele dağıtılması planlanıyor. Gelirin yüzde 10'u da Adalet Bakanlığı merkez birimlerinde çalışan hakim, savcı ve personele paylaştırılacak. Gelirin yüzde 5'lik kısmı yargı kurumlarının ihtiyaçları için ayrılırken yüzde 5'lik bölümün ise
UYAP sisteminin güncellenmesi amacıyla kullanılması öngörülüyor.
Yargının itibarına zarar verir
Tasarıyı eleştiren hakim ve savcılar ise döner sermaye ve prim sisteminin yargı mensuplarını adalet dağıtmak yerine daha fazla para kazanmayı amaçlayan kişiler konumuna düşüreceğini ve vatandaşın gözünde yargının itibarını zedeleyeceğini belirtiyor. Son yapılan zamlarla maaşlarının iyileştirildiğini hatırlatan hakim ve savcılar, performansa göre prim dağıtımının yeni sorunları beraberinde getireceğini, bu nedenle tasarının ne getirip götüreceğinin çok iyi tartışılması gerektiğini vurguluyor.
Hızlı adalet için, vatandaşın elini cebine atması lazım
Hakim ve savcılara bir mektup göndererek hazırladıkları tasarı hakkında bilgi veren Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Ali Kaya, modern devlet anlayışında verilen hizmetlerin bedelini hizmetten yararlananların ödediğini belirterek, "Hızlı, istikrarlı, isabetli adalet isteniyorsa hizmetin bedeli konulmalıdır." dedi. Kaya, yargı bedelinin
küçük bir kısmının bu hizmetten yararlananlarca karşılanmasının gerekli olduğunu savundu. Maddi durumu zayıf vatandaşların katkı paylarının adli
yardım müessesesinden karşılanabileceğini ifade eden Kaya, sistemle yargıç ve savcıların, nihai çözüme bağladıkları her dosya için döner sermaye payı almalarını amaçladıklarını söylüyor.
ZAMAN