Çelebi, hastaneden ayrılmadan önce düzenlediği basın toplantısında göz yaşlarına hakim olamadı. Çelebi, "Bu ne arkadaş ne alacak kurşunudur. Yalnızca DİSK Genel Başkanı'na suikast kurşunudur." dedi. Geçtiğimiz hafta DİSK Genel Merkezi'nde uğradığı silahlı saldırı sonucu ayaklarından yaralanan Süleyman Çelebi'nin hastanedeki tedavisi tamamlandı. Çelebi bugün taburcu olarak evine gitti. Hastaneden ayrılmadan önce ise bir basın toplantısı düzenleyerek silahlı saldırı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Çelebi tekerlekli sandalyeli halde salona girdiği sırada, "DİSK'e uzanan eller kırılsın" sloganları ile karşılandı. Ellerinde kırmızı karanfillerle toplantı salonuna giren Çelebi'nin sol ayağının alçılı olduğu görüldü. Çelebi, saldırı sonrası kendisini arayan ve destek olanlardan bahsetti, DİSK üyelerinden söz ederken ağlamaklı olup yutkundu. Çelebi, ağlamamak için kendini tutarken, "Böyle zor anlar yaşanabiliyor. Şu göz yaşını şimdiye kadar dökmedim, duygusallığım tamamen arkadaşlarımla ilgili." ifadelerini kullandı. Saldırgana herhangi bir borcu bulunmadığını belirten Çelebi, olayın farklı bir nedenden kaynaklanmış olabileceğine işaret etti. olayın ardından bazı basın kuruluşlarında "Arkadaş kurşunu, alacak kurşunu" gibi ifadeler kullandığını hatırlatan Çelebi, "Bu kurşun ne arkadaş ne alacak kurşunudur. Yalnızca DİSK Genel Başkanı'na suikast kurşunudur." dedi. Süleyman Çelebi şunları söyledi: "Ya kurşun beni yaralamayıp öldürseydi? Ben bu kirli bilgilerle gitmiş olacaktım, DİSK Genel Başkanı olarak bunları izah edememiş olacaktım. Bir kez daha belirtmek isterim ki bana yapılan saldırının kesinlikle hiçbir ticari veya parasal bir nedeni yoktur. DİSK ve şahsımla ilgili söylenebilecek en son şey bizim parasal nedenlerle bir ihtilaf içine düşmemizdir. Bizim bu taraklarda asla bezimiz olmamıştır. Bu para ilişkisi olarak adlandırılıyor ama bu bir oyun. Bu oyunu bozacağız. Olay şu anda yargı aşamasındadır. Bütün hukuki yolları kullanarak sonuna kadar bu davanın takipçisi olacağız. Böyle bir olayın bir daha yaşanmaması için yargı sürecinde aktif şekilde müdahil olacağız. Bu açıdan adalete güveniyorum. Bu konuyu sayın İçişleri Bakanı'na yazılı olarak ilettik ve derin inceleme yapılmasını talep ettik. Çünkü üzerinden sansasyon yaratacak kişilere ait belgeler çıkan bu şahsın bağlantıları, son aylarda kimlerle görüşüp kimlerle konuştuğu, nerelerde kaldığı henüz incelenmiş değildir." (CİHAN)