DSP'li vekiller de CHP'ye uydu

Birleştirilen Ergenekon davasının bugünkü oturumuna sanıkların taleplerinin alınmasıyla başlandı.

DSP'li vekiller de CHP'ye uydu

DSP İstanbul Milletvekili Hüseyin Mert ve eski DSP milletvekili Uluç Gürkan'ın duruşmaavukatlara ayrılan bölümden izlemesi dikkatlerden kaçmadı. CHP'li Şahin Mengü ve Atilla Kart'ın daha önce duruşmaları avukatlara ayrılan bölümden takip etmesi tartışma konusu olmuştu. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen, aralarında Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay ve Gazeteci Tuncay Özkan'ın da bulunduğu 41'i tutuklu toplam 108 sanığın yargılandığı 'Birleştirilen Ergenekon' davasının bugün görülen 49. duruşmasına 36 tutuklu sanık katıldı. Tutuklu sanıklar İnönü Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, İbrahim Şahin ve İbrahim Özcan duruşmaya getirilmedi. Bir dönem TBMM Başkan Vekili olarak görev yapan eski DSP Ankara Milletvekili Uluç Gürkan ve DSP İstanbul Milletvekili Hüseyin Mert'in avukatlara ayrılan bölümden duruşmayı izlemesi dikkat çekti. Sanık ve avukat taleplerinin Cuma günleri alındığını bilen çok sayıda kişi, duruşmaya izleyici olarak katıldı. Duruşma, sanık ve avukatların taleplerinin alınmasıyla başlandı. Tutuklu sanıklardan Cumhuriyet Gazetesi Ankara temsilcisi Mustafa Balbay, bazı meslektaşlarının kitaplarını kullanarak talepte bulundu. Çalıştığı basın kuruluşlarında kendisi gibi Ankara temsilcisi olarak görev yapan Abdulkadir Selvi'ye ait "İçimizdeki gladyo ile yüzleşme", Şamil Tayyar'a ait "Gizli belgelerde karanlık ilişkiler", Fikret Bila'ya ait "Sivil darbe girişimi ve gizli belgelerde 1 Mart tezkeresi, Irak savaşı" ile Murat Yetkin'in son kitabında bahsedilen konuların hangi birisinin kaos ortamıyla alakası olmadığını sordu. Ankara gazetecilerinin çalışma prensiplerinde gündem dışında olmanın söz konusu bile olamayacağını söyleyen Balbay, cezaevi ortamında fazla imkanı olmamasına rağmen gündeme ilişkin yazılar yazıp, cezaevi yönetimi aracılığıyla bu yazıları ulaştırmaya çalıştığını söyledi. Balbay, "Bu yazılarımda açılımın iç barışı getirebileceğine inanmadığımı söyledim. Açılımın, açılmak anlamına geldiğini onun da aynı zamanda kıyıdan uzaklaşmak anlamına geldiğini söyledim. Bence gidiş o yönde." diye konuştu. Darbeye ortam hazırlamak ve halkı hükümete karşı silahlı isyana teşvik etmekle de suçlandığını belirten Balbay, bu suçlamalarla kendisini hiçbir şekilde bağdaştırmadığı için savunmasında bu suçlamalara fazla değinmediğini ifade etti.. Tutuklu sanıklardan Hüseyin Keskin ile Fahri Kepek de tutuklu kaldıkları her geçen günün, mağduriyetlerinin artmasına neden olduğunu söyleyerek tahliyelerini talep etti. Savunmasını geçtiğimiz hafta tamamlayan Durmuş Ali Özoğlu ise, "Yaklaşık 3 ay kadar önce savunmamda kullanacağımı belirterek Gazi mahallesi olaylarıyla alakalı bir raporun istenmesini talep etmiştim. Ancak ben savunmamı bitirmeme rağmen o rapor hala mahkemeye ulaşmadı. Kamuoyunda Gazi mahallesi olaylarının arkasında Ergenekon sanıklarının olduğu söyleniyor. O rapor gelseydi Gazi olaylarının arkasında kimlerin olduğunu söylerdim ben." diye konuştu. (CİHAN)
<< Önceki Haber DSP'li vekiller de CHP'ye uydu Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER