İstiklal Marşı'nın okunmadığı kongrede yapılan konuşmalar da mercek altına alınacak.
Başsavcılık, kongreyi izleyen hükümet komiserinin hazırlayacağı raporu talep etti.
Öte yandan,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın da
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan DTP Kongresi'ne ilişkin bir inceleme başlatılıp başlatılmadığını sorduğu öğrenildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, DTP Kongresi'nde siyasi Partiler Yasası'na aykırı bir durum olup olmadığını inceleyecek.
Dağlıca'da meydana gelen saldırı sonrası kaçırılan 8 askeri, teslim alan DTP milletvekilleri ile ilgili daha önce başlatılan inceleme de sürüyor.
DTP'de '3 başlı yönetim' dönemi başladı
Demokratik Toplum Partisi (DTP), 2. olağanüstü kongresini yaptı. Tek
aday olan Nurettin Demirtaş, genel başkan seçildi. Parti Meclisi'ne (PM) giren
Mardin Milletvekili Emine
Ayna, fiilen 'eşbaşkanlık' görevinde bulunacak.
DTP'nin
TBMM grup başkanlığını ise Mardin Milletvekili
Ahmet Türk sürdürecek. Parti artık 3 başlı bir yapıyla yönetilecek. 'Barış ve
demokrasi' mesajları verilen dünkü kongrede,
Kürt sorununun çözümü için 'demokratik anayasa ve özerklik' talepleri dile getirildi.
DTP, Meclis'te temsil edilmesinin ardından ilk kongresini yaptı. 22 Temmuz seçimi öncesinde yöneticilerin
istifa etmesi sebebiyle DTP bir süredir vekaletle yönetiliyordu. İki hafta önce
Diyarbakır'da 'genel
başkan adayı' ilan edilen
Fırat Anlı'nın bu görevi kabul etmemesi üzerine parti liderliğine 'genel başkan vekili' Nurettin Demirtaş aday gösterilmişti. 878 kayıtlı delegesi bulunan DTP'nin kongresi, Büyükhanlı
Park Otel'in 400 kişilik salonunda yapıldı. Yaklaşık 200 gazetecinin de yer aldığı salonda yüzlerce kişi ayakta kaldı. Kongrede '
özgürlük ve demokrasi için hayatını kaybedenler' adına
saygı duruşu yapıldı. Kongrede en büyük ilgi, eşi Salman Kurtulan'ın
terör örgütü
PKK üyesi olduğu ortaya çıkan Van Milletvekili Fatma Kurtulan'a gösterildi.
Nurettin Demirtaş, konuşmasında,
siyasetin 'şiddetin hizmetinde bir kurum' değil
diyalog ve çözüm dili olması gerektiğini söyledi. Türk siyasetinin çözmesi gereken öncelikli konunun
Kürt sorunu olduğunu savunan Demirtaş, "
Şiddet üreten zihniyet,
Türkiye'nin kamburu olagelmiştir. Yıllardır şiddetin baş uygulayıcısı olan
emekli paşalar bile hata yaptıklarını
itiraf etmektedir. Şiddet ikliminden beslenen partiler, bugüne kadar sadece
kriz ve kan üretti. Oysa siyaset, diyalog, uzlaşı ve çözüm dilidir." dedi.
Hükümetin Meclis'ten aldığı '
sınır ötesi operasyon tezkeresi'ne tepki gösteren Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Zamanı, enerjiyi, maddiyatı sınır ötesine taşırma yerine içte kardeşleşmeye,
toplumsal barışı tesis etmeye harcamalıyız. Şiddetle her sorunu çözme iddiasında olan zihniyet, Türkiye'yi ABD ve AB kapılarında neredeyse dilenci konumuna getirmiştir. Bu zihniyetin vardığı son nokta 8 askerin dramının, partimizin diplomatik ve gayet insanî çabalarıyla kurtulup, mutluluğa dönüşmesi karşısında gösterilen karşı reflekslerde tüm çıplaklığıyla görülmüştür." DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, genel başkanlığı sırasındaki eksiklikleri için partiden özür dilerken, eski eşbaşkan
Aysel Tuğluk, parti içi özeleştiri yapmaları gerektiğine dikkat çekti.
DTP Kongresi, iki hafta önce Diyarbakır'da kabul edilen 'Siyasi Tutum Belgesi'ni oybirliğiyle kabul etti. Kongrede okunan belgede, siyasi rejimin '
demokratik özerklik iddiası' çerçevesinde yeniden düzenlenmesi öngörülüyor. Türkiye'nin
savunma, dışişleri ve maliye hariç olmak üzere idarî yönetiminin yerel yönetimlere devredilmesi isteniyor. 'Türk halkı' yerine 'Türkiye ulusu' ifadesinin kullanıldığı belgede, Türkiye'nin özerk bölgelere ayrılması bu bölgelerin kapsamındaki en büyük ilin ismiyle adlandırılması öneriliyor.
Demirtaş, Kürtleri Bulgaristan'da yaşayan Türk azınlığa benzetti
DTP'nin dünkü kongresine sadece 'marjinal sol' partilerin üyeleri katıldı. ÖDP lideri ve
İstanbul Milletvekili
Ufuk Uras'ın yanı sıra eski bakanlardan
KADEP Başkanı Şerafettin Elçi, SDP,
EMEP, Hak-Par yöneticileri kongreye
misafir olarak geldi. DEP eski milletvekillerinden Hatip
Dicle ve
Selim Sadak,
DEHAP eski lideri Tuncer Bakırhan, antikacı Nil Demirkazık ve
teröristbaşı Öcalan'ın avukatlarının yer aldığı Asrın Hukuk Bürosu avukatları da kongrede hazır bulundu. Eski DEP'li
Leyla Zana ise kongreye katılmadı.
Nurettin Demirtaş, konuşmasında, 'ilerici,
devrimci' kesimlerin bir araya gelerek
çatı partisi kurması gerektiğini savundu. Misafir partilerin yetkilileri de yaptıkları kısa konuşmalarda 'çatı parti' teklifine sıcak baktıklarını belirtti.
Ufuk Uras, DTP'yi övdüğü konuşmasını "Gün 'hepimiz Kürt'üz hepimiz DTP'liyiz' deme zamanıdır." şeklinde bitirdi.
DTP lideri Demirtaş, konuşmasında Kürt kökenli vatandaşların durumunu Bulgaristan'daki Türk azınlığın durumuna benzetti. Bulgaristan'daki örneğin hızlı çözümün önünü açacağını savunan Demirtaş, "Bulgaristan, Jivkov döneminde Türklere karşı imhayı ve inkârı dayatıyordu. Bu durum toplumsal çatışmaları körüklüyordu. Türk halkının hakları verilerek sorunlar barışçıl ve demokratik bir anayasa içinde çözüldü." dedi.
-
İstiklal Marşı okunmadı
- Salona giren herkes kameraya alındı.
- Kongreye yabancılar davet edilmedi
Kanada Büyükelçiliği temsilcileri, partiden özel izin alarak toplantıyı izledi.
- Parti Meclisi'ne, kongrede olmamasına rağmen Abdullah Öcalan'ın kardeşi
Mehmet Öcalan da aday gösterildi.
- Otel dışında üzerine
Türk bayrağı asan bir bayan, kongreyi
protesto etti.
- Kongreye, DTP başkan adaylığından son anda çekilen Fırat Anlı da katıldı.
Nurettin Demirtaş (Genel Başkan-Eşbaşkan): Türkiye'yi tazminata mahkûm ettirdi
DTP'nin yeni lideri, 22 Temmuz seçimlerinden bu yana partide 'genel başkan vekili' sıfatıyla görev yapıyordu. Fırat Anlı'nın genel başkanlığı kabul etmemesi neticesinde kurultaydan 48 saat önce Demirtaş üzerinde uzlaşıldı. Henüz 35 yaşında. Kendisinden 1 yaş
küçük kardeşi
Selahattin Demirtaş, DTP Diyarbakır Milletvekili ve TBMM
Grup Başkan Vekili. Nurettin Demirtaş, 1993'te
Muğla Üniversitesi'nde öğrenci iken PKK'nın
gençlik kollarının
İzmir şubesi başkanı olduğu gerekçesi ile İzmir DGM tarafından yargılandı ve 18 yıl 9 ay hapse mahkum edildi. Cezası, Yargıtay tarafından 1997 yılında onandı.
Buca Cezaevi'ne konan Demirtaş, adil yargılanmadığı iddiasıyla
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (
AİHM) yaptığı başvuru sonucu Türkiye'yi 2 bin
Euro tazminat ödemeye mahkum etti. 2005 yılında kabul edilen TCK'daki yeni hükümlerin lehte kullanılması üzerine 2006'da serbest bırakıldı.
Emine Ayna (Genel Başkan Yardımcısı-Eşbaşkan): Çayanla birlikte öldürülen Ömer Ayna'nın kuzeni
1968 Diyarbakır doğumlu,
ortaokul mezunu ve bekar. Gökkuşağı
Kadın Derneği'nin kurucu başkanı. Milletvekili olmadan önce Adana'da yaşıyordu. Ancak DTP'den Mardin
milletvekili adayı oldu. Kürt kökenli olmasına karşın
Kürtçe bilmeyen Ayna, kamusal alanda Kürtçenin kullanılmasını istiyor. Emine Ayna'yı DTP için 'özel' kılan yanlarından biri Tokat'ın Kızıldere köyünde Mahir Çayan'la birlikte öldürülen THKO üyesi Ömer Ayna'nın kuzeni olması. Konya'da yaptığı bir konuşmada, Abdullah Öcalan'ın zehirlendiğini iddia ederek, "Bu, bir savaş kışkırtıcılığıdır." diyen Ayna, diğer yandan da şiddete karşı olduğunu ve tüm sorunların TBMM çatısı altında çözülmesi gerektiğini belirtiyor.
Ahmet Türk (TBMM Grup Başkanı): Soy ismi, Cumhuriyet'e bağlılığın göstergesi
Güneydoğu'nun ünlü aşireti, Kanco ailesinin lideri Ahmet Türk, HEP'in genel başkanlığını ve sonrasındaki birçok etnik partinin yöneticiliğini yaptı. Siyaset sahnesine milletvekili ağabeyi Abdürrahim Türk'ün öldürülmesinin ardından 1974'te girdi.
1980 darbesi öncesinde CHP'den iki dönem milletvekilliği yaptı. 1989 yılında Paris'teki Kürt konferansına katıldığı gerekçesiyle milletvekili bulunduğu SHP'den
ihraç edildi. Ahmet Türk,
Hamidiye alayına bağlı bir Kürt
komutan olarak bilinen Hüseyin Kanco'nun torunu. Kanco, Cumhuriyet'in ilanından sonra da ülkeye bağlılığını vurgulamak için soyadını 'Türk' yapmış, kızının adını da 'Türkiye' koymuştu. Ahmet Türk, Kanco'nun kızı Türkiye'nin üvey oğlu.
AA - ZAMAN