Tutuklu
sanıklardan
Erhan Timuroğlu,
Danıştay tetikçisi
Alparslan Arslan'ın saldırının ardından yakalanmasıyla bütün planın bozulduğunu anlattı.
Timuroğlu, "Alparslan yakalanmasaydı, bu işi İsmail
Sağır, Tekin Irşi ve benim üzerime yıkacaklardı. Alparslan da
mahkemede bizim avukatlığımızı yapacaktı." dedi. Planın
Ankara'daki mahkeme aşamasını ise şöyle aktardı: "Biz yapmadık, bu yaptı, diye Alparslan'ı göstersek de kimse bize inanmayacaktı. Mahkeme başkanı 'Avukatına neden
iftira atıyorsun?' diye tüm cezayı bize kesecekti."
Birinci
Ergenekon davasının 160.
duruşması dün
İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görüldü. Duruşma, taleplerin alınmasıyla başladı. Tutuklu sanık Osman
Yıldırım, Danıştay davasına
bakan Ankara 11.
Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin, 'üç Aliler divanı'na benzediğini, bunların önce idam edip sonra yargılama yaptığını ileri sürdü. Mahkeme Başkanı Köksal
Şengün, Yıldırım'ın dün bir dilekçe verdiğini belirtti. Yıldırım'ın bu dilekçenin okunmasını istedi. Başkan Şengün'ün dilekçeyi okumaya başlaması üzerine, "Söylemlerimden vazgeçiyorum. Feragat ediyorum." dedi.
Osman Yıldırım'ın dilekçesinde Türk
İntikam Tugayı'nın (TİT) müstakil bir
örgüt olmayıp, 'Ergenekon
terör örgütü'nün alt yapılanması olduğu aktarılıyor. TİT'in başında 156
Semih koduyla Semih
Tufan Gülaltay'ın bulunduğu, yine TİT içerisindeki her hücrenin de tetikçilerinin olduğu aktarılıyor. Gülaltay'ın da
Akın Birdal suikastının azmettiricisi olduğu ifade ediliyor. Tetikçi
Alparslan Arslan'ın babası İdris Arslan'ın 'Ergenekon'la İslamcılar arasında denge kurmaya çalıştığı' ileri sürülüyor.
Hâkim Şengün, Yıldırım'ın dilekçesine ek olarak bir de Ergenekon şeması çizdiğini kaydetti.
Tutuklu sanık İsmail Sağır,
Danıştay saldırısı ile bir alakası olmadığını belirterek,
Cumhuriyet Gazetesi'ne
bomba attığını ve bunun için 5 yıldır cezaevinde yattığını,
tahliyesini istediğini söyledi. Tutuklu sanık Erhan Timuroğlu ise Danıştay saldırısını kendisinin planlamadığını, böyle bir yeteneği olmadığını belirterek, Alparslan Arslan'ın bombaları Süleyman Esen'den aldığını söylediğini, Esen'in azmettirici olarak müebbet ceza alması gerekirken 10 yıl ile kurtulduğunu, bu işin de kendilerine yıkıldığını savundu. Timuroğlu, "Alparslan yakalanmasaydı, bu işi İsmail Sağır, Tekin Irşi ve benim üzerime yıkacaklardı. Azmettiricimiz olarak, geçen duruşmada tahliye ettiğiniz Tekin Irşi'yi göstereceklerdi. Alparslan da mahkemede bizim avukatlığımızı yapacaktı. Ankara 11.
Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanırken, 'Biz yapmadık, bu yaptı' diye Alparslan'ı göstersek de kimse bize inanmayacaktı. Mahkeme Başkanı Orhan
Karadeniz, 'Seni savunan avukatına neden iftira atıyorsun?' diye tüm cezayı bize kesecekti. Hiçbir şeye bakmadan cezayı bize kesti." şeklinde konuştu. Duruşmada söz alan
tutuklu sanık
emekli Tuğgeneral Veli Küçük ise "Gizli
tanıklar tahliye oldu. Buradaki sanıklar tahliye olmuyor. Ne zaman
gizli tanık olacak diye bekleniyor. Benim yaşım geçti. Benden gizli tanık hiç olmaz.'' dedi. Duruşma sonunda görüşünü açıklayan
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, Osman Yıldırım'ın, toplantı yapıldığını ve el bombalarının verildiğini iddia ettiği Ataşehir'deki iki evde
keşif yapılmasını istedi. Duruşma 19 Ekim'e ertelendi.
Alparslan Arslan, 17
Mayıs 2006 tarihinde Danıştay saldırısını gerçekleştirdikten sonra kaçmaya çalışırken, binadan çıkamadan bir
polis memuru tarafından yakalanmıştı. Mahkeme sürecinde, Arslan'ın saldırıdan bir gün önce de Danıştay binasına gelerek keşif yaptığı, ancak
kamera görüntülerinin silindiği ortaya çıkmıştı.