HÜRDER: Danıştay toplumu 'kafes'lemek istiyor YÖK'ün 'katsayı' kararıyla ilgili yürütmeyi durduran Danıştay 8. Dairesi'ne tepkiler dinmiyor. Diyarbakır'daki İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği(HÜRDER) Sözcüsü İbrahim Gökdemir, kararı 'tarihe karar bir leke' şeklinde değerlendirdi. Toplumun 'kafes'lenmek istendiğine işaret eden HÜRDER Sözcüsü Gökdemir, Danıştay'ın açıkça yargıyı halka karşı silah olarak kullandığını savundu. Katsayı uygulamasının baştan sona hukuk ve eşitliğe aykırı olduğunun altını çizen Gökdemir şöyle konuştu: "YÖK hukuksuzluğu düzeltmişti. Ancak; sözde hukukçu İstanbul Barosu'nun ehliyeti olmadan taraf olma sıfatı ile Danıştay'a yetkisini aşarak başvurdu. Danıştay daha önce benzeri bir şekilde açılan bir davayı reddetmişti. Bu kez yürütmeyi durdurma kararı vermekle daha önce verdiği kararla çelişti. Danıştay'ın sözde hukuk adına alınan bu kararla, adama-ideolojiye göre muamele, çifte standart uyguladığını bir kez daha göstermiştir." Kararın Anayasa'nın 'Kimsenin eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamayacağı' maddesine aykırı olduğuna dikkat çeken Gökdemir, "Kararla toplum kafese mi sokulmak isteniyor?" diye sordu. Hükümete de seslenen Gökdemir, "Tüm yargı sistemini baştan aşağı düzeltip istediği gibi çelişkili kararlar verebilen yargı mensuplarının hesap verecek düzenlemeler yapması gerekmektedir." diye konuştu. Sivil toplum kuruluşlarına da seslenen HÜRDER Sözcüsü Gökdemir, "Bıçak kemiğe dayandı. Milletin sesine ve duyarlılığına tercüman olup, sivil tepkinizi gösterin." sözlerini kaydetti. Eğitim Bir Sen Şube Başkanı İzci, Danıştay'ın kararına tepki gösterdi Eğitim Bir Sen Adıyaman Şubesi Başkanı Gaffari İzci, Danıştay'ın meslek liselerine yönelik katsayı uygulamasıyla ilgili aldığı karara tepki gösterdi. Gaffari İzci, 'katsayı' sorununun 28 Şubat zihniyetinin adalete sığmayan ve binlerce öğrenciyi mağdur eden uygulaması olduğunu belirtti. İzci, "Danıştay, kurum olarak güven kaybetmeye devam ediyor. Bu kuruma yazık ediyorlar. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurumları yıpratılıyor. Bizim vergilerimizle, milletin parasıyla geçinen bu insanlar millete cephe olmuşlar. Milleti kamplara bölüyorlar." dedi. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK)'nun katsayı haksızlığının giderilmesi için 21 Temmuz 2009'da katsayı puanı uygulamasının kaldırılmasını karara bağladığını hatırlatan İzci şöyle konuştu: "Bu karar millet adına millete karşı alınmış bir karar olup, milletimiz tarafından şaşkınlıkla karşılanmış ve binlerce öğrenciyi ve onların ailelerin bayramını zehir etmiştir. Danıştay'ın almış olduğu bu kararla önceki "Katsayı konusunda YÖK yetkilidir" sözüyle de çelişkiye düşmüş ve aldığı kararla çifte standart uyguladığını bir kez daha göstermiştir. Dolayısıyla Danıştay'ın almış olduğu bu son karar hukuki olmaktan ziyade siyasi bir karar olarak görünmektedir. Mazlum-Der, Danıştay'ın kararını protesto etti Mazlum-Der, Danıştay 8. Dairesi'nin üniversiteye girişteki katsayı adaletsizliğini ortadan kaldıran YÖK'ün düzenlemesinin yürütmesini durdurmasını protesto etti. Danıştay önünde toplanan bir grup Mazlum-Der üyesi adına yapılan açıklamada, Yüksek Öğretim Yasası'nın yükseköğretime giriş bölümünde, öğrencilerin ne şekilde üniversiteye alınacağını YÖK tarafından belirleneceğinin ifade edildiği vurgulandı. Açıklamada, Danıştay 8. Dairesi'nin aldığı kararla yetkisi dışına çıktığı, ideolojik bir karar imza attığı kaydedildi. Açıklamada, Danıştay'ın kararının ayrıca uluslararası sözleşmelere de aykırı olduğu vurgulandı. Grup, açıklamadan sonra olaysız dağıldı. Sivil toplum kuruluşları: Danıştay, ipe sapa gelmez bir karara imza attı Sivas'ta 6 sivil toplum kuruluşu, Danıştay 8. Dairesi'nin Yüksek Öğretim Kurumu'nun (YÖK) katsayı uygulamasını ortadan kaldıran kararını kınadı. 28 Şubat ürünü kat sayı uygulamasına geri dönülmesini istemediklerini belirten sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Danıştay'ın ipe sapa gelmez bir karara imza attığını öne sürdü. Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan sivil toplum kuruluşları adına basın bildirisini okuyan İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlum-Der) Sivas Şubesi Başkanı Mehmet Sevim, hukuktan, adaletten, özgürlükten ve eşitlikten yana olması gereken yüksek yargı organı Danıştay'ın verdiği kararla bir kez daha yargıya duyulması gereken güveni ve inancı sarstığını söyledi. Danıştay 8. Dairesi'nin karar gerekçesinde öne sürdüğü, 'eğitim sisteminin örgütleniş biçimindeki düzenin bozulacağı, değişikliğin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu, kararın uygulanması halinde güç ve telafisi mümkün olmayan zararlara yol açacaktır' görüş ve gerekçelerine katılmanın mümkün olmadığın vurgulayan Sevim, kat sayı uygulamasının 28 Şubat ürünü bir karar olduğunu kaydetti. Sevim, "Hatırlanacağı üzere üniversiteye girişte okullar arası kat sayı farkı adaletsizliği oluşturan YÖK kakarı, 28 Şubat sürecinde özellikle imam hatip liseli öğrencilerin üniversiteye girişlerini engellemek ve yasaklamak amacıyla çıkarılmıştı. Uzun süre bu uygulamayla milyonlarca meslek lisesi öğrencisi mağdur edilmiş ve haksızlığa maruz bırakılmışlardır." dedi. YÖK'ün kat sayı farkını ortadan kaldıran kararını yargıya taşıyan İstanbul Barosu'nu da kınadıklarını belirten Mehmet Sevim, "Öğretimdeki eşitsizliği ve adaletsizliği ortadan kaldırmaya matuf düzenlemeyi hazmedemeyen İstanbul Barosu'nu dava açarak yasaktan, eşitsizlikten yana 28 Şubat'çı tavrı nedeniyle kınıyoruz." diye konuştu. Mart 2008 tarihinde açılan iptal davasında, Danıştay'ın, 'Kat sayı belirleme ve sınav sistemini değiştirme yetkisi YÖK'tedir' demek suretiyle YÖK'e atıf yaptığını da hatırlatan Sevim, şunları söyledi: "YÖK'ün bu konuda almış olduğu kararı hakkaniyete aykırı görerek yürütmesini durdurması açıkça Danıştay'ın tutarsızlığını ortaya koymuştur. İdeolojik tutarlılık adına bağnazca bir karar veren Danıştaş, kendisiyle çelişen ipe sapa gelmez bir karara imza atmıştır." Açıklamanın ardından kararın düzeltilmesi yönünde slogan atan grup olaysız dağıldı. Açıklamanın altına imza atan kurumlar şunlar: "Anadolu Gençlik Derneği Sivas Şubesi, Memur-Sen, İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği, İHH İnsani Yardım Vakfı Sivas Şubesi, İmam Hatipliler Derneği Sivas Şubesi, Mer-Der." Hukukçular: Danıştay, hukuku ayaklar altına alıyor Danıştay 8. Daire'nin, üniversiteye girişte katsayı farkını kaldıran kararın yürütmesini durdurma kararına toplumun her kesiminden tepkiler gelmeye devam ediyor. Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER) Konya Şube Başkanı Özgür Solak, 8. Daire'nin kararının hukuki olmadığını, yargının bir kere daha hukuku çiğneyip yetkisini aştığını ve siyasi bir karar verdiğini belirtti. İstanbul Barosu'nun ehliyeti olmamasına rağmen Danıştay'a iptal başvurusu yaptığını, 8. Daire'nin de hukuku ayaklar altına alarak iptal kararı verdiğini ifade eden Özgür Solak, "8. Daire, hukukilik taşımayan ve milyonlarca meslek liselinin ümidini suya düşüren bir karara imza attı. Bu karar yasalara aykırı, hukuksuz bir karardır. Aynı zamanda adaletsizliktir." dedi. Danıştay'ın son kararıyla, iki yıl önce 'katsayı adaletsizliğinin iptali' talebiyle yapılan başvuruya verdiği cevabi kararıyla çeliştiğini, ters düştüğünü kaydeden Solak, "Danıştay 8. Dairesi, verdiği çelişkili kararlarla duruma göre hukuku eğip büktüğünü cümle âleme ilan etmiştir. Bu şekilde aynı konu hakkında birbiriyle tam ters karar verilmesi milletin hukuk düzenine ve hukuk camiasına güvenini yok etmektedir." diye konuştu. Anayasa ve yasalarla yüksek öğrenim sistemini düzenleme yetkisinin YÖK'e verildiğine işaret eden Solak, Danıştay 8. Dairesi'nin verdiği kararın yetki gaspı olduğunu vurguladı. Solak, şunları söyledi: "Yargı, üzerine vazife olmayan bir alana girmiş ve idarenin yerine geçerek, siyasi bir karar vermiştir. Yüksek yargı organları, hiç bir sorumluluk üstlenmeksizin son dönemde sıkça üzerine vazife olmayan alanlarda kararlar verip yasama ve yürütmeye ait yetkileri gasp ediyor. Yargı, kamu hukukunun en temel ilkelerinden birisi olan yetki ve sorumluluğun paralelliği ilkesine de aykırı davranarak hukukun canına okuyor."