En dikkat çekici hadiselerden biri, işte bu. 23 Mayıs 2003 tarihli Cumhuriyet Gazetesi'nin manşeti. Haberde, demokrasiye aba altından sopa gösteriliyordu. Yazan da Mustafa Balbay'dı. Balbay'a ait olduğu öne sürülen darbe günlüklerde haberin hazırlanış süreci ile ilgili dikkat çekici bir ayrıntı var. Belgeye göre, Eruygur'un, Balbay'a, "görevinizi yaptınız" dediği iddia ediliyordu. Dönemin Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Hilmi Özkök'se, iddianın doğru olmadığını, haberi lanetlediğini duyuruyordu. Lanetlenen manşetten 5 ay sonra, her kesimden büyük tepki gören, bu pankartlar ortaya çıktı. 25 Ekim'de Atatürkçü Düşünce Derneği'nin düzenlendiği yürüyüşte "Ordu Göreve" pankartları açılmıştı. Pankartın altındaysa, şimdilerde ETÖ iddiaları sanığı olarak gördüğümüz rektörler ve Kemal Gürüz vardı... Demokrasiyi doğrudan tehdit etmenin yanında, "darbe planlarını anlattığı" söylenen belgeler çıkmıştı. İşte, Şener Eruygur, Hurşit Tolon ve Hasan Atilla Uğur gibi isimlerden ele geçirilen bu döküman onların en önemlisi... Dökümanda, darbede aşama aşama neler yapılacağı belirlenmiş. Müdahalenin adı: "Ayışığı" Konmuş. Plan 5 aşamalı. Dördüncü aşamanın adı: "Hazırlık ve Geçiş"... Hazırlık ve Geçiş, Eldivenli Yumruk olarak tanımlanmış. Ve orada çok önemli bir not düşülmüş: Dönüş mümkün değil. Askeri Müdahalenin "Ayışığı" ismiyle anıldığı planın, Mustafa Balbay'a ait olduğu öne sürülen darbe günlüğündeki bir noktayla örtüştüğü iddia ediliyor. O da darbenin adı.İddiaya göre, o sıralarda Şener Eruygur'un önüne "Ay Işığı" isimli döküman konulmuş. İşte 2003 - 2004 yılları arasında yaşandığı öne sürülen bu çok önemli ayrıntılar şimdi kamuoyunun gündeminde...