Adalet Bakanı ve
Hükümet Sözcüsü
Cemil Çiçek,
Bakanlar Kurulu sonrası yaptığı açıklamada gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları cevaplandırdı.
"Terör eylemlerinin artmasının
cumhurbaşkanlığı seçimi ile alakası olabilir mi?" sorusu üzerine Cemil Çiçek, "Terör olayları ile içerideki cumhurbaşkanlığı seçimi arasında bağlantı kurmak ne kadar doğrudur. Yani
keçi can derdinde, kasap et derdinde gibi bir şey. İnsanların hayatı her şeyin üzerindedir.
Cumhurbaşkanlığı seçimi ile bunun arasında bağlantı kurmak, bununla ilgili bu iki konuyu yan yana getirmek bence vatandaşın zihnini karıştırır. Bunu çok doğru bulmam" dedi.
Cumhurbaşkanlığının Atatürkçü Düşünce Derneği'ne
yardım yapması ile ilgili bugün gazetelerde çıkan haberlerin sorulması üzerine Cemil Çiçek, haberi kendisinin okumadığını, oradan bir açıklama gelmediği sürece değerlendirme yapmasının da doğru olmayacağını söyledi. Çiçek, "Makamın saygınlığı açısından doğru olmaz. Kendileri bir açıklama yapacaklardır. İçişleri Bakanlığı'nın da bu konuda bir incelemesi var. Bunun sonucunda da ortaya çıkar" dedi.
Nokta dergisinde çıkan
darbe iddiaları ile ilgili
dava açılmadığının belirtilmesi üzerine Çiçek, eskiden kamuoyuna yansıyan bir konuda dava açılmadığı takdirde Adalet Bakanı'nın dava açma yetkisi bulunduğunu, ancak bunun bakanlıktan alındığını hatırlattı. Çiçek,
Bakırköy Başsavcılığı'nın, bir siyasi partinin başvurusu üzerine Şişli
Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ve
Ankara Başsavcılığı'nın TCK'nın 252. maddesinden inceleme başlattıklarını açıkladı. Çiçek,
hazırlık soruşturmaları gizli olduğu için bir şey yapılmıyor gibi görülebileceğini ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda ana muhalefet partisinin dile getirdiği 367 şartının sorulması üzerine Çiçek, bu konuda daha önce açıklama yaptığını ve açıklamasının aynı olacağını söyledi.
Çiçek, 367 şartı iddiasının "çok post-
modern bir yorum" olduğunu, hukuk zorlanarak bir yorum getirilmeye çalışıldığını ve hukuki bir yorumdan ziyade ideolojik ve siyasi bir yorum olduğunu söyledi. Çiçek, "İdeolojik ve siyasi yorumlara hukuku bence gerekçe kılmak çok doğru olmaz. Bu hukukun istismarıdır" dedi.