Türkiye'deki
darbe girişimlerine karşı seslerini yükseltmek ve her kökenden insanın barış içinde yaşaması için
basın açıklaması yaptıklarını duyuran göstericiler 23 Ocak 2009 tarihinde Taksim'de darbe karşıtı gösteri yapacaklarını belirtti. Grup adına basın açıklaması yapan Yıldız Önen, "Bu devirden sonra darbe olmaz demeyi isterdik. Sırlar odasına girildi diye heyecanlananlara Narry Poterromanı okurken için geçmiş, üstün açık kalmış olmalı diyerek diye takılmak isterdik. Koç Müzesi'ndeki denizaltıda bulunan
bomba 300 çocuğu öldürmek için orada unutuldu haberlerine o kadar da değil diye tepki göstermek isterdik. Ama diyemiyoruz. Kendimizi rahat hissetmiyoruz." dedi.
Balat'taki
Fener Rum Patrikhanesi önünde toplanan grup için polis ekipleri cadde ve
sokak girişlerinde güvenlik önlemi aldı. Yaklaşık 50 kişilik Darbeye Karşı 70 Milyon
Koalisyonu üyesi gösterici, Rumca ve
Türkçe yazılmış 'Bütün halklar kardeştir'
pankartlarıyla patrikhane önünde toplandı.
Basın açıklaması öncesinde grupta bulunanlar, '
Kafes planı yapanlar, darbeciler yargılansın' yazılı bez pankart açtı.
Grup adına basın açıklamasını Yıldız Önen okudu. Darbeciler,
Ergenekon ve
demokrasi karşıtı girişimlere tepki içeren konuşma sık sık gruptakilerin sloganlarıyla kesildi. Eylemde, 'Dur de, dur de darbelere dur de, yaşasın halkların kardeşliği, öz öz
özgürlük, Ergenekon dağıtılacak' şeklinde slogan atıldı. Basın açıklamasını okuyan Yıldız Önen, yaşananların görmezden gelinmesinin mümkün olmadığını söyledi. "Bu devirden sonra darbe olmaz demeyi isterdik. Darbe günlüklerinin kurmaca, ıslak imzanın sahte olduğuna inanmak isterdik. Ergenekon her yere kon esprileri yapmak, Nuray Mert'in, Yılmaz Özdil'in Bekir Coşkun'un, yazılarını arkadaşlarımızla paylaşmak, Ergenekon'un muhalifleri sindirme operasyonundan başka bir şey olmadığına ikna olmak isterdik. Kafes planı haberlerinden korkanlara bugüne kadar bir tane gayrı-müslimin burnu kanamamış diye karşı çıkmak isterdik...
Kürt sorunu var diyenlere, 'kız aldık kız verdik. Kardeşiz.
Kürtler Cumhurbaşkanı bile oldular tekerlemesini bir çırpıda sayıp dökmek isterdik. Evet bunları söyleyebilmeyi biz de çok isterdik." diye konuştu.
"Türkiye, 50 yıla 3 askeri darbe, bir post
modern darbe, e
muhtıra sığdırılmış bir
ülke olmasaydı, başörtülü resminden dolayı 70 yaşındaki bir kadının sağlık karnesine ilaç yazılmadığı için ölmeseydi, eşleri başörtülü diye ordudan yargıdan atılanlar olmasaydı, başörtülü öğrenciler üniversite kapılarında sürünmeseydi, internette kanımızı donduran
ses kayıtları dolaşmasaydı...Ama diyemiyoruz. Çünkü kendimizi rahat hissetmiyoruz." diyen Önen, Fener Rum Patriği'nin öldürüleceği yönündeki iddiaların da kendilerini rahatsız ettiğini dile getirdi.
Açıklamasının son bölümünde herkes ve her kesim için özgürlük istediklerini dile getiren Önen, "Tüm dini gruplar, tüm
azınlıklar, tüm diller ve siyasi görüşler için özgürlük istiyoruz. Rum kardeşlerimizin içi rahat etsin. Siz varsınız, biz varız, halkların kardeşliği var. Darbeciler, çeteler, Ergenekoncular suç üstü yakalandı. Bu çetenin serbest kalmasına izin vermeyeceğiz. Kontrgerilla dağılana kadar mücadele edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Açıklamanın ardından Rumca ve Türkçe yazılan pankartlardan bir kısmı Patrikhane temsilcisine teslim edildi. Açıklamanın ardından grup dağıldı.
(CİHAN)