Dava, AK Parti'ye tavan yaptırdı

Türkiye'de hakiki demokrasiden hazzetmeyen kalemşorler savcıya kızıyorlar. "Ne gereği vardı, zaten oyları düşüyordu. Açtığın dava ile tavan yaptırdın adamlara".

Dava, AK Parti'ye tavan yaptırdı

Savcı açtığı dava ile AK Parti'nin "oylarını" patlatabileceğini yakın tarihi biraz deşelemişse muhakkak düşünmüştür. Düşünmediği ise Avrupa'da da AK Parti'ye desteği zirveye çıkarmış olduğu. 27 Nisan muhtırasına muhatap olduğunda bile AK Parti'ye destek "mutedil" kalmıştı. Şimdi öyle mi? Her ağzını açan Avrupalı sanıyorsunuz ki AK Parti üyesi. Diplomasiyi, kuvvetler ayrılığına saygıyı bir yana bırakıp "yeter artık" diyen Türk halkıyla aynı ifadelerle davaya şedit bir itiraz dillendiriyor Avrupalılar. Cuma akşam saatlerinde Türkiye raporu bir gün önce yayınlanmış; Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Hıristiyan Demokrat Ria Oomen-Ruijten'i arıyorum. "Vaktim yok, sonra konuşalım." dedikten sonra içine doğmuş gibi "Ama ne olduğunu söyle." diyor. Söylüyorum; şaka filan yaptığımı sanıyor, birkaç dakika ikna etmeye çalıştıktan sonra, "isterseniz bir haber ajanslarına bakın" deme durumuna geliyorum. Türkiye'ye muhalif Hıristiyan Demokrat grubun en mühim üyelerinden biri, "AK Parti'nin şimdiye kadar laiklik karşıtı bir icraatını görmedim. Hatta bazılarına göre laikliği onlar koruyor." diyor. Bunu Ooman-Ruijten'e savcıdan başka kim söyletebilirdi? Nüanslara ihtimamı ile bilinen Genişleme Komiseri Olli Rehn, davaya ilişkin özel basın toplantısı yapıyor hem de cumartesi günü. Ama bugün biraz paldır-küldür, nüanslara o kadar da takılmıyor. Kestirmeden yargıya, siyasete müdahale etmemesi gerektiğini, demokrasilerde en büyük hakikatin seçim sandığı olduğunu söylüyor. Uzun süredir sadece AK Parti'yi eleştiren dudaklarından ciddi bir iltifat da geliyor: "Kaldı ki AK Parti, reform sürecini tekrar başlattı. Vakıflar Kanunu'nun geçirilmesinden memnunuz." "301'de söz bitti." diyen Rehn'e bunları savcıdan başka kim söyletebilirdi? Türkiye'nin bir anlamda AB yolunu açan Almanya'nın eski başbakanı Schröder, şimdi görevde olmamasının verdiği rahatlıkla davayı "hem darbe teşebbüsü hem de onursuzluk" olarak niteliyor. Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanı Slovenya, İngiltere, İspanya arka arkaya yaptıkları açıklamalarda AK Parti'ye destek veriyor. Bu destek "tsunamisine" savcıdan başka kim sebep olabilirdi? AK Parti, savcıya medyun-u şükran olmalı. Sadece Türkiye'de değil, Avrupa'da da öyle bir tavan yaptırdı ki AK Parti'ye, dostu-düşmanı bütün çevrelerden Erdoğan'a destek yağıyor. Avrupa'da kimse savcıyı ciddiye almadı, Oomen-Ruijten'in dediği gibi "kendini komik duruma düşürdü". Ama Avrupa'nın ciddiye aldığı bir reform süreci var. Bu tür savcıları ait oldukları tarih dilimine göndermek için AK Parti'den beklenti, "savcıya selam, reformlara devam" demesi. SELÇUK GÜLTAŞLI/BRÜKSEL
<< Önceki Haber Dava, AK Parti'ye tavan yaptırdı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER