Türkiye'nin artık dedikodularla, günlük uğraşılarla enerjisini boşa tüketmeye ihtiyacı olmadığını belirten Gül, "Bunu yeterince yaptık. Artık yapmadıklarımızı ve asli görevlerimize hep beraber topyekün dönmemiz gerekir." dedi. Türkiye'nin problemlerini öz güven içinde çözebileceğini belirten Gül, "Bu öz güven yolumuzu açacaktır. Problem olarak gördüğümüz bir çok şeyin aslında problem olmadığını görmemizi sağlayacaktır." diye konuştu. Kadir Has Üniversitesi Akademik Açılışı, düzenlenen törenle gerçekleştirildi. Üniversitenin Cibali Kampusü'nde gerçekleştirilen törene Cumhurbaşkanı Gül, Kadir Has Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Nuri Has, Kadir Has Vakfı Başkanı Can Has, Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aydın, Fener Rum Patriği Barhtolomeous, çok sayıda akademisyen ve davetli katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından program, Kadir Has Üniversitesi'nin tanıtım filmiyle devam etti. Törende sosyal sorumluluk projeleriyle dereceye giren öğrencilere teşekkür plaketi verildi. Öğrencilere ödüllerini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül takdim etti. Cumhurbaşkanı Gül, ardından öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirdi. Daha sonra Can Has ve Nuri Has katılımlarından dolayı Cumhurbaşkanı Gül'e plaket takdim etti. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kendisini Kadir Has Üniversitesi'nin mensubu olarak gördüğünü aktardı. Üniversitenin kurucusu merhum Kadir Has'a olan saygısını dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, ailesinin onun miras olarak bıraktığı misyonuna sahip çıkmasından duyduğu memnuniyeti ifade etti. Tüm insanların en sonunda bu dünyadan ayrılacağını vurgulayan Gül, önemli olanın arkada hoş bir sada bırakmak olduğuna değindi. Son yıllarda üniversitelerin artık asli fonksiyonları olan bilim üretme işine geri döndüklerini aktaran Cumhurbaşkanı Gül, bunun neticesinin muhakkak her alanda ortaya çıkacağını belirtti. Bilim, teknoloji üretmediği sürece Türkiye'nin geleceğinin çok güçlü olamayacağına işaret eden Gül, Türkiye bölge olarak, nüfus olarak, etkinlik olarak büyük bir ülkedir. Her şeyden önce İstanbul'un üzerinden 3 imparatorluk geçmiş. Dünyada hangi ülkeyi, hangi şehri gösterebilirsiniz 3 büyük imparatorluğunu birikimlerini taşısın. Buna yakışır bir şekilde Türkiye'nin geleceği yaşaması ve iz bırakması gerekmektedir." şeklinde konuştu. Türkiye'nin geleceği yaşaması ve geleceğe iz bırakmasının ancak üniversitelerle ve bilgiyle olacağını belirten Gül, "Buna uygun bir anlayış hâkim olduğu süresinde ona uygun üretim ortaya çıkacak ve bu Türkiye'nin dedikodulara, günlük uğraşıyla enerjisini boşa tüketmeye ihtiyaç yoktur. Bunu yeterince yaptık ve yapmadıklarımızı ve asli görevlerimize hep beraber topyekün, Türkiye olarak dönmemiz gerekir. Bunun da olduğunu görüyorum açıkçası. Özgüven içinde olmamız gerekir bu öz güven yolumuz açacaktır. Problem olarak gördüğümüz bir çok şeyin aslında problem olmadığını görmemizi sağlayacaktır." dedi. "DÜNYA SADECE BİZDEN İBARET DEĞİL FARKLI RENKLERİ GÖRÜN" Uzun yıllar Türk üniversitelerine yabancı öğrencinin gelmediğini dile getiren Gül, bu yüzden Türk üniversitelerinin içe dönük bir hal aldığını ve kendi sınırları içinde kaldığını aktardı. YÖK'e bu konuda bir talimat verdiğini ve hiç olmazsa vakıf üniversitelerinin yabancı öğrenci almasını istediği aktaran Cumhurbaşkanı Gül, "Kendileri yurt açsınlar. Kendi kriterlerini koysunlar ve öğrenci olmaya başlasınlar." diye konuştu. Yabancı öğrencilerin Türk üniversitelerine gelmesinin önemine değinen Cumhurbaşkanı Gül sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünya sadece bizden ibaret değil. Dünyanın farklı yerlerini görmezseniz, tanımazsanız bu büyük eksiklik olur. Başka Türkiye komşuları olmak üzere diğer ülkelerden gelecek öğrencileri burada eğitmek, Türkiye'ye Türk Dış politikasına, ekonomisine yapılacak büyük bir yatırımdır. Düşünün ki Kadir Has üniversitesinden sizlerle birlikte okumuş bir komşu ülke öğrencisi kendi ülkesine döndüğünde Türkiye ile ne güzel köprüler kuracaktır. Oranın devlet kademesinde, özel sektöründe yer aldığında Türkiye'ye ne büyük katkısı olacaktır."