İsrail'in kanlı
baskın düzenlediği Mavi
Marmara gemisindeki
gönüllüler ve basın mensupları serbest bırakılmaya başlandı. TRT Haber Muhabiri Elif Akkuş da pek çok meslektaşı gibi
Gazze'ye doğru yola çıkan
yardım konvoyunu izlemek için
Mavi Marmara gemisinde idi.
Gemi İsrail'in saldırısına uğradıktan sonra gemideki diğerleri gibi Akkuş'tan da haber alınamamıştı. Günlerdir iletişimimizin kesik olduğu TRT Haber Muhabiri Elif Akkuş dün gece yurda döndü… Havaalanında ailesiyle kucaklaştıktan sonra TRT Haber ekranlarına çıkarak Selver Gözüaçık’ın sorularını yanıtlandıran Akkuş, gemideki
vahşet ve korku dolu saatleri anlattı. Elif Akkuş’la, TRT Haber’le birlikte NTV de canlı yayında
röportaj yaptı.
İŞTE KORKU DOLU SAATLER…
İsrail gemilerinin baskın günü gece 23:00 sıralarında tacize başladığını belirten TRT Haber Muhabiri Elif Akkuş, şunları söyledi:
"Saat gece 11'de hücumbotlar geldi, uzun bir süre kayboldular. Daha sonra saat sabah dört gibi namaz kılınırken çok sayıda gemi ve hücumbot etrafımızı sardı.İlk önce plastik mermi attılar.Onları durdurmak için bazıları karşı koyunca da geminin her tarafına helikopterlerden gerçek mermili
silahlarla inerek ateş etmeye başladılar. Mavi Marmara gemisine indiler. Gemidekiler zincirlerle karşı koymaya çalıştılar ancak müdahale söz konusu olmadı. Gemide ateşli silah yoktu.Geminin her noktasında ciddi çatışmalar çıktı.Sayısını sayamayacağım kadar çok asker vardı.Tam bir operasyondu.Büyük çaplı bir operasyondu."
“HELİKOPTERDEN SU SIKILDI… HASTALANDIK… ESİR ALIP CEZAEVİNE GÖTÜRDÜLER… KAMERALARIMIZ, MİKROFONUMUZ ÜST ÜSTE ATILARAK PARÇALANDI…”
Baskın ve sonrasında yaşadıkları yüzünden hastalandığını belirten Elif Akkuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Öksürüyorum kusura bakmayın…Bizi
esir aldıktan sonra geminin üst tarafına çıkardılar.Üstümüze devamlı helikopterden su sıkıldı.
Esir alındıktan sonra İsrail’e getirildik.Cezaevine koydular bizi. Kadınları ayrı erkekleri ayrı.. Herkes 72 saat
gözaltı süresi dolmadan ayrılmak istediğine dair dilekçe imzaladı. Ve 48 saat sonra şimdi Türk Hava Yollarına ait uçağın yanında bulunuyoruz.Ancak eşyalarımız, kameralarımız, mikrofonumuz ben en son gemide gördüm üst üste atılarak parçalanmıştı."
Elif Akkuş, Selver Gözüaçık’ın “Esirlerin tümü salıverildi mi” sorusuna ise şu cevabı verdi: “Tam olarak bilemiyorum kimseyle konuşmamıza izin verilmedi.Ama şunu söyleyebilirim bütün basın mensupları iyi. İki yaralı kalacak orada. Yalnız iki kişinin durumunun ağır olduğunu biliyorum.Onlar için de
Sağlık Bakanlığı buraya doktor göndermiş ve o doktorlar bunların başında kalacak düzelince onlar da buraya gelecek."