Deprem Dede'den tuhaf istek

Türk Kızılayı Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, ''İstanbul'da afet yönetimi, 1. Orduya bırakılmalıdır'' dedi.

Deprem Dede'den  tuhaf  istek

Marmara depreminin 8. yılı dolayısıyla düzenlenen anma etkinliği kapsamında, Türk Kızılayı ve Anadolu Ajansı arşivinden seçilen ''Biz Unutmadık, Ya Siz'' adlı Marmara Depremi fotoğrafları sergisi Kocatepe Camii avlusunda açıldı. Açılışa, Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Hilmi Bengi, Türk Kızılayı Genel Başkanı Tekin Küçükali, Prof.Dr. Işıkara, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Dairesi Başkanı Vekili Osman Zeki Şener, Anadolu Ajansı Fotoğraf Haberleri Müdür Yardımcısı Hikmet Saatçi ile öteki yetkililer katıldı. Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, açılışta yaptığı konuşmada afete müdahale konusunda Türkiye'nin iyi bir noktada olduğunu, özellikle Türk Kızılayının 2 saat içinde müdahale ederek yaraları sarabildiğini söyledi. Bu çalışmaların enkaz altında kalanları kurtarmaya yönelik olduğunu, ancak asıl ''insanların nasıl enkaz altında kalmayacağına'' ilişkin çalışma yapılması gerektiğini belirten Işıkara, ''Bunda çok mesafe almadık. Bunun bir devlet stratejisi olması gerekiyor. Afet yönetiminin bir şemsiye altında ilgili kurumların toplanması gerekiyor'' diye konuştu. Milli Eğitim Bakanlığının 1999'dan sonra yaptırdığı okullarda hiçbir problem olmadığını vurgulayan Işıkara, şöyle devam etti: ''Bunların, yüzde 20-25'inin elden geçmesi gerekiyor. Hastanelerimiz konusunda yeterli çaba gösterilmiyor. Onu söyleyebilirim. Eğitim konusunda çok önemli mesafe alınmış vaziyette. Bakın, İstanbul'u kurtaracak olan eğitimdir. Çünkü, mevcut yapı sistemini, yapı stokunu değiştirmemiz çok güç. Çok büyük ekonomik güç gerekiyor. O olsa bile, 50, 60, 100 gibi bir zaman gerekiyor. Peki ne yapacağız? Türk Kızılayının toplum değerlerini harekete geçirme projesiyle, mahalle düzeyine inerek can kayıplarını en aza çekmeyi düşünüyoruz. Sonra da bu proje tüm Türkiye'ye teşmil edilecek. Fay çalışmalarının topluma bir faydası yok. Siz fayın diyelim ki, Marmara'daki fayın her türlü özelliğini gördük. Biz o faya bakıp da 'sen deprem yapma' mı diyeceğiz. Er ya da geç o fay bir deprem üretecek. Önemli olan, o fayın üreteceği depreme sen hazır ol, kurumlar hazır olsun. Esas konuşmamız gereken konu bunlar.'' -''EN HAZIR KURUM SİLAHLI KUVVETLER'' Işıkara, yeni yapılacak hastaneler konusunda Sağlık Bakanlığının güzel bir proje ürettiğini belirterek, ''Ama yavaş olduğu konu, güçlendirme çalışmaları konusunda yavaş. Özellikle İstanbul'daki tüm binaların depreme hazır olması lazım, hastanelerin de...'' dedi. Işıkara, şunları kaydetti: ''İstanbul'daki afet yönetiminin 1. Ordu'ya bırakılması gerekiyor. Müdahale çalışmaları kapsamında, 3 gün içinde borsanın açılması gerekiyor. İkincisi neden ordu, hepimizin İstanbul'da bir akrabası var. 12 milyon, birden 36-40 milyon olur. İstanbul bunu taşıyamaz. Ancak, ordu girişi ve çıkışı durdurabilir ve acil müdahale çalışmalarını yapabilir. Bunu da sivil devlet olarak kompleks yapmayalım. Bugün Türkiye'de en hazır kurum 1. Ordu ve Türk Silahlı Kuvvetleridir. Bu yönetim, Marmara depreminin olduğu andan itibaren 1. Ordu Komutanlığına verilmeli, Büyükşehir Belediyesi ve Valilikle koordinasyon içerisinde 2 aylık süre yeter rehabilitasyon için, yani başkanlık için. Bunu da bir bilim adamı olarak sizlerle paylaşmak istedim.'' -SERGİ AÇILIŞI- Serginin açılışında konuşan Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Bengi, Türk Kızılayını ve Diyanet İşleri Başkanlığını deprem konusunda toplumsal bilincin oluşturulması konusundaki çabaları ve çalışmalarından dolayı kutladı. Türk Kızılayı ile Anadolu Ajansı arasında fotoğraf ve haberlerin iletilmesi konusunda bir protokol imzalandığını ifade eden Bengi, ''Marmara depreminde hayatını kaybedenleri rahmetle anıyorum. Yine depremin simge fotoğraflarından birini çeken, geçen aylarda trafik kazasında hayatını kaybeden arkadaşımız Hasan Türkan'ı da rahmetle anıyorum'' dedi. Türk Kızılayı Genel Başkanı Tekin Küçükali de, çağın şartlarına göre Türk Kızılayını, olası bir afete hazırlıklı hale getirdiklerini söyledi. Bunu yaparken de mahalle ve köylerinde etkin, din görevlileri, muhtarlar ve öğretmenlerle ortak bir proje geliştirdiklerini anlatan Küçükali, bu proje çerçevesinde birlikte çalıştıkları Diyanet İşleri Başkanlığı ile kan ve afete müdahale protokolü yaptıklarını kaydetti. Küçükali, afet öncesi, afet anı ve sonrasında toplumun nasıl yönlendirileceğini kapsayan proje çerçevesinde önce toplum liderlerinin eğitileceğini, sonra onların toplumu eğiteceğini kaydetti. Anadolu Ajansı ile de ortak bir projeleri bulunduğunu aktaran Küçükali, ''Bu proje çerçevesinde gittiğimiz her yerde Anadolu Ajansının elemanlarıyla çalışıyoruz. Basın bizim için önemli. Biz kamu kuruluşu değiliz, basın da kamu kuruluşu değil. Ancak, kamu adına birlikte hizmet ediyoruz'' dedi. Daha sonra, ''Biz Unutmadık, Ya Siz'' adlı fotoğraf sergisinin açılışı gerçekleştirildi. Açılışta, Din Hizmetleri Dairesi Başkanı Vekili Şener dua etti. -IŞIKARA'DAN CAMİDE SUNUM- Sergi açılışının ardından, Işıkara, Kocatepe Camii'nde slaytlar eşliğinde ''Afet Zararlarının Azaltılması ve Toplumu Harekete Geçirme Projesi'' adlı sunum yaptı. Sunum, Kocatepe Camii'nde görüntülü, Ankara'daki diğer camilerde ise sesli olarak cemaate ulaştırıldı. Depremde eğitimin önemine dikkati çeken Işıkara, ''1 Mayıs 2003'ten beri ülkemizde 6.0'dan büyük deprem olmadı. Ancak, önümüzdeki hafta bile ülkemizde deprem olabilir. Deprem olacak mı diye düşünmek yerine, deprem konusunda hazırlık yapmamız gerekiyor'' dedi. Evlerdeki kolon ve kirişler üzerinde hiçbir şekilde tadilat yapılmaması uyarısında bulunan Işıkara, giriş katlarında yapılan dükkanlar için de böyle tadilatların yapılmaması gerektiğini kaydetti. Camide ayrıca Marmara depremi ve olası depremlere karşı hazırlık yapılması yönünde uyaran bir vaaz verildi. AA
<< Önceki Haber Deprem Dede'den tuhaf istek Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER