Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Kemerburgaz’daki Ağaçlı Çocuk ve Gençlik Rehabilitasyon Merkezi’nde kalan 15 yaşındaki Mehmet Yıldız, bonzaiden dolayı geçen cuma günü hastaneye kaldırıldı. Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yedi saatlik müdahale sırasında üç kez kalbi duran genç kurtarılamadı. Annesi ve babası ayrı olan Yıldız’ın cenazesini babası aldı. Duruma tepkili olan baba Mustafa Yıldız, “Yurt müdürü ve güvenlik oğlumun ne içtiğini biliyorlardı. Ama yerinde müdahalede bulunmadılar. Burada büyük bir ihmal var. Annesi Romanya’da, oğlunun ölümünden henüz haberi yok.” dedi.

4 YILDA 800'DEN FAZLA GENÇ HAYATINI KAYBETİ

Zaman'ın haberine göre, son dört yılda 800’ü aşkın gencin ölümüne sebep olan sentetik uyuşturucu bonzainin önüne bir türlü geçilemiyor. Son acı olay, geçtiğimiz cuma İstanbul’da yaşandı. 15 yaşındaki Mehmet Yıldız, bonzai yüzünden hayatını kaybetti. Anne ve babası ayrı olan Yılmaz, 3 yıldır Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Kemerburgaz’daki Ağaçlı Çocuk ve Gençlik Rehabilitasyon Merkezi’nde kalıyordu. Bu süre zarfında bonzai ile tanışan genç, geçtiğimiz cuma uyuşturucu sebebiyle hastaneye kaldırıldı. Yıldız’ın kalbi tam üç kez durdu. Her seferinde hayata döndürülen gencin kalbi daha fazla dayanamadı. Mehmet Yıldız’ın cenazesini, Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsi incelemelerinden sonra babası teslim aldı.

'3 HASTANE BİR ŞEY YOK DEYİP GERİ GÖNDERMİŞ'

Oğlunu Gaziantep’te toprağa veren Mustafa Yıldız, yaşananlara tepki gösterdi. Kendisinin pazar günü haberdar edildiğini belirten Yılmaz, yaşananları şöyle anlattı: “İlk önce arkadaşları cuma gecesi oğlumu Kadıköy’e hastaneye götürüyorlar. Doktorlar bir şeyi yok deyip gönderiyor. Oradan Eyüp’e geliyorlar. Eyüp’teki hastane de bir şey yapmayınca Bakırköy’deki hastaneye getiriyorlar. Orası da bir netice vermeyince son olarak oğlumun kaldığı Ağaçlı Çocuk ve Gençlik Rehabilitasyon Merkezi’ne geri getiriyorlar.

'YURT MÜDÜRÜ VE GÜVENLİK OĞLUMUN NE İÇTİĞİNİ BİLİYORLARDI'

Oğlum burada tekrar fenalaşınca rehabilitasyon merkezinin yurt müdürü oğlumu Okmeydanı Hastanesi’ne götürüyor. Yurt müdürü ve güvenlikler benim oğlumun ne içtiğini biliyorlardı. Ama yerinde müdahalede bulunmadılar. Okmeydanı’ndaki hastanede 6-7 saat müdahale edildikten sonra oğlumun üç sefer kalbi duruyor ve tüm müdahalelere rağmen kurtarılamıyor. Ben de burada oğlumun cenazesiyle karşılaşıyorum. Annesi ise Romanya’da olduğu için oğlunun ölümünden henüz haberi yok.”

'GENÇLERİMİZ ÖLÜYOR DEVLET EL ATMIYOR. ZEHİR SATICILARI PARA KAZANIYOR'

Acılı baba, yaşanan yüzlerce ölüme rağmen bonzaiye karşı devletin önlem almamasını da eleştirdi: “Uyuşturucuyla yeteri kadar mücadele edilmiyor. Gençlerimiz ölüyor. Buna devletin dur demesi lazım. Devlet bu duruma el atmıyor. Devlet el atsa bunların hepsi biterdi. Olan annelere babalara oluyor. Zehir satanlar para kazanıyor. Başka anaların babaların canı yanmasın. İnsanlar uyuşturucu tacirlerine kendi eliyle ceza vermek istiyor.

'TV'DE GÖRÜRDÜM ŞİMDİ BENİM BAŞIMA GELDİ'

Televizyonda bu tip olayları görüyordum. Kendi kendimi yiyordum. Şimdi aynısı benim başıma geldi. Hiçbir aile çocuklarını gözlerinin önünden ayırmamalı, kesinlikle evlatlarının kurdukları arkadaşlıklara dikkat etmelidir. Yoksa onların çocuklarının sonu da benimki gibi olabilir.”