Dilovası'ndaki sanayi atıklarının çevre ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin araştırılması amacıyla kurulan
Meclis
Araştırma Komisyonu'na bilgi veren Çiftçi, bölgenin, afet bölgesi ilan edilemeyeceğini kaydetti. Çiftçi, ancak
Sağlık Bakanlığı'nın, Dilovası'nı ''tıbbi afet bölgesi'' ilan etmesi halinde, kendilerinin de
Nevşehir'in
Tuzköy beldesinde olduğu gibi Dilovası'nı da bu şekilde değerlendirebileceklerini belirtti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
Maden İşleri Genel Müdürü Yener Cander de milletvekillerinin, bölgedeki taş ocaklarının çevre kirliliğine neden olduğuna yönelik eleştirilerine
yanıt verdi. Maden Kanunu'na göre, ilk olarak 3 yıl süreli
arama ruhsatı, daha sonra 10 yıldan 60 yıla kadar
işletme ruhsatı verdiklerini hatırlatan Cander, ancak 11 yerden izin alınması ve belediyenin işyeri açma ruhsatı vermesinin ardından işletme iznini verdiklerini anlattı. Cander, ''Kum ve çakılı özel idarelere verdik. Taş ocaklarını da valiliklere devretmeye yönelik bir
kanun tasarısı hazırlığındayız, yetkiyi valiliklere veriyoruz, denetimi biz yapacağız'' diye konuştu.
Milletvekillerinin, arama ruhsatı verirken bu bölgede neler olduğuna bakıp bakmadığını sormaları üzerine Cander, ''Bütün yerleri bilmek durumunda değilim. 32 bin ruhsat verildi. İlgili bütün
muhtar, belediye ve valiliklere yazı yazdığımı düşünün...'' dedi. Cander, Dilovası ve
Gebze belediye başkanlarının imar alanlarını bildirmeleri halinde, kendisinin de bu bölgeyi yasaklı hale getirebileceğini kaydetti.Komisyon Başkanı,
AK Parti Kocaeli Milletvekili Eyüp Ayar da
bölgede, niteliksiz, yüksek teknolojisi olmayan sanayi kuruluşlarının bulunmaması gerektiğini dile getirdi.