Dışişleri'nde Libya hareketliliği

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya'ya düzenlenen operasyonla ilgili açıklama geldi.

Dışişleri'nde Libya hareketliliği

Davutoğlu, Libya'ya düzenlenen operasyonun komuta ve kontrol sisteminin tamamıyla NATO tarafından üstlenilmesi gerektiğini söyledi. Davutoğlu, BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayid el Nahyan ile konutunda yaptığı görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi. Libya'da BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı 1973 sayılı karar çerçevesinde ateşkesin acilen sağlanması gerektiğini belirten Davutoğlu, bu çerçevedeki temaslarının sürdüğünü belirterek, NATO içindeki müzakerelerin devam ettiğini belirtti. Biraz önce NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ile görüştüğünü kaydeden Davutoğlu, "Biraz sonra da kendi talepleri üzerine ki Genel Sekreterin de kendi talebiydi, Fransız, İngiliz ve Amerikan dışişleri bakanlarıyla görüşmeler gerçekleştireceğim" dedi. NATO'nun Libya'da üstleneceği rol konusundaki tutumlarının açık olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Biz böylesi bir operasyonun komuta ve kontrol sisteminin tamamıyla NATO tarafından üstlenilmesi ve sadece NATO yetkililerince koordineli olarak yürütülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ve bütün bu operasyonun BM Güvenlik Konseyi prensipleri etrafında ateşkesi sağlayıcı, sivil kayıpları önleyici nitelikte olması elzemdir ve gereklidir. Bir taraftan NATO görevi üstlenirken diğer taraftan buna paralel ve ayrı bir operasyonun koalisyon güçlerince yürütülmesini doğru bulmayız. Hele hele bazı yetkililerce son derece yanlış bir şekilde kullanılan 'Haçlı' kavramları gibi kavramlarla yürütülen bir operasyonun sorumluluğunu paylaşmamız mümkün değildir" diye konuştu. Davutoğlu 'Haçlı seferi denilen operasyonun sorumluluğunu paylaşmayız.Libya halkının geleceği ile ilgili Libya halkına tam destek verilmeli' dedi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, NATO'ya Türkiye'nin katkısının, vurucu veya herhangi bir saldırı boyutu olmayan bir çerçevede kalacağını belirtti. Davutoğlu, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah Bin Zayed Al Nahyan ile Dışişleri Konutu'nda gerçekleştirdiği ortak basın toplantısının sonunda gazetecilerin sorularını cevapladı. Türkiye'nin NATO müdahalesine ilişkin tutumunun değiştiği yorumlarının hatırlatılması üzerine Davutoğlu, "Türkiye'nin tutumu ilkeli ve karalıdır. Bu konuda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı yoktu, bölgesel inisiyatif geliştirilmemişti. Arap Birliği kararı da yoktu. Biz bütün NATO kurumlarında o dönemde tartışmalara başladığında iki tane önemli unsurun mutlaka gerçekleşmesi gerektiğini söylerdik. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı, 1973'te gerçekleşti. Diğeri de bölgesel katılım. O da yine Arap Ligi'nin açıklamasıyla gerçekleşti. Bazı Arap ülkelerinin Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar başta olmak üzere bu 1973 sayılı karara fiilen katılma iradesiyle gerçekleşti. Bu gerçekleştikten sonraki tutumumuz tabi ki aynı olamaz. O zaman kastettiğimiz hukuki zemin olmadan NATO'nun tek taraflı olarak harekete geçmesiydi. Tek taraflı her türlü müdahaleye karşıyız. Paris toplantısına yönelik eleştirimiz bundan kaynaklandı. Bu tek taraflı şeylere Paris toplantısında bu sebeple karşı çıktık" diye konuştu. Misurata'daki gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirten Bakan Davutoğlu, "Dünya kamuoyunun, Libya ve Misurata'daki kardeşlerimizin bilmesini istiyoruz ki; Türkiye, kardeşlerimizin acısını dindirmek için ne gerekiyorsa, bütün imkanlarıyla seferber olmaya hazırdır. Bu konuda gerekli girişimlerde bulunuyoruz" dedi. Ahmet Davutoğlu, bir gazetecinin 'NATO sözcülerinden, Türkiye'nin NATO'ya katkı vereceği ve aktif rol üstleneceği yönünde açıklamalar geldi. Türkiye, ne gibi unsurlar gönderecek' sorusu üzerine, şunları söyledi: "NATO'nun çalışmasına yapacağımız katkı, en başından askeri teknik düzeyde yapılan çalışmalarda dile getirilmiş katkılardır. Dolayısıyla bu konuda bu çalışmalar tamamlandıktan sonra daha kapsamlı açıklamalar yapılır ama ilkesel olarak katkımızın mahiyeti insani yardımlar ve silah ambargosunun uygulanması yönünde olacak. Vurucu veya herhangi bir saldırı boyutu olmayan bir çerçevede kalacak. NATO içinde müzakereler hala devam ediyor. Bu konularla ilgili değil, üst uçuş uygulamalarıyla ilgili. Dediğim gibi bu akşam ABD, İngiliz ve Fransız Dışişleri Bakanlarıyla görüşmeler yapacağız. Ondan sonra bu daha da netleşecek." Bir gazetecinin, 'NATO sözcüleri, Türkiye'nin kaygılarının giderildiğini ve Türkiye'nin deniz unsurlarıyla katılacağını açıkladı. Türkiye'nin kaygıları nelerdir' sorusuna Davutoğlu, "İlkesel açıdan bakıldığında bu harekatın sadece ve sadece BM Güvenlik Konseyi kararlarının uygulanmasına dönük olması. Yani sivillerin korunması, silah ambargosu uygulanması ve insani yardımın erişiminin sağlanması ve sivillerin korunması için üst uçuş yasağının konması. Yoksa daha öteye giden bir çerçeve taşımaması. İkinci olarak usul bakımından. Bizim ne tür kaygılarımız var. Bu tür çalışmaların BM şemsiye altında, BM mekanizmaları içinde ve bu çerçevede NATO'nun komuta ve kontrolü altında olmasını önemsiyoruz" cevabını verdi. İHA-AA
<< Önceki Haber Dışişleri'nde Libya hareketliliği Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER