EVET çıkarsa Köşk krizleri tarih olacak

21 Ekim'deki referandum sebebiyle sandıklar ambarlardan çıkarılarak seçim kurullarına dağıtılmaya başlandı.

EVET çıkarsa Köşk krizleri tarih olacak

Cumhurbaşkanlığı seçimleri Türkiye'de her dönem sancılı oldu. En son Abdullah Gül'ün adaylığı sırasında hukukî zorlamalarla getirilen 367 şartı Meclis'i kilitledi. Bütün bu krizleri önlemek için seçimden önce Parlamento'dan geçirilen Anayasa değişiklik paketi, hafta sonu halkın onayına sunulacak. 21 Ekim'de kurulacak referandum sandıkları, Türk siyaseti açısından önemli değişikliklerin önünü açacak. Bunların başında cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi geliyor. Pazar günü sandığa giden seçmenlerin yüzde 50'den fazlasının 'evet' oyu kullanması halinde, cumhurbaşkanları 5 yıllığına ve isterse iki dönem seçilebilecek. Pakette öngörülen diğer düzenlemeler arasında bugüne kadar siyasetin çok tartıştığı konular da yer alıyor. Buna göre hükümetlerin görev süresi 1 yıl kısaltılıyor. Genel seçimler artık 5 değil 4 yılda bir yapılacak. Ayrıca TBMM'deki tüm oylamalar için toplantı yeter sayısı 367 değil, 184 olacak. Böylece Parlamento'yu boykot etme gibi uygulamaların önüne geçilecek. 120 gün önce başlayan referandum sürecinde sona gelinirken partiler, dün akşamdan itibaren televizyonda 10'ar dakikalık 'propaganda konuşması'na başladı. Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte oluşan kafa karışıklığı ise TBMM'ye sunulan yeni bir anayasa değişikliği teklifiyle gideriliyor. 11. cumhurbaşkanı seçimini düzenleyen geçici maddelerin metinden çıkarılmasını öngören anayasa değişikliği teklifinin ikinci tur oylaması, bugün Meclis Genel Kurulu'nda yapılacak. AK Parti'yle birlikte MHP ve DTP'nin desteklediği teklifin Genel Kurul'dan geçmesine kesin gözüyle bakılıyor. Değişikliğe ilk tur oylamada 367'nin üstünde bir destek gelmişti. Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda her dönem çıkan krizleri ortadan kaldırmayı amaçlayan anayasa paketine, anamuhalefet partisi karşı çıkıyor. MHP, kararı halkın takdirine bırakacak. AK Parti'nin yanı sıra DTP ve Meclis dışındaki partilerin büyük çoğunluğu ise destek veriyor. AK Parti, referandumdan 'evet' kararının çıkması için ekim ayı başından itibaren çalışmalarını sürdürüyor. Bayram tatilini memleketlerinde ziyaretlerle geçiren bakan ve milletvekilleri, parti tabanından referandumda mutlaka sandığa giderek 'evet' oyu kullanmalarını istedi. "Cumhurbaşkanını kendin seçmek istiyorsan 'evet' de" sloganını kullanan AK Partililer, bu hafta boyunca çeşitli iletişim yollarıyla propaganda çalışması yapacak. Düzenlemeye her aşamada karşı çıkan CHP, halka referanduma gitmemeleri çağrısında bulunuyor. Anamuhalefet partisi, böylece referandum sonrasında, sandığa gitmeyenler ve paket aleyhinde oy kullananların toplamını "anayasa değişikliğine karşı çıkan kesime" yazarak iktidara yönelik yeni bir muhalefet atağı başlatacak. MHP, kararı halka bırakacak MHP pazar günkü oylama için "evet" ya da "hayır" kampanyası içinde yer almayacak. Ne vatandaşın sandık başına gitmesi yönünde ne de gitmemesi yönünde bir çaba içinde olmayacak. Referandumdan çıkacak sonucu da "halkın iradesi" olarak değerlendirecek. MHP yönetimi, sandık başına giderek "evet veya hayır" oyu kullananların yanı sıra, oy kullanmaya gitmeyenleri de haklı buluyor. Ayrıca milletin referandumun gerekliliği konusunda ikna olmadığı kanaatini taşıyor. Gümrük kapılarında başlayan referandum seçimine olan ilgisizliği de bunun en iyi kanıtı olarak görüyor. TBMM'de grubu bulunmayan partilerin ezici çoğunluğu referandumda 'evet' oyu kullanacak. Meclis'te 13 vekili bulunan DSP ile 2 yıl önce 'cumhurbaşkanını halk seçsin kampanyası'nda 1 milyon imza toplayan SHP, bu konuda başı çekiyor. BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu, "Bu referandumda, Türk milletinin önüne bir fırsat geldi ve milletimizin kendi cumhurbaşkanını hür iradesiyle seçme hakkını elde etme imkanı doğmuş bulunuyor." sözleriyle tavrını ortaya koydu. Demokrat Parti, tabana "sandığa gidin, evet oyu kullanın" mesajı verirken anayasa paketinin TBMM'den geçmesine katkı sağlayan Anavatan Partisi, referandumda da olumlu oy kullanacak. Bunların yanı sıra Saadet Partisi de pakette yer alan tüm düzenlemeleri destekliyor. Referanduma ilişkin televizyon propagandaları dün akşam itibarıyla başladı. TRT 1'de yayınlanan propaganda konuşmalarının ilk gününde MHP ve CHP temsilcileri, 10'ar dakikalık konuşma yaptı. Saat 20.00'de başlayan propaganda konuşma takviminde bugün AK Parti ve DTP, yarın DTP ve AK Parti, perşembe günü CHP ve MHP, cuma günü ise AK Parti temsilcileri görüşlerini dile getirecek. 20 Ekim Cumartesi günü ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, referanduma ilişkin konuşma yapacak. Referanduma 5 gün kaldı, işte değişiklikler Türkiye, pazar günü tarihî bir referandum için sandığa gidecek. Halkın 'evet' ya da 'hayır' diyeceği düzenlemeler siyasette önemli değişiklikler öngörüyor: Cumhurbaşkanını 5+5 sistemiyle halk seçecek. Hükümetlerin görev süresi bir yıl kısalacak; genel seçimler 5 değil 4 yılda bir yapılacak. TBMM'de toplantı yeter sayısı 184 olacak. 367 krizi bir daha yaşanmayacak ve Meclis'i boykot bitecek. Sonuç, Abdullah Gül'ü etkilemeyecek Pazar günü halkoylamasına sunulacak Anayasa paketindeki bazı pürüzler, TBMM'ye sunulan yeni bir Anayasa değişikliği teklifiyle düzeltiliyor. 11. cumhurbaşkanı seçimini düzenleyen maddelerin metinden çıkarılmasını öngören Anayasa değişikliği teklifinin ikinci tur oylaması, bugün TBMM Genel Kurulu'nda yapılacak. AK Parti'yle birlikte MHP ve DTP'nin desteklediği teklifin Genel Kurul'dan geçmesi bekleniyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onaylaması ve Resmi Gazete'de yayımlanmasıyla birlikte düzenleme hayata geçmiş olacak. Bugün ikinci tur görüşmeleri yapılacak olan teklif, cumhurbaşkanını halkın seçmesini öngören Anayasa değişiklik paketindeki 'Referandum sonuçları açıklandıktan sonra 40 gün içinde seçim yapılır' hükmüne yer veren geçici 18. madde ve '11. Cumhurbaşkanı' ifadesini içeren geçici 19. maddenin çıkarılmasını öngörüyor. Süreci, 367 krizi ile Sezer'in vetosu başlattı AK Parti, referanduma konu Anayasa düzenlemesini Anayasa Mahkemesi'nin TBMM'nin cumhurbaşkanı seçmek için en az 3'te 2'lik çoğunlukla (367 sandalye) toplanması gerektiği yönündeki kararı üzerine hazırladı. Nisan ayındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde mahkemenin öngördüğü karar yeter sayısına ulaşılamadığı için, köşk seçimleri tıkanmıştı. Mahkemenin kararı nedeniyle TBMM'nin 'bundan sonra cumhurbaşkanı seçemeyeceği' görüşüyle hareket eden AK Parti, Meclis'e sunduğu Anayasa paketini Anavatan Partisi'nin de desteğiyle Meclis'ten geçirmeyi başardı. 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in vetosu üzerine bir kez daha Köşk'e gönderilen paket, halkoylamasına kaldı. Sezer, veto gerekçesinde CHP'nin düşünceleriyle paralel olarak "Değişiklik, rejimi sıkıntıya sokar. Halkın seçmesi egemenlik yönünden sistemle bağdaşmaz. Temsilde adalet olmadan değişiklik yapılması doğru değil." gibi ifadeler kullandı. AK Parti, bunun üzerine genel seçimlerle halkoylamasının birlikte yapılması için referandum süresini 120 günden 45 güne indiren bir yasa çıkardı. Ancak bu düzenleme de Sezer'in vetosuna takıldı. Bu arada, Anayasa Mahkemesi de CHP'nin Anayasa paketine ilişkin iptal davasını reddetti. Türkiye, 5. kez referanduma gidiyor Türkiye, Anayasa'da öngörülen bir seçim yöntemi olmasına karşın bugüne kadar sadece 5 kez referanduma gitti. İlk referandum, 27 Mayıs 1960 askerî müdahalesinin ardından hazırlanan 1961 Anayasası için yapıldı. 9 Temmuz 1961'deki halkoylamasında Anayasa'ya yüzde 38,3 oranında 'hayır', yüzde 61,7 'evet' oyu çıkmıştı. İkinci halkoylaması da yine bir Anayasa için yapıldı. 1982 Anayasası'nın oylandığı 7 Kasım 1982'deki referandumda yüzde 91,37 oranında 'evet', yüzde 8,63 oranında 'hayır' oyu kullanıldı. 6 Eylül 1987'de ise 1982 Anayasası'nın 'siyaset yasakları' konulu geçici 4. maddesinin kaldırılması halkın oyuna sunuldu. Yüzde 49'a karşı, yüzde 51'lik oy oranıyla geçici maddenin kaldırılması üzerine Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş gibi isimlerin siyaset yasağı sona ermiş oldu. Türkiye'nin dördüncü kez önüne getirilen halkoylaması sandığının konusu da Anayasa'nın 127. maddesindeki yerel seçimlerin 1 yıl erkene alınıp alınmaması oldu. 25 Eylül 1988'de yapılan referandumda, seçmenlerin yüzde 65'i 'hayır', yüzde 35'i 'evet' oyu kullandı ve yerel seçimler erkene alınamadı. Pakette neler var? Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilecek. İlk turda, geçerli oyların salt çoğunluğunu alan aday, cumhurbaşkanı olacak. Bu çoğunluk sağlanamazsa en çok oyu alan iki aday ikinci turda yarışacak; geçerli oyların çoğunu alan Köşk'e çıkacak. Cumhurbaşkanlığına aday gösterilebilmesi, 20 vekilin yazılı teklifiyle mümkün olacak. En son yapılan milletvekili genel seçiminde aldıkları geçerli oyların toplamı yüzde 10'u aşan partiler de ortak cumhurbaşkanı adayı gösterebilecek. Cumhurbaşkanının görev süresi 5 yıla indirilecek ve bir kimse, en fazla iki defa (5 artı 5) cumhurbaşkanı seçilebilecek. Milletvekili genel seçimleri 4 yılda bir yapılacak. TBMM, yapacağı seçimler dahil bütün işlerinde üye tamsayısının en az üçte biri (184) ile toplanacak. ZAMAN
<< Önceki Haber EVET çıkarsa Köşk krizleri tarih olacak Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER