İhraçları yargıda olan hesaplaşmaya bağlayan
Baykal, Dursun Çiçek'e ait olduğu ortaya çıkan millete
komplo belgesinin orijinal halinin askeri
mahkemeye gönderilmemesini ise eleştirdi.
Meclis'te partisinin grup toplantısında konuşan Baykal, gündemin tartışmalı konuları üzerinde durdu. Baykal,
Kaçmaz ve Eminağoğlu'nun
ihraç istemini eleştirdi. İhraçların arkasında yargı ile hesaplaşma anlayışı bulunduğunu iddia eden
CHP lideri, "Dün ortaya çıkıyor ki
Sincan'da bir hâkim var, Cumhurbaşkanı'nın haklı olarak dokunulmazlığı olmadığını, Cumhurbaşkanı'nın suç işlediği zaman yargılanabileceğini düşünerek bir hukuki mütalaa harekete geçmişti şimdi meslekten ihraç için
Adalet Bakanlığı düğmeye basmıştır. Türkiye'de bir anayasal çatışma yaşanıyor. Türkiye'de yaşanan olay
YARSAV olayı değildir, Sincan ağır ceza'daki olay değildir, Ergenekon'da üzerimde
baskı var diyen, davadan çekilen hâkimin şahsi olayı değildir. Sistematik bir olay var, bu olay bir anayasal çatışma olayıdır. Bu olayın temelinde, hükümetin AKP'nin laikliğe karşı eylemlerin odak noktası olduğuna ilişkin
Anayasa Mahkemesi'nin aldığı karar var. Mahkeme bir tespit yaptı, dedi ki 'bu
iktidar laikliğe karşı eylemlerin odağındadır'. Şimdi bunların ne anlama geldiği yavaş yavaş yaşanıyor. Ne oldu? 'Olmaz' dedi, kesinlikle benimsemedi, gereğini yapmadı. Hesaplaşmaya başladı, basının yargının sindirilmesi arkasında olan budur." diye konuştu.
ISLAK BELGE KONUSU
Konuşmasında
AK Parti ve
Fethullah Gülen'i bitirme planına da değinen Baykal, şöyle konutu: "
Genelkurmay adına 2 gün önce açıklama yapıldı. '3 kez bu orijinal belgeyi istedik. Vermediler' diyorlar. Ciddi bir devlet düzeninde böyle bir şey olabilir mi? Bir davayı yürütme
yetkisiyle etkin bir
organ, devletin bir merciinde belge istiyor. O belge ona verilmiyor. Böyle bir şey olabilir mi?
Başbakan 'bunu uzatmayın' diyor. '
Adli Tıp
rapor verdi' diyor. Ankara'da bir mahkeme bu davayı götürüyor. Mahkeme diyor ki 'bu belgeyi görüp inceleyeceğim.' Görmeden yetki veremezler buna hakları yok. Eğer böyleyse hak yok hukuk yok demektir. Akıl alır gibi değil."
(CİHAN)