Üç yıldır
Yargıçlar ve Savcılar Birliği (
YARSAV) başkanlığını yapan Ömer Faruk
Eminağaoğlu, geçtiğimiz hafta, kurucusu olduğu
dernekte ‘güvensizlik oyu’ ile düşürüldü. 13 kişilik yeni
yönetimin belirlendiği 2. Olağan Genel Kurul’da Eminağaoğlu en az oyu olarak liste dışı kaldı. Aslında listeyi kendisi hazırlamış ve genel kurula sunmuştu. Ancak hâkimler Hasan Akgedik ve Aydın Tezcan, Eminağaoğlu’nun bütün planını altüst etti. Bu iki hâkim, listeye
itiraz edip
aday olduklarını açıklayınca 15 kişilik çarşaf liste ile seçime gidildi. Delegelerden, çarşaf liste üzerinde iki adayın isimlerinin üzerini çizerek 13 kişiyi belirlemeleri istendi. Yapılan seçimde 441 delege oy kullandı, en az oyu (195) Eminağaoğlu aldı. Onun listesindeki bütün isimler seçimi kazanırken, o üyelerden büyük bir
darbe yemişti.
Eminağaoğlu’nun yönetime girememesi, listesine aldığı isimleri de şoke etti. Zaten hemen eski başkanlarını kurtarmak için hamlede bulundular. Önce “Yönetime seçilen iki üye
istifa etsin, böylece Eminağaoğlu kazanmış olur” teklifi ile divana gittiler. Ancak Divan Başkanı Mahir Ersin Germeç bunun mümkün olmadığını söyledi. Bunun üzerine genel kurulu iptal etmek için topluca istifa etmeyi düşündüler. Ancak bu şık onlar için çok riskliydi. Çünkü
adaleti temsil eden
yargıçların hukuksuz bir şekilde genel kurulu iptal ettirmeleri yargıya büyük bir darbe olurdu. Eminağaoğlu için yapılacak bir şey kalmamıştı.
Nihayet YARSAV’ın yeni yönetimi perşembe günü toplandı ve kendi aralarında oy birliği ile bir başkan seçti:
Yargıtay Tetkik
Hâkimi Emine
Ülker Tarhan... Başkan yardımcılıklarına ise
Ankara 1. İcra Hâkimi Kazım Dağdeviren,
Kadıköy Ağır
Ceza Hâkimi Nuh Hüseyin Köse ve
Danıştay Tetkik Hâkimi
Fetih Sayın getirildi. Danıştay Tetkik Hâkimi
Muhammet Önder Tekin genel sekreterliğe seçilirken,
Anayasa Mahkemesi Raportörü Murat
Arslan sayman olarak görev yapacak. Aslında Nuh Hüseyin Köse dışındaki bütün isimler daha önce YARSAV’ın yönetim kurulu üyeleriydi. Yani bu isimler Eminağaoğlu’nun eski ekibi.
Emine Ülker Tarhan, Eminağaoğlu döneminde YARSAV’ın genel sekreterliğini yapıyordu. Yargıtay çalışanları olarak Eminağaoğlu ile çok sıkı bir arkadaşlıkları var. Sadece Tarhan değil, başkan yardımcıları Nuh Hüseyin Köse, Kazım Dağdeviren, Fetih Sayın ve Genel Sekreter M. Önder Tekin ile de yakın dostlukları var Eminağaoğlu’nun. Zaten yeni yönetim, bir
vefa göstererek Eminağaoğlu’na ‘derneğin basın sözcülüğü’ görevini verdi. İddiaya göre bu görev sadece bir kılıf. Asıl amaç, Eminağaoğlu’nun dernekle ilişkisinin devam etmesi. Bu durum Genel Kurul’un iradesini hiçe saymak anlamına gelecek. Gölge başkanlığa soyunması, Eminağaoğlu’nu da yönetimi de zor durumda bırakacak. Ömer Bey’i sadece YARSAV’da değil, kamuoyu nezdinde de demokratik olgunluk sınavı bekliyor.
Peki, Eminağaoğlu neden yargıç ve savcıların üstünü çizdiği biri oldu? Aslında bu sorunun cevabı, üç yıllık YARSAV başkanlığında saklı. Çünkü bu tarihe kadar hiç tanınmayan bir savcıydı. Ama meslekteki basamakları çok hızlı atlamış ve Yargıtay savcılığına kadar yükselmişti. Bu noktaya gelmesinde şüphesiz çok sevdiği ve üstat olarak gördüğü
Sabih Kanadoğlu’nun yardımı yadsınamaz. 2006’da YARSAV’a başkan seçilmesiyle yıldızı parladı. Ama onun asıl çıkışı
Ergenekon soruşturmasına yönelik sert duruşuyla başladı. Hedefinde sadece soruşturmayı yürüten savcılar olmadı. Devlet erkânına yönelik ağır eleştirilerle
siyasetteki muhalefet boşluğunu doldurdu!
Ergenekon soruşturması kapsamında Sabih Kanadoğlu’nun evi aranırken, Eminağaoğlu bu yüzden hükûmeti âdeta tehdit ediyordu. Mesleki bir
örgüt olarak yola çıkan YARSAV, onun başkanlığı döneminde siyasetin tam da merkezine oturdu. Çünkü derneği siyasi bir parti gibi yönetiyordu. Sert mizacı ve bağıran üslubu onu meşhur ederken, YARSAV hep geri planda kaldı. Üstelik bu üç yıllık sürede sadece Ergenekon Terör Örgütü’ne yönelik açıklamalarıyla değil, ilginç iddialarla da gündeme geldi. Sahte
çürük raporu çıkararak askere gitmediği, Ergenekon sanıklarıyla yakınlığı ve yargıyı siyasallaştırdığına yönelik eleştirilerle gündemin flaş ismi hâline gelmişti.
Son olarak Ergenekon soruşturmasında dinlemeye takıldığı ortaya çıktı.
Adalet Bakanlığı müfettişlerinin talebi ile hakkında
dava açıldı. Ergenekon davasında görev yapan hâkim ve savcıları hukuka aykırı bir şekilde etkilemeye teşebbüs etmek ve resmî sıfatını kullanarak bir kısım
şüpheli ve sanıklar lehine soruşturmanın usulü ve seyri ile ilgili eleştirilerde bulunarak kamuoyu oluşturmakla suçlanıyor. Eminağaoğlu’nun birden çok şapkasının olması şüphesiz onu yargının sivrilen ismi hâline getirdi. Fakat o, temsil ettiği derneğin imajını yerle bir etti. YARSAV’a yeniden seçilememesinin altında da bu gerçekler yatıyor.
İsmini vermek istemeyen bir savcıya göre, YARSAV üyeleri, derneği Ergenekon soruşturması ile yan yana getiren Eminağaoğlu’na kızgın: “Aslında birçok üye ona sitem ediyor. Çünkü başkanlığı döneminde hem derneğin imajını bozdu hem de açıklamalarıyla yargıyı siyasallaştırdı. Öyle bir tablo ortaya çıktı ki artık YARSAV deyince insanların aklına Ergenekon soruşturması geliyor. Bir de derneği kendisi için kullandı. Yargıç ve savcıların özlük hakları başta olmak üzere onca mesele dururken Eminağaoğlu dernekte siyaset yaptı. Bütün bu nedenlerle istenmeyen biri oldu.”
Peki, yeni bir yönetimle yoluna devam eden YARSAV bu imajını düzeltebilir mi? Yargı camiasında konuşulanlara bakılırsa yeni dönemde YARSAV bu imajını düzeltmeye çalışacak. Zaten derneğin başına bir bayanın getirilmesi bu amacı taşıyor: “Eminağaoğlu’nun sert ve bağıran bir üslubu vardı. Bu üslubu yargı camiasından kimse kabullenmiyor. Hatta
Yargıtay Başkanı Hasan
Gerçeker bile dernek üyesi olmasına rağmen Eminağaoğlu için ‘Bağırarak bir yere varılmaz.’ demişti. Bu yüzden özellikle bir bayan hâkim, başkanlığa getirildi.”
Her ne kadar YARSAV yeni dönemde imajını düzeltmeye çalışsa da çizgisinden ödün vermeyecek. Türkiye’deki 12 bin hâkim ve savcının sadece yüzde 10’unu temsil etmesine sesini yüksek tutmaya çalışacak. Aslında bu kadar az sayıda yargı mensubu (1213) üyeyken neden bu kadar etkili bir hâle geldiği de tartışılıyor. İddiaya göre üye sayısı özellikle az tutuluyor. Üyelerin çoğu Yargıtay,
Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve
HSYK gibi yüksek yargıda çalışan hâkim ve savcılar. Anadolu’daki yargı mensupları bilinçli bir şekilde alınmıyor. Farklı
renk ve düşüncedeki yargı çalışanları alınırsa derneğin elden çıkma ihtimali var. Bu yüzden sadece yüksek yargıdaki hâkim ve savcılarla yetiniliyor.
YARSAV'ın yeni yönetimi
Başkan: Emine Ülker Tarhan (Yargıtay Tetkik Hâkimi)
Genel Sekreter: Muhammet Önder Tekin (Danıştay Tetkik Hâkimi)
Sayman:
Murat Arslan (Anayasa Mahkemesi Raportörü)
Başkan Yardımcısı: Kazım Dadeviren (Ankara 1. İcra Hâkimi)
Başkan Yardımcısı: Nuh Hüseyin Köse (Kadıköy
Ağır Ceza Hâkimi)
Başkan Yardımcısı: Fetih Sayın (Danıştay Tetkik Hâkimi)
YARSAV’ın 2. Olağan Genel Kurulu’nda seçilen 13 kişilik yönetim kurulu üyeleri:
Nuh Hüseyin Köse (315), Remzi
Özdemir (421), Kazım Dağdeviren (423), Eray
Karınca (320), Gürsel Özkan (405), Mehmet Ruşen Gül
tekin (423), Emine Ülker Tarhan (421), Leyla Köksal (421), Fetih Sayın (420), Muhammet Önder Tekin (421), Murat Arslan (435), Ali Rıza Aydın (400) ve Hasan Akgedik (267).
AKSİYON