Türkiye Polis Dergisinde, son dönemlerde yaşanan
hırsızlık olaylarından bazı örnekler verilerek, hırsızların kullandığı yöntemlere dikkat çekildi.
Yetkililer, bu tür
soygun olaylarının daha çok yaz döneminde ve yazlık evlerin bulunduğu bölgelerde yaygınlaştığını ifade ederek, vatandaşların kesinlikle tanımadıkları kişilere kapılarını açmamalarını istediler.
SİVİL POLİS GİBİ DAVRANAN HIRSIZ
Hırsızların,
kozmetik ürün pazarlamacısı, televizyon tamircisi gibi davrandıkları hatta
taksi bagajına saklanarak hırsızlık yaptıklarının belirtildiği dergide, yaşanan olaylardan örnekler verildi.
“Karı-koca, evlerine döndüklerinde kapılarının açık olduğunu fark ederler. Temkinli bir şekilde kapıyı iterek içeri giren erkek, evin içinde dolaşan bir
yabancı görür. Gayet şık bir
takım elbise giymiş ve elinde
telsiz olan bu kişiye kim olduğunu sorduklarında, adam
sivil polis olduğunu söyler ve hızlı hareketlerle uzaktan bir kimlik kartı gösterir.
Ev sahiplerine, eve hırsız girdiği yolunda komşulardan ihbar aldığını ve evi
kontrol etmeye geldiğini söyleyen yabancı, “Beyefendi aşağıda sokağın köşesinde
ekip otomuz var. Vakit kaybetmeden siz ekip otosuna gidip şikayet dilekçesi doldurun” der.
Erkek hızla aşağıya iner. Yabancı, evin hanımından varsa kıymetli eşyasını kontrol etmesini ister.
Kadının, hemen
altın bileziklerinin ve diğer kıymetli eşyalarının bulunduğu yere yönelip sevinçle “Neyse hala yerlerinde duruyorlar” demesiyle yabancı, kadının kafasına sert bir cisimle vurur. Kadının yere düşmesiyle altın, para ve ziynet eşyasını alan hırsız hemen kaçar. Bu arada ekip otosunu bulamayıp hızla eve dönen evin erkeği, karısını yerde baygın bulur. Kıymetli eşyalar ise çalınmıştır.”
TAKSİNİN BAGAJINDAN ÇOCUKLA HIRSIZLIK
“Yaşlı hanım yorgun argın bir taksiye biner ve çantasını sol yanına koyar. Kadın
şoföre gidecekleri istikameti söyler. Birkaç dakika sonra çantasından kağıt mendil almak üzere elini uzatan kadın çantasını bulamaz. Önce sağını sonra solunu kontrol eden kadın, ”Çantayla bindim fakat şimdi çantam yok” diye şoförü uyarır. Şoför, ”Ne bileyim teyze ben senin çantanı? Unutmuşsundur bir yerde. İnmek istiyorsan indireyim” der.
Kadın, “
Hayır devam et. Herhalde unuttum bir yerde. Evden alır paranı öderim” diyerek taksiyi devam ettirir. Kadın, bir süre gittikten sonra şoförden yol üzerinde bir yerde durmasını ister. Durdukları yer, bir karakolun önü. Kadın kapıyı açarak karakolun önündeki memuru çağırır ve olayı anlatır. Taksi şoförüne bagajı açtıran polis, bagajda bir çocuk olduğunu görür. Yapılan incelemede, arka koltuktan açılan delikten çocuğun çantayı bagaja çektiği anlaşılır. Çocuğun ifadesinde, çantanın büyük olması halinde içindeki cüzdan ve değerli eşyayı aldığını söylediği kayıtlara geçer.”
HIRSIZI KOVALARKEN EVE BAŞKA HIRSIZ GİRİYOR
Dergide yer alan başka bir olayda ise ev sahibi erkeğin, birbiriyle anlaşan iki hırsız tarafından kandırılması anlatıldı.
“Mağdur evinin balkonunda otururken hırsız kasıtlı olarak görünüp kendini yakalaması için adamın apar topar evi terk ederek peşine takılmasını sağlıyor.
Bu arada hırsızın arkadaşı, yine
mağdurun karısına gidip, eşinin hırsızı yakalayarak karakola götürdüğünü, ama işlemleri yaptırmak üzere orada kalacağını, cep telefonunu, kimliğini ve cüzdanını istediğini” söyleyerek hanımı kandırıyor. Bir süre sokaklarda hırsız kovalayan ama yakalamayı başaramayıp nefes nefese evine dönen koca, karısından olanları duyunca ciddi bir şok yaşıyor.”
“TELEVİZYON TAMİRCİSİYİM”
Hırsızların dikkat çekmemek için televizyon tamircisi gibi davrandıkları da belirtilen yazıda, önce televizyon antenini bozan hırsızların, evin erkeği yokken gittikleri evden, “Yenge beni abi yolladı, televizyonu tamirciye bırakacakmışım” diyerek televizyonu alıp götürdükleri anlatıldı.