Başbakanlığa bağlı olan Türk İşbirliği ve Koordinasyonu Ajansı (TİKA) vatandaşın vergileriyle dünyanın değişik yerlerinde projeler yapıyor. Tarihî eserleri diriltiyor, sivil toplum kuruluşlarına desek veriyor vs.
Taraf'tan Emre Uslu'nun haberine göre, TİKA projeleri bize genellikle Osmanlı bakiyesindeki tarihî eserlerin canlandırılması projeleri olarak anlatılıyordu. Örneğin Kosova’nın en büyük camisi; Priştine’deki Fatih Sultan Mehmet Camii bir TİKA projesiyle restore edildi. Kosova’da TİKA tarafından onarılan onlarca cami daha var. Vergilerimizden harcıyorlar helali hoş olsun.
Peki, TİKA gerçekten kime yardım ediyor?
Bu sorunun cevabı, geçenlerde Kosova’da yapılan IŞİD ve El-Nusra operasyonunda gizli. Kosova polisi birkaç gün önce ülkesindeki radikal İslamcı unsurlara karşı operasyon yaptı. Suriye ve Irak’a cihatçı gönderdiğini iddia ettiği 30 imamı gözaltına aldı. Bunlardan çoğu tutuklandı. Ayrıca IŞİD ve El-Nusra gibi El-Kaide unsurlarına yardım ettiği belirlenen 16 vakıf ve dernek de kapatıldı.
IŞİD ve El-Nusra’ya yardım ettiği iddiasıyla tutuklanan anahtar kişi TİKA’nın onarıp açtığı Priştine Fatih Sultan Mehmet Camii imamı Şefçet Kraniçi. Yani dışını bizim vergilerimizle restore ettiğimiz caminin içini radikal İslamcılara teslim etmişiz.
Keşke sorun bununla bitse. Gözaltına alınan diğer cami imamları arasında da TİKA camilerinde görev yapan kişiler var.
DİYANET DESTEK VERİYOR
Bazılarınız, “ne olmuş yani TİKA’nın görevi cami restore etmek. İçine atadığı imama karışamaz” diyebilir. O kadar değil. Sözkonusu olan yer Kosova. Kosova’da en hâkim tartışma Hanefi- Matûridi ile Selefilik arasında yaşanıyor. Kosova’da Hanefi akidesini benimseyen din adamları tasfiye edilirken Selefi din adamları kritik görevlere getiriliyor. Üstelik buna hem Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı destek veriyor hem de bizim vergilerimizle iş yapan devlet kuruluşları TİKA ve Yunus Emre Vakfı.
DAVUTOĞLU’NUN MÜDAVİMİ OLDUĞU STK
Kosova’da TİKA ve Yunus Emre Vakfı’nın desteklediği sivil toplum kuruluşlarının birçoğu IŞİD ve El Nusra’ya destek verdiği gerekçesiyle kapatıldı.
Bunlardan en büyüğü Association for Culture, Education and School (AKEA) isimli Ahmet Davutoğlu’nun müdavimi olduğu sivil toplum kuruluşlarından biri.
AKEA eğitimini Riyad’da tamamlamış Husamedin Abazi tarafından 2004 yılında kurulmuş. Önde gelen isimleri Behar Avdiu, Nhari Toska, Bashkim Mehani, Ilir Xhoxhaj, Ilir Gashi. Bu isimlerin tamamı AKP ve ona yakın kuruluşlarla irtibatlı kişiler. IŞİD’e destek verdiği için gözaltına alınan imamların büyük çoğunluğu AKEA’nın “gönüllü üyeleri”.
SIK SIK İSTANBUL’A GELİR
AKEA’nın kurucusu Husamedin Abazi sık sık İstanbul’da AKP’ye yakın kurum ve kuruluşlarca ağırlanır. Örneğin İHH ve Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi (Fatih Üniversitesi değil) bunlardan.
AKEA, TİKA’nın finans sağladığı özellikle TİKA Kosova temsilcisi Kürşat Mamat döneminde desteklenen ve son dönemde Kosova’nın en etkin STK’sı yapılan bir kuruluş.
AKEA’nın önemli ismi Ilir Gashi, TİKA’nın AKEA’yı desteklediğini açıkça ifade ediyor. “Ortak faaliyetlerimizi ağırlıklı olarak TİKA ve İHH gibi kuruluşlarla yapmaktayız. TİKA ile kültür faaliyetleri, İHH ile de insanî yardım faaliyetleri alanında işbirliği yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Kosova’daki resmî temasları esnasında derneğimizi de ziyaret eden T.C. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, sonra Mustafa Özel,Mustafa İslamoğlu, Abdullah Yıldız gibi ünlü şahıslar ve çok sayıda akademisyen, gazeteci ve farklı belediyelerden gelen yönetici ile beraber olma şerefini yaşadık.” (16 Ağustos 2012)
UYARIDA BULUNMUŞLAR AMA...
Türkiye’nin resmî devlet vakfı Yunus Emre Enstitüsü de web sayfasında AKEA ile ilişkilerini açıkça anlatıyor.
Dahası TİKA ve Yunus Emre Vakfı’nın radikal İslamcı kuruluşlarla ilişkisini sakıncalı bulan Kosova’daki Türk asker ve polis yetkilileri, uyarılarda bulunmuş ancak bu uyarılar kale alınmamış.
Kosova’da kapatılan diğer 16 vakıf ve dernek arasında İstanbul Vakfı da var ki umarım oranın IŞİD veya El-Kaide’yle ilişkisi çıkmaz. Zira ucu doğrudan Ankara’ya bağlı.
Türk okullarını kapattırmak için elinden gelen her şeyi yapan hükümet üyelerinin, başta Davutoğlu, uğrak mekânlarından biri olan AKEA, İŞİD ve El-Kaide ile irtibatlı olduğu gerekçesiyle kapatılıyorsa bir vatandaş olarak soralım: Bizim vergilerimize radikal İslamcıları mı fonluyorsunuz?