Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
Asya'da İşbirliği ve
Güven Artırıcı Önlemler Konferansı (AİGK/CICA) 3. Devlet ve
Hükümet Başkanları Zirvesi çerçevesinde konuk devlet ve hükümet başkanlarıyla
heyet başkanlarına
Dolmabahçe Sarayı'nda
akşam yemeği verdi.
Başbakan Erdoğan, yemek öncesinde yaptığı konuşmada, zirve dolayısıyla İstanbul'a gelen konukları ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Bütün konuklara, ''
Türkiye ve İstanbul'a hoşgeldiniz'' diyen Başbakan Erdoğan, konferansın ülkeler ve
bölge için hayırlı sonuçlar doğurmasını temenni etti.
Türkiye olarak, bu sürece başlangıcından itibaren büyük
destek verdiklerini belirten Başbakan Erdoğan, ''
Temel kurucu belgelerinin kabulüne katkı sağladık, konferansın dönem başkanlığı kurulduğundan bu yana sürecin fikri önderliğini de yapan
Kazakistan tarafından büyük başarıyla yürütüldü. Bu vesileyle Kazakistan Cumhurbaşkanı Sayın Nursultan Nazarbayev'e samimi şükranlarımı ve tebriklerimi sunuyorum'' dedi.
Konferansa üye 22 ülkenin, Asya kıtasının
toprak ve nüfusunun yaklaşık yüzde 90'ına tekabül ettiğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Sadece nüfus olarak değil, CICA coğrafyası
ekonomik anlamda da dünya sahnesinde çok önemli bir yer işgal ediyor. Bu bağlamda CICA'nın bölgesel olduğu kadar küresel barış içinde çok önemli bir
platform olduğuna, içinden geçtiğimiz süreçte sorunların çözümü için değerli bir fırsat olduğuna inanıyorum. Uluslararası barış ve güvenliğe katkıda bulunmak biraz önce de değindiğim gibi bu topluluğun, hepimizin ortak hedefidir. Ülkelerimizin geleceği, tek tek vatandaşlarımızın her birinin huzuru ve refahı için, artı bölgesel ve küresel barış için çok daha samimi mücadele vermemiz gerekiyor. Bu anlamda nükleer
silahsızlanma ve kitle
imha silahlarının yayılmasının önlenmesi konularının ele alınmasında 2010 yılında önemli bir aşamaya gelindiğini memnuniyetle gördük. Nitekim geçtiğimiz haftalarda Türkiye olarak
Brezilya ile birlikte uluslararası gündemi meşgul eden en tartışmalı konulardan birinde, tarihi bir adım attık ve
İran Uranyum Takas Anlaşması'nı imzaladık. Biz her alanda olduğu gibi nükleer programlara ilişkin de diplomasiye şans tanınması gerektiğine inanıyoruz, bu çabalarımızın bölgesel barış adına önemli bir fırsat doğurduğunu görmekten de mutluyuz.
Asya'da
işbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı'nın kurucu belgelerinde kitle imha silahlarının yayılmasının insanlığa tehdit oluşturduğu özellikle vurgulanmıştır. Konferansın kurucu belgesi olan Almatı Senedi'nde uluslararası toplumun nükleer silahsızlanma yönünde çalışmasının bir öncelik olduğu kayıtlıdır. Bu belgeler doğrultusunda biz bölgemizde nükleer silah, kitle imha silahı istemiyor ve bu noktada her ülkeye karşı, eşit bir duruşun, eşit bir tavrın sergilenmesini bekliyoruz.''