Başbakan dün Muş’taydı. Pensilvanya’dan bahsetmeyeceğini söyleyerek söze başladı ancak bir süre sonra âdeti olduğu üzere hakaretlerini sıraladı. Dayanaktan yoksun iddialarını tekrarladı. Dinlemelerden Camia’yı sorumlu tuttu. Erdoğan, “İki insan arasındaki mahrem görüşme dinlenir mi? Hele hele başbakanın cumhurbaşkanıyla, bakanlarıyla yaptığı görüşme dinlenir mi? Ama bunlar dinlediler. Bu şekilde davrananlar dini bir cemaat olabilir mi? Türkiye’den başka bir ülkeye 1999’da kaçtı gitti. Bunlar sapık. Bunlar kasetçi, montajcı, tweetçi. Ne istersen var bunlarda. Şimdi bunlar şarampole gidiyor.” diye konuştu.
Başbakan, oğlu ile arasında geçtiği ileri sürülen ‘paraları elden çıkarın’ konuşmalarına hiç değinmedi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile arasında geçen ve kendisinin de kabul ettiği tapelerle ilgili de konuşmadı. Son olarak önceki gün internete düşen ve oğlu ile kendi arasında geçtiği ileri sürülen ses kayıtlarını da es geçti. O kayıtlarda da havuz medyasının hangi manşetleri atması gerektiğini bizzat Başbakan söylüyordu. Ayrıca Bilal Erdoğan olduğu ileri sürülen kişi MİT’ten daha fazla destek gelmesi gerektiğini anlatıyordu.
Başbakan’ın Muş’taki konuşmasında ‘Andımız’ı neden kaldırdığını da anlattı. Yasakları ortadan kaldırarak, baskılara son verdiklerini iddia etti. Yeni bir demokratikleşme paketi daha çıkardıklarını, siyasi parti yasasını değiştirdiklerini, farklı dil ve lehçelerde propaganda yapılması önündeki engeli kaldırdıklarını söyledi. Erdoğan, “Okullarda gereksiz bir şekilde okutulan ant var ya ant onu kaldırdık. MHP’nin genel başkanı diyor ki, ‘biz iktidar olursak, benim evimin karşısına bu andın bir levhasını asacakmış’ tabii iktidar olamayacağını biliyor ya... Onun için ne yapsın laf ola beri gele.” ifadelerini kullandı.