Başbakan'ın hayal kırıklığı
<
İsrail ve ABD derin devleti, özgürlükçü rüzgarlar estiren Obama'ya 'hoş geldin' diyor.
Hamas'a yönelik hava operasyonları ve ardından gelen Gazze'nin işgali 'Obama'yı bir dış
politika rotasına' mahkum ediyor. İsrail'in 'stratejik!' atağı ABD'nin tarihi
başkanlık seçiminin sonrasına, İsrail'deki kritik seçimin ise hemen öncesine denk geldi, belli amaçlar doğrultusunda iyi bir planlama.
Peki insanlık adına ne diyeceğiz? Adeta 'kırmızı
pazartesi' gibi göz göre göre gelen bu insanlık trajedisini dünya neden önleyemedi?
Bütün analizlerden daha değerli bulduğum şu bilgiyi size hatırlatmalıyım: 'Gazze'nin nüfusu 1.5 milyon ve bunun yarısı 14 yaşın altında.' Çocuklar karanlıkta
açlık ve
susuzluk içinde yaşıyorlardı, şimdi tankları seyrediyorlar,
bomba seslerini duyuyorlar. Tüm bu
manzara altında 'dünya barışının geleceği adına umudunu koruyabilen' varsa, beri gelsin. Sahi, radikal İslamcı militanlar nasıl yetişiyorlar? Düşünelim birazcık.
Geçen hafta İsrail'in hava saldırılarının başladığı gün,
Dışişleri Bakanı Ali
Babacan ile Mısırlı meslektaşı görüşmüşlerdi. İki bakanın açıklaması canlı yayınlara yansıdığında Ahmet Davutoğlu'nun şaşkın ve üzgün yüz ifadesi dikkat çekiyordu. 'İşte o fotoğraf her şeyi anlatıyor'du. Olup bitenlerden herhalde en çok 'Davutoğlu orkestrasyonundaki
dış politikamızın mimarları' şaşkınlar.
ARAP LİDERLERİN TEPKİSİZLİĞİ
İki gün önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yakın bir isimle İstanbul'da yemekte buluştuk. Aynı zamanda AKP'nin önde gelen yöneticilerinden olan bu siyasi, Başbakan Erdoğan'ın son
Ortadoğu turlarına da katıldı.
Başbakan'ın temasları hakkında sohbet ettik. Bazılarına şaşırtıcı gelebilir ama bana çok da
sürpriz görünmeyen şöyle bir değerlendirmesi oldu:
'Bu ziyaretlerde anladık ki; Filistin'de yaşanan büyük insanlık acılarına karşı Arap
ülkelerinin liderlerinin hiçbirisi bizim Başbakan kadar üzüntü duymuyor. Hele bazıları yaşananları adeta olağan karşılıyor. Başbakanımız gibi hiçbirisi bu konuda dertlenmiyor, içi sızlamıyor.'
Kriz başladığından beri Erdoğan'ın gösterdiği tepkiyi hiçbir
Müslüman ülke yöneticisi göstermiyor.
Arap ülkelerinden gelen cılız seslere, yer yer kabullenişlere bakınca Erdoğan'ın çevresinden yansıyan bu hava daha iyi anlaşılıyor. Filistin'in önderlerini de buna dahil edebiliriz. Zaten Arap toplumunun yüz yıldan beridir paramparça olan siyasi yapısı değerlendirilince bazı siyasi ve sosyal sonuçlar üretmek son derece kolay. Uluslararası basın iki gündür Arap dünyasındaki halkların kendilerini yöneten krallardan, prenslerden veya sözde politik liderlerden hiç hoşnut olmadığı tezini işliyor. Yaptığı temaslar, dokuduğu mekik diplomasisi Ortadoğu'nun karmaşık denklemleri içinde ne kadar işe yaradı, ayrı bir konu ama Erdoğan'ın Ortadoğu halkları nezdindeki popülaritesinin çok yüksek olduğu da başka bir gerçek.
İSMAİL KÜÇÜKKAYA-AKŞAM