Erdoğan, "Darbeyle
demokrasi olmaz,
darbe anayasasıyla Türkiye'nin daha yüksek demokratik standartlara ulaşması mümkün olamaz. İstemezük diyen, yaptırmayız diyen, içe kapanmacı satatükocu anlayışı savunanlar var." dedi.
TOBB Genel
Kurulu'nda konuşan Erdoğan, 12
Eylül 2010 tarihinde
halk oylamasına gidecek
Anayasa değişikliğiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Anayasa değişikliği yapılırken hükümet olarak ciddi risk aldıklarını söyleyen Erdoğan, "Atatürk'ün 'Hakimiyeti Milliyeye karşı çıkmak irticadır. Milli egemenliğe karşı çıkmak irticadır. İrticayı başka tarafları çekmeye çalışmasınlar. Tanımı budur. 27 maddelik değişiklikte nelerin yaşandığını gördünüz. Muhalefetin nasıl ön kesmek için
ittifak halinde çalıştığını gördünüz. Oy kullanma kabinine milletvekillerinin gönderilmediğini gördünüz. Milletvekiline güvenmeyen iradesine engel koyanlar var." diye konuştu.
Anayasa değişikliğinde son sözü milletin söyleyeceğine dikkat çeken
Başbakan Erdoğan, "Çözümsüzlük çözüm deyip kafamızı kuma gömemeyiz. Güney
doğu meselesinde,
terör sorununda böyle davranamayız. Heba olan 100 milyarlarca kaynak bu milletin kaynağı. Hayatlarını kaybeden bizim evlatlarımız. Böyle bir sorunu görmezden gelmek mümkün mü." ifadelerini kullandı.
İran ile yapılan Uranyum
takası hakkında da değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, "Uluslararası camia burada desteğini vermek zorundadır. Çünkü bölgemizde yeni krizler istemiyoruz, savaş istemiyoruz." dedi. Erdoğan konuşmasının bitirirken iş adamlarına çağrıda bulunarak, "
İstanbul,
Ankara gibi Doğu ve
Güneydoğu'daki ve diğer bölgelerdeki illerin de ekmek kapısı olacağına inanıyorum." dedi.
Konuşmasının ardından tokalaşan Erdoğan ve Bahçeli kısa süreli sohbet etti. Ardından Başbakan'a TOBB yazılı
baklava hediye edildi. Erdoğan konuşmasının ardından Genel Kurul salonundan ayrıldı.
(CİHAN)