TUSKON'un 3. Olağan Genel Kurulu'nda konuşan
Başbakan Erdoğan,
Yargıtay Başkanı Hasan
Gerçeker'e
cevap verdi. Erdoğan, "Bu ülkede 411 milletvekilinin verdiği oy yok sayılıyorsa yasama ve yürütmenin yargıyı kuşattığından bahsedemezsiniz. Aynı şekilde yerindelik kararı yürütmeye ait olduğu halde yargı yerindelik kararını yürütmenin elinden alıp kendisi uygulamaya koyuyorsa; siz yargının yürütme ya da yasama tarafından kuşatıldığından bahsedemezsiniz." ifadelerini kullandı.
İktidarın yargı alanındaki faaliyetlerini gündeme getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: " 'Yargının fiziki şartları yoktur' diyorsanız bu çok büyük bir haksızlık. Çünkü bize gelene kadar -af edersiniz- merdiven altlarında adli şartların yapan bir
Türkiye varken 170'e yakın
adalet sarayının bitirmiş durumdayız Şu anda İstanbul'da iki tane dev adalet sarayı yapıyoruz ki bunlar
Avrupa'nın birincisi olacak. Bunlar Avrupa da örnek adalet saraylarıdır. İnsaf edin! bunları görün 'fiziki şartlarımız müsait değil' nasıl dersiniz? Bunları bu
iktidar yaptı. Niye? Çünkü 'Türkiye'ye o çalışma şartları yakışmaz' demiştik. Ama sizler bize aynı şekilde yaklaşmadınız. En güzel, en verimli olmamız gereken dönemlerde hep ön kestiniz. Artık bunları anlatmak durumundayım, anlatacağım. Bedeli ne olursa olsun anlatacağım. Şu anda yargı,
Danıştay ve
Anayasa Mahkemesi'nin yerleri Milli Emlak'tan tahsis eden bu iktidar. Ödeneklerinizi verdik, veriyoruz. Karşı mı olduk size? Bu kadar bir samimiyetle önyargısız davranacağınız, ama siz bize önyargılı davranacaksınız bu açıklamaları yapacaksınız."
Yargı içindeki atamalara değinen Erdoğan, "
HSYK içinde
Adalet Bakanı yer alamazmış. HSYK içinde Adalet Bakanı Müsteşarı yer alamazmış. Biz gelene kadar nerdeydi sizin aklınız? Bundan önce bunu niye konuşmadınız? Biz mi Adalet Bakanı ile müsteşarını HSYK üyesi yaptık? Yargıya atamalar konusunda bizden önceki iktidarlar nasıl atama yapıyorsa biz de öyle atama yaptık ama Danıştay engel oldu. '
Hayır yapamazsınız' dediler. 'Kamera sistemi ile olacak' dediler. Biz bu
kamera sistemini birinden duyduk da sizden duymayı anlayamadık.
Bugüne kadar kamera sistemi ile Yargıtay'a, Danıştay'a, şuraya buraya adam mı atadınız? Moğultay döneminde alınan adamları böyle mi aldınız? Biz aynı sistemle alırken ne oldu size? Şimdi diyor ki '
eleman eksikliği' var. Tamam, eleman alalım. 'Olmaz! biz nasıl dersek öyle alacaksınız.' Yürütmenin görevi senin değil ki. İktidar Ak Parti iktidarı, rahatsızlık buradan geliyor. Dolayısıyla millete bunlar karşı. Ama ben şunu hatırlatıyorum; kim olursanız olun, hiçbiriniz bu makamlarda kalıcı değilsiniz, biz de değiliz. Amaç, şu gök kubbede hoş bir sada bırakmak. Söyledikleriniz hukuka uygun olsun."
(CİHAN)