Başbakan Erdoğan, partisinin
Eskişehir Sıhhiye Meydanı'nda düzenlenen mitinginde konuştu. Yaptığı konuşmada muhalefet partilerini eleştiren Erdoğan, “Bunların tek görevi var: Karşı çıkmak. Bunlar taş üstüne taş koymazlar, sadece engel koyarlar” diye konuştu. Muhalefet ne yaparsa yapsın, yola devam ettiklerini kaydeden Başbakan Erdoğan, “çünkü bu hareket milletin hareketidir. Sizin hareketinizdir. Milletin önünde bir şey durabilir mi?” diye sordu. Eskişehir'in artık
doğu ile
batı arasında bir kesişme noktası haline geleceğini belirten Erdoğan, şehrin hızlı
tren ile farklı bir
kent olacağını söyledi.
Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
“Şimdi, geçerken gördüm. 'Buyursunlar gelsinler' diye bir şey gördüm. Yok yani, yoksa 'gelmesinler mi' diyecektin? Böyle bir yetkin mi var? Biz hem de gelirken 250 kilometre hızla geliyoruz, 250 kilometre hızla... Sadece hızlı trenimizle değil, gönülleri fethede fethede geliyoruz. Bizim gelişimiz bu, farklılığımız bu. Onun için
Türkiye'nin 81 ilinin 81'inde varız. Biz
hizmet siyaseti yapıyoruz. Biz bu millete efendilik yapmak için çıkmadık. Biz bu milletin hizmetkarı olarak bu yola çıktık. Biz milletin hizmetkarıyız. Biz laf üretmiyoruz. Biz yaptıklarımızla, yapacaklarımızla konuşuyoruz.”
“RODOS'A GİTTİĞİNİ ZANNEDİYORDUK AMA GİTMEMİŞ”
Başbakan Erdoğan, eğitimde 133 bin derslik yaptıklarını ve üniversitesi olmayan ilin kalmadığını belirterek, hükümetleri döneminde 54 yeni üniversitenin kurulduğunu ifade etti.
TOKİ tarafından yapılan konutların yaklaşık 250 bin kadarının hak sahiplerine teslim edildiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, 350 bin konutun inşasının sürdüğünü bildirdi.
Şimdi de maddi gücü olmayan vatandaşlar için 45 metrekarelik konutlar yapılacağını anlatan Erdoğan, ilk etapta 17 ilde peşinat alınmadan ayda 100 lira
taksit ve 20 yıl vade ile zor durumdaki vatandaşların konut sahibi yapılacağını söyledi.
Başbakan Erdoğan, bu projedeki amaçlarının gecekondulaşmayı önlemek ve vatandaşların insanca
yaşamalarını temin etmek olduğunu ifade etti. Eskişehir'e başbakan olarak 6 kez geldiğini anlatan Erdoğan, meydanda bulanan vatandaşlara seslenerek muhalefet partisi liderlerinin kaç defa Eskişehir'e geldiklerini sordu.
Erdoğan, şunları kaydetti:
“Sayın
Baykal 22 Temmuz seçimlerinden sonra biliyorsunuz günlerce ortaya çıkmadı. Rodos'a gittiğini zannediyorduk ama gitmemiş... Rodos'a niçin yüzmediği sorulunca, Sayın Baykal dedi ki 'bir
şakanın bu kadar ciddiye alınması siyasetimizin ne kadar mizaha ihtiyacı olduğunu gösteriyor' dedi. Şimdi belki yolu düşer de belki Eskişehir'e gelir. Bugünlerde çok gergin, çok sıkıntılı. Buraya gelirse siz ona fıkra anlatın. Eskişehirli, Sivrihisarlı Nasrettin Hoca'nın fıkralarından anlatın.
Diyor ki, 'AK Parti yüzde 52'nin altında oy alırsa başarısız olurmuş'. Bakın, Sivrihisarlı Nasrettin Hoca sokakta bir şeyler arıyormuş. 'Hocam ne arıyorsun?' demişler. 'Yüzüğümü kaybettim' demiş. 'Hoca yüzüğünü nerede kaybettin?' demişler. 'Evde kaybettim ama orası karanlık. Onun için burada arıyorum' demiş. Şimdi Sayın Baykal da sağolsun başarıyı CHP'de değil, AK Parti'nin kapısının önünde arıyor. Başarıyı, başarısızlığı kendi oy oranlarıyla değil, AK Parti'nin oy oranlarıyla ölçüyor. Karacaoğlan ne güzel demiş: 'Ben güzele güzel demem, güzel benim olmayınca.' Sayın Baykal ne diyor? Yüzde 34 başarı değil, yüzde 42 başarı değil, yüzde 47 başarı değil, yüzde 52 başarı değil. Çünkü 'benim değil' diyor. Tilki uzanamadığı üzüme ne der? 'Koruk' der. Olay bu kadar basit. Sayın Baykal sen CHP'nin başında olduğun sürece siyasette mizaha evvellallah gerek yok. Şaka gibi adamsın, mizah gibi adamsın, fıkra gibi adamsın.”
“SALTANAT TAMAMEN KARŞISINDA OLDUĞUMUZ BİR KONU”
Başbakan Erdoğan, yaptığı konuşmada, “gülümsemeye, gülmeye ihtiyacı olanlar da var” diyerek MHP Genel Başkanı devlet Bahçeli'ye yönelik eleştirilerde de bulundu.
Devlet Bahçeli'nin, mitingi meydanlarında, kendisine yönelik olarak “
padişah” ve “saltanat” sözcüklerini kullandığını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
“Saltanat hak getire. Tamamen karşısında olduğumuz bir konu. Ama asıl saltanat beylerde. Bakın, barajın altına düştü, (artık ben çekiliyorum) dedi. Kaç ay dayandı? 8 ay... Ondan sonra çıktı geldi. Koltuk bıraktı ama o koltuğu bırakamadı. Hemen geldi. (Ben genel başkanlıktan
istifa ettim, çok talep geldi geri döndüm) diyor. Ona da Eskişehirli Nasrettin Hoca fıkrası anlatın.
Hani, merkebinden düşünce (ben zaten inecektim) demişti ya Nasrettin Hoca... Olay bu... Sayın Bahçeli'yi de herhalde bu güldürür, bu gülümsetir, belki biraz rahatlatır.”
“KRİZ ÇIKTI DİYE ADETA BAYRAM EDİYORLAR”
Başbakan Erdoğan, şehre gelişinde bir vatandaşın kendisine yaklaşarak nüfus cüzdanını verdiğini belirterek, cüzdanın içindeki kaşe ve mühürleri gösterdi. CHP'nin
iktidar olduğu o dönemde ekmek,
şeker ve kumaşın
karne ile alındığını kaydeden Erdoğan, şunları kaydetti:
“Şimdi sıkılmadan bu CHP hala çıkıyor, konuşuyor. Hadi diyelim de o biraz eskiydi, Sayın Baykal sen de
Enerji Bakanlığı yaptın. Senin bakanlığın döneminde de benim çiftçim benzin istasyonunda traktörüne mazot için acaba kaç gün kuyrukta bekliyordu?
Bu CHP ile MHP'nin birbirinden farkı yok. Şimdi bu DSP'den Eskişehir'i kurtarmamız lazım. Çünkü bunların Eskişehir'e verebileceği bir şey yok. İnsanımızın yaşam standardına yönelik verebilecekleri bir şey yok. Bizler şu anda Eskişehirimizi örnek büyükşehirler arasına sokmanın gayreti içindeyiz.” Yaptığı konuşmada ekonomi alanındaki gelişmelere de değinen Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin küresel mali
krizden an az etkilenen ülkelerden biri olduğunu dile getirdi.
AK Parti iktidarı döneminde
ekonomik alanda bir çok başarının gerçekleştirildiğini vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin şu anda dünyanın 17. ve Avrupa'nın da en 6. en büyük ekonomisi olduğunu ifade etti Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
“Günlerdir, haftalardır, bir yandan MHP, bir yandan CHP, diğerleri, bunlar
yandaş medyaları ile birlikte krizi istismar etmenin gayreti içindeler. İl il dolaşıp benim milletimin moralini bozmaya, millete karamsarlık pompalamaya çalışıyorlar. Bu
Ekonomik krizi Türkiye kaynaklı göstermeye çalışıyorlar. AK Parti bu krizin sorumlusu değildir. Kimse (Bu krizin sorumlusu hükümettir) diyemez.
Tedbirler,
tedbirler... Biz bütün tedbirlerimizi aldık. Milleti kimse aldatmasın. Şuraya dikkat edin, THY'nin uçuşlarında yaklaşık yüzde 30'luk artış var. Biz toplu konutta konut yetiştiremiyoruz. Yaptığımız konutlar anında satılıyor.
Tabii krizden geçmişte
rant elde etmeye çalışanlar olduğu gibi bir de oy devşirmeye çalışanlar var. CHP, MHP gibi... Aynı şekilde yandaş medyalarına da
prim vermediğimiz için, menfaat sağlamadığımız için bunlar el ele vermişler, kol kola girmişler, 'AK Parti iktidarını nasıl yıpratırız?' diye üzerimize geliyorlar. Yaptıkları bu... Her gün olumsuz haberlerle okuyucuların, izleyicilerin karşısına çıkıyorlar. Milletim bunları bilsin, bunları görsün, bunları çok iyi tanısın.
Yahu kriz çıktı diye adeta bayram ediyorlar. Bir kez daha söylüyorum. Türkiye bu küresel krizi de aşacak. Türkiye; istikrar içinde, kararlılık içinde, güven içinde büyümeye, kalkınmaya devam ediyor. 'Tedbir almadı' diye hükümeti suçluyorlar. Krizin sinyallerini aldığımız andan itibaren tedbirleri uygulamaya koyduk. Şu ana kadar 30'dan fazla tedbir aldık. Fakat usanmadan, sıkılmadan (
Hükümet tedbir almıyor) diyorlar.' Başbakan Erdoğan, daha sonra hükümetin küresel mali kriz için önlem olarak aldığı 4. paketi açıkladı.
AA