Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kosova dönüşü uçakta geziye eşlik eden gazetecilere önemli açıklamalar yaptı. “Çözüm sürecini ihlal eden bedelini öder, ihlal eden biz olmayacağız” dedi.
Çin ile füze müzakeresinin devam ettiğini belirten Erdoğan, “ortak yatırımı kabul eden tek ülkenin Çin olduğunu” söyledi. Başbakan, Çin’in teklifiyle en yakındaki diğer teklifler arasında 1 milyar dolarlık fark bulunduğunu açıkladı. Başbakan’ın Bugün Gazetesi'nden Ahmet Taşgetiren'in sorularına verdiği cevaplar özetle şöyle:
EN KALİTELİSİ RUSYA’NINKİ
*Çin ile füze anlaşması çalışmalarına özellikle NATO çevrelerinden eleştiriler geldi.
Füze alımında operasyonel güç, fiyat, ortak üretim, üçüncü ülkeye satış gibi 6-7 kriter var ve hepsinin puanı var. Gelen tekliflerin hepsi puanlandı. Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) bunun puanlamasını yapıyor ve önümüze getiriyor. Biz seçim yapıyoruz. Bizimle ortak yatırıma giren sadece Çin var. En düşük fiyat Çin. Üçüncü ülkeye satışta en rahat Çin. Ardından Fransa-İtalya konsorsiyumu 1 milyar dolar farklı geliyor. Daha sonra 200 milyon dolarla ABD, ardından da Rusya 4 milyar dolarla geliyor. Ama kalitede en iyisi Rusya’nınki o da bir vakıa.
NATO’ya cevabım şu: Şu anda NATO’nun 9 ülkesinde hâlâ Rusya’nın füzesi var. Bunu envanterden çıkarmaları gerekir, hâlâ çıkarmadılar. Çin’den alınacak ürünün NATO standardı test edilecek. Daha biz bir yıl önce Çin ile ortak tatbikat yaptık. NATO’nun bundan haberi var. Müzakere safhasındayız herhangi bir çatlak olmazsa devam edeceğiz. Biz ülkemizin bağımsızlık hakkına müdahale ettirmeyiz. Ekonomik bağımsızlık konusundaki hakkımıza müdahale ettirmeyiz. Bu çok önemli bir husus.
*Teliflerde değişiklik olursa karar değişir mi?
Kapalı zarf usulüyle gelen teklifler bunlar. 6 yıldır devam eden bir süreçtir. Bu süreçte değişik görüşmeler oldu. Sayın Obama ile de Putin ile de konuştum. Putin indirim yaptıklarını söyledi ama fazla bir değişiklik olmadı. Çin yetkilileriyle bizim Savunma Sanayii Müsteşarlığımız müzakere safhasında. Şu anda diğer taraflarda değişik bir teklif var mı yok mu bilmiyorum. Gelirse düşünülür. Çin müzakerelerden vazgeçerse ancak diğer taraflarla görüşme ihtimali doğar.
Kandil ile Öcalan arasındaki uyuşmazlık ortada. Bir ara eli silahlı kimse kalmadı havasına girdiler. Ben önce “Yüzde 15, sonra yüzde 20 çıktı” dedim. Sonra kendileri de kabul etti yüzde 20’yi. Türkiye Cumhuriyeti’nin istihbaratı var. 10 yıl öncesi değil. GES’in devredilmesiyle MİT daha da güçlendi. İdeal noktada değil ama dünden daha iyi. 15 Ekim demişlerdi, ne oldu? Bugün ayın kaçı? Hani çözüm süreci bitecekti, ne oldu? Hiçbir zaman güvenlik güçlerimizin yerini terk etmesi gibi bir iş içine girmedik. Öyle bir zafiyet olabilir mi? Bizim açımızdan çözüm süreci yürüyor. Kararlıyız. İhlal eden bedelini öder. İhlal eden biz olmayacağız.
*Cami yıkımı meselesi polemik konusu, nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sözün başını arkasını kesip yıldız yapıyorlar. ‘Eğer yol için caminin yıkılması gerekiyorsa biz onu yıkarız bir başka yere yaparız’ dedik. Tarihi camilere dokunamazsınız tabii ki. Belediye başkanıyken Küçükköy’de küçük bir cami vardı. Yol geçmesi gerekiyordu. Biz orayı kaldırıp uygun yere daha güzelini yaptık.