Uzun süredir faiz politikaları sebebiyle Merkez Bankası’nı ve Başkan Erdem Başçı’yı sert bir dille eleştirmeyi sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Süleyman Şah türbesinin nakli üzerinden yapılan “vatan toprağını sattınız” eleştirilerine cevap vererek “Vatan satmak yüksek faizle, enflasyonla, kötü yönetimle, ülke kaynaklarını heba etmekle olur. Çözüm süreci ile kanayan yaraya merhem olmak ülkeye hizmet olur. Ekonomiyi üç kat büyütmek görülmemiş yatırımlara imza atmak ülkeye hizmettir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Valiler Toplantısı’nda yaptığı konuşmanın ilgili kısmı şöyle:
Süleyman Şah türbesinin nakli konusunda tartışmaları gördük. Dün Suriye'de macera aranmamalı diyenler bugün eleştiriyor. Sadece şahsım değil silahlı kuvvetleri, başbakanı hedef alıyorlar. Bir karış toprak verilmemiştir tam aksi oldu. Manevi emanetler alındı sınıra yakın bir yere nakledildi. Vatanı satmak somut bilgilere rağmen askeri tehlikeye atmak olur. Vatan satmak bin yıllık geçmişi olan insanların birliğini sağlayamamakla olur.
Vatan satmak yüksek faizle, enflasyonla, kötü yönetimle, ülke kaynaklarını heba etmekle olur. Çözüm süreci ile kanayan yaraya merhem olmak ülkeye hizmet olur. Ekonomiyi üç kat büyütmek görülmemiş yatırımlara imza atmak ülkeye hizmettir.
ABDULLAH GÜL'E BAŞKANLIK CEVABI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Valiler toplantısında konuşurken ''Türk tipi başkanlık sistemi olmaz diyorlar. Bal gibi olur. Neden olmazmış'' dedi. Geçtiğimiz günlerde 11'nci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gazetecilerin Başkanlık sistemi ile ilgili sorularına ''Türk tipi başkanlık sistemi olmamalı'' şeklinde cevap vermişti.
Tayyip Erdoğan, başkanlık sistemi ile ilgili olarak şunları söyledi:
''Çok açık söylüyorum. Türk tipi başkanlık sistemi olmaz diyorlar. Bal gibi olur neden olmazmış. Küba, Rusya, Arjantin hepsinin farklı sistemleri var. Bir arı maharetiyle şöyle çiçeklerden nasibimizi alalım, kendi balımızı yapalım. İşte bizim başkanlık sistemimiz der geleceğe yürürüz''
ABDULLAH GÜL NE DEMİŞTİ?
11'nci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 20 Şubat'ta cuma namazı çıkışı gazetecilerin sorularını cevaplarken başkanlık sistemi ile ilgili olarak şunları söylemişti:
''Bu konuların bilinerek tartışılması çok önemli. Nasıl bir başkanlık? Çok önemli. Türk tipi bir parlamenter sistem yaşadık ve bunun sıkıntılarını gördük. Türk tipi bir başkanlık sistemi olmaması gerekir. Bir başkanlık sistemi olacaksa ABD’de olduğu gibi gerçekten kuvvetler ayrılığının açık seçik sarih bir şekilde yazıldığı, her şeyin çok iyi tarif edildiği gelişmiş demokrasilerde hukukun üstünlüğüne dayalı şekilde olursa şüphesiz o da demokratik bir sistemdir''
